Siz bakmayın kimin ne dediğine,
Bu başlık sizi savunma yapmaya itmiş olabilir ama sonuna kadar okuyun derim.
Bir gazeteci olarak, tek tek gözlemledim.
Ve bu yazımda iddialıyım.
Tabi ki tartışabileceğim, açık kapı olan soru işaretlerim var;
-FETÖ’den mağdur var mı?
-Bu mağdurluğun kriterleri nedir?
Şahsıma göre mağdurların olduğunu düşünüyorum.
Demokrasi, insan hakları, eşitlik ve kul hakkından korkan herkesin, aklı selim düşünmesi gerektiğine inanıyorum.
********************
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, Ak Parti’de FETÖ’cü olmadığını söylediler.
Toplumun buna inanmadığını, bir siyasi değerlendirme olarak gördüğünü düşünüyorum.
Yaşanmış olaylara bakalım,
Ak Parti’de FETÖ’cü yok çıkışından sonra, meclis üyeleri, belediye başkanı ve milletvekili gözaltına alındı hepsi Ak Partili’ydi ve eski değil görevlerinin başındaydı.
Eskilere hiç girmiyorum…
********************
KASİAD’a 17 Aralık öncesi ve sonrası giden iş adamlarının hepsi Ak Parti’de ya yöneticiydi ya da Ak Parti’yi sahada destekliyordu.
Bana KASİAD’a giden ve üyesi olan ilimizde bir tek CHP’li veya MHP’li yönetici bir iş adamı söyleyebilir misiniz?
Üye listelerine bakın.
Araştırın.
Ben size söyleyeyim yok.
Hatta çoğu Ak Parti’nin ilimizde en önde gelen isimleri.
Saymamı ister misiniz?
Kimler yok ki kimler.
17 Aralık’tan bir hafta önce Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen plaket takdim etkinliğine bakın yok artık diyeceğiniz isimler orada…
Ortak özellikleri mi?
Hepsi Ak Parti’nin önemli destekçileriydi.
*********************
FETÖ yeni bir eğitim sendikası kurma kararı aldığında ilimizde bazı öğretmenler sendikalarından istifa ederek Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Kocaeli Şubesi’ne geçtiler.
Tek tek inceledim.
Eğitim-İş, Türk-Eğitim-Sen ve Eğitim-Sen’den o dönem bir kişi istifa etmemiş.
Ak Parti’ye en yakın duran ve sonuna kadar destek olan Eğitim-Bir-Sen Kocaeli Şubesi’nden o dönem istifalar gerçekleşmiş.
Bazı istifa edenlerin yeniden geri gelmesi ile dengeler korunmuş.
Yani Kocaeli’nde fotoğraf net yine Ak Parti ile bütünleşen bir yapı.
FETÖ ile Adalet ve Kalkınma Partisi sendikal ve iş dünyasında resmen bütünleşmiş.
****************************
17 Aralık diye bir sınır var demeyin bana,
Bir gazeteci olarak o kadar davaya girdim,
Bütün iddialar 17 Aralık öncesiydi.
Suçun bir tarihi ayrımını görmedim.
2010 yılından suçlamalar var.
En basit örneği mi?
KOTO seçimlerini göstermem yeterli sanırım.
17 Aralık öncesi deyip, geçilemedi mesela…
***************************
Şunu savunabilir siniz.
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Tabanı ibadet” dediği kısım Ak Parti’ye yakındı o yüzden böyle bir tespit çıkmış diyebilir diye.
Bende size biraz o konuyu açayım.
FETÖ operasyonları kapsamında taban olarak nitelendirilen öğretmen, memur, hukukçu, bürokrat ve aklınıza kimler gelirse çeşitli nedenlerden dolayı KHK sonrası görevden alınmış isimler yeniden göreve gelmek için CHP ile MHP il yönetimlerine gidiyor.
-“Biz suçsuzuz mağduruz” diyorlar.
Özellikle MHP Kocaeli’nde sıra beklemeler başladı.
Bu CHP ve MHP Kocaeli il yönetimlerine gidenler sizce en son seçim dahil kime oy verdiler?
Ben söyleyeyim Ak Parti’ye oy verdiler.
Açın MHP İl Başkanı Aydın Ünlü, CHP Kocaeli İl Başkanı Cengiz Sarıbay’a sorun.
Aynı cümleyi kuracaklardır.
Ak Parti’de en ufak bir dinleme, ne olmuş sorusu dahi sorulamadığı için CHP ile MHP birileri için umut olarak görüldü.
******************************
Ülke basını ve bazı yerel basın çeşitli haberlerle Ak Parti içerisinde FETÖ’cü kalmadığı algısı oluşturulmaya çalışsa da, CHP ile MHP’de FETÖ’cüler sızmış dese de karşılık bulmuyor.
Şuan da mağdur olduğunu söyleyenleri çoğu Ak Parti seçmeniydi.
Ve emin olduğum bir konuyu yazıyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Destek olun” dediği için geçmiş yıllarda yardım veren isimler biliyorum.
Eğer FETÖ’den mağdur varsa o mağdurların ailelerin inceleyin hep Ak Parti’ye oy vermişlerdir.
Türkçe olimpiyatlarına sponsor olan kurumlara bakın.
Gözaltına alınan damatlara bakın.
Demek istediğim, bu kadar iç içe girmiş bir durumu nasıl ayıracaksınız?
O yüzden de bazen Ak Parti’ye yapılan eleştirileri de haksız buluyorum.
Ak Parti’nin işi gerçekten çok zor.
Toplumda gerçek olmayan ama konuşulan inanılmaya başlanan iddialara Mit denir.
“Beyaz saçlarını koparma, kopardığın yerden 2 tane beyaz saç çıkar!”
“Beyazlayan saçlarını koparırsan sayıları artar!”
İşte ben bu MİT’in Ak Parti’de gerçek olabileceğini düşünüyorum.
Bir üst düzeyden FETÖ’cü çıkartılırsa, bir sonrakinde iki tane FETÖ’cü çıkmak zorunda kalır.
Sonra bir bakmışsınız, tüm saçlarınız bembeyaz,
Bir bakmışsınız Ak Parti’yi FETÖ kurmuş derler.
Dünün Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanları, bugün koyu Erdoğan’çı nasıl oldularsa,
Yarın “Ne istediler de vermedin” diyerek akıl almaz işlere kalkışılar.
O yüzden emin olduğum iki konu var.
Birincisi iç içe girmişler…
İkincisi; Ak Parti’nin işi gerçekten çok zor.