Küçük yaşlardan itibaren şiirle bağ kuran yazar, iki yıl süren bir aşk hikâyesinden yola çıkarak kaleme aldığı bu eseriyle, okuyucunun hem kalbine hem de zihnine dokunmayı hedefliyor.
Doğan, kitabında kişisel duygularını yalın ve samimi bir dille aktarırken, aynı zamanda okuyucunun da kendi hayatından izler bulabileceği temalara yer veriyor. Aşk, vefa, yalnızlık, sadakat, kırgınlık ve umut gibi duygular, kitabın temel yapı taşlarını oluşturuyor.
Yazar, “Adını Her Duyduğumda” adlı eserini sadece bireysel bir anı veya aşk hikâyesi olarak değil, herkesin içinde bastırılmış bir sevdaya, anlatılamayan duygulara ses olan bir çalışma olarak tanımlıyor. Kitap, hem klasik divan şiiri etkileri hem de serbest şiir tarzıyla harmanlanarak yazılmış.
Yazarın açıklamasına göre kitap, sıradan bir aşk anlatımından öte, yaşamın içinden geçen gerçek bir duygunun, bireysel bir yolculuğun izlerini taşıyor. Doğan, "Bu kitabı haykırmak için değil, paylaşmak için yazdım. Çünkü paylaşılan duygu büyür, çoğalır ve anlam kazanır." sözleriyle eserinin ruhunu özetliyor.
Eserde kullanılan dil ve üslup, hem geleneksel hem modern çizgileri bir araya getiriyor. Bu yönüyle kitap, farklı şiir türlerinden hoşlanan okuyuculara hitap edebilecek geniş bir perspektife sahip.
Doğan’ın kaleminden çıkan bu ilk şiir kitabı, edebiyatseverlere içten bir yolculuk sunuyor. “Adını Her Duyduğumda”, yalnızca bireysel bir aşk hikâyesini değil, aynı zamanda insani bağları, kırılganlığı ve umudu yansıtan bir eser olarak öne çıkıyor.
Kitabın tüm Türkiye genelinde kitapçılarda ve dijital platformlarda okuyucuyla buluştuğu bildirildi.