Bu gün bölgemizde ve ülkemizde yaşanan hadiseleri kısaca özetleyip bir durum tespiti yaptıktan sonra çözüm yolu göstermeye çalışacağız.
İkinci dünya savaşından sonra dünyayı paylaşan emperyalist güçler bölgemizde ve ülkemizde yeni bir operasyona başlamıştır. Bu operasyonun içeriği bölgemizde ve ülkemizde var olan etnik ve mezhebi fay hatlarını derinleştirmek, çatışmaları körüklemek ve bu yolla orta doğuda kendileri için tehdit teşkil edecek güçleri bertaraf etmeye çalışmaktır.
Bu amaçla IRAK,SURİYE,AFGANİSTAN,LİBYA vb. ülkelere operasyonlar yapmış MISIR’da darbe planlanmıştır.
Bütün bu bölgesel gelişmelere ülkemizin yöneticileri maalesef dirayetle bakamamış, olayları doğru okuyamamış bunun neticesinde sıfır sorun diye yola çıkan ülkemiz bütün komşuları ile kavgalı hale gelmiştir.
Hal böyle iken on beş yıldır ülkemizde de ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel açıdan yeni fay hatları oluşturulmuş toplumsal gerilim had safhaya getirilmiştir. Devleti idare eden en yüksek kademedeki insanların kendilerine yapılan en küçük bir eleştiriye bile tahammül edemeyip, muhataplarını ihanetle suçlaması bu travmanın en basit göstergelerinden birisidir.
Bir ülkenin yöneticileri çok önemlidir çünkü onların üslupları takipçileri tarafından örnek alınır. Ülke yönetiminde akıl, tecrübe ve yetenek ne kadar önemli ise ahlak ve fazilet de en az o kadar önemlidir. En üst kademedeki insanların birbirine alçak, hain vb. kötü sözleri söylemesi ve en küçük bir fırsatta birbirine höykürmesi toplumsal gerilimi hat safhaya çıkarmıştır. Bütün bu hadiseler karşısında yapmamız gereken şey, kalabalıkların karşısına çıkıp; “durun! Bu sokak çıkmaz sokak diyerek toplumsal gerilimi tırmandıracak şeylerden kaçınıp tam tersi birliğimizi pekiştirecek söylem ve eylemlerde bulunmalıyız. “ Bilge bir adamın dediği gibi ne yaparsanız yapın ama önce düşünün. Düşünmek, bir yönüyle faydalıyla zararlının iyiyle kötünün farkını bulmaktır. Ve akıl bir işin sonunu düşünmektir. Ülkemiz iktidarın elindeki medya gücüyle insanlara empoze edildiği gibi iyi yönetilmemektedir.
İyi yönetilen bir ülkede o ülkenin vatandaşları bir suç işlemedikleri takdirde, huzur ve refah içinde yaşar başlarına gelen kötü bir durumda arkalarında devletin olduğunu bilirler. Hâlbuki bu gün ülkemizde bırakın sıradan bir vatandaşı cumhurbaşkanından başbakana, kuvvet komutanlarından yüksek yargıçlara, emniyet müdürlerinden iş adamlarına, kanaat önderlerinden akademisyenlere kadar her kademeden insan yarın başına ne geleceğini bilmeden korku ve endişe içinde yaşamaktadır. Toplumun bu derece gerginleşmesi hiç kimsenin faydasına değildir. Bu ülkede siyasi görüşü ne olursa olsun herkesin asgari müşterekte birleşip birbirleriyle görüşerek problemlerini çözmesi gerekmektedir. Bir siyasi parti liderinin başka bir siyasi parti lideriyle görüşmesini ihanet olarak algılayan sakat mantık terkedilmelidir.
Biz bu görüşlerimizi ifade ederken çok zor bir işe kalkıştığımızın bilincindeyiz. Yakın çevremizdeki insanlardan bile bu konuyla alakalı tepkiler alacağımızı biliyoruz. Ancak toplumun huzuru ve refahı için birilerinin kalabalıkların görmek istemediği hakikatleri göstermek, duymak istemediklerini duyurmak gibi bir görevi olmalıdır. Tarih boyunca bu tür insanlara aydın, entelektüel gibi isimler verilmiştir.
Bunların ortak özellikleri her türlü zor şarta rağmen hakikatleri çekinmeden topluma söylemektir. Bunların susturulması veya olmaması çok büyük bir tehlikedir.
Merhum Mehmet Emin YURDAKUL beyin söylediği gibi “bırak beni haykırayım susarsam sen matem et çünkü şairleri haykırmayan bir millet sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir.” Toplumsal muhalefeti seslendirecek aydın ve münevverler kendi leri adına konuşacak bir temsilci seçmeye kalksalar herhalde Mehmet emin beyin söylediği gibi bir şairi seçerlerdi en azından ben böyle düşünüyorum. Ülkemizde her şeye rağmen hakikati söyleyenlerin bulunması ülkemiz için bir şanstır. Bu insanların sayısının ve etkinliğinin arttırılması herkesin faydasına olacaktır.
Saygılarımla.
Yorum yazarak Bugün Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bugün Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bugün Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bugün Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bugün Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bugün Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bugün Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bugün Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.