Derince Limanı,
“2023 ekonomi hedefini yakalamak adına limanlarımızı, güçlendirmeliyiz. Bu yüzden özelleştirmeler yapacağız” demişti dönemin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün.
İlk o zaman, limanın kime kiralanacağı tartışmaları başladı.
Liman işçilerine ve içeride sözleşmesi bulunan firmalara tek tek çözüm bulundu.
Sözün özü Derince Limanı, 39 yıllığına Safi Holding`e kiralanarak Safi Port adını aldı.
Ve kiralamanın ardından o çok tartışılan karar Kocaeli Valiliğinden alındı.
Kocaeli Valiliği limana 400 bin metrekare dolgu ve dip taraması yapılması için hazırlanan proje için `Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir` kararı verdi.
Bu karar sonrası limanın önündeki alana 2 yıl içerisinde 212 metrekarelik, sonrasında ise 188 bin metrekare olmak üzere toplam 400 bin metrekare dolgu yapılacak.
Aldığım bilgiye göre yüzde 65’i tamamlanmış.
Evet yanlış duymadınız, denizden 785 bin metreküp malzeme çıkartılacak.
Bu rakamlar sizi sıkmasın,
Bu rakamlar Türkiye’nin en büyük hafriyat işi demek.
Rant demek,
Para demek.
Bir diğer ifadeyle,
Yapılacak dolgu alanı çok büyük demek.
İzmit Körfezi’ni neredeyse karşı yakaya kadar dolduracak kadar büyük bir dolgu alanının çevreye etkisi çok tartışılmıştı.
Kocaeli Barosu, Anayasa’ya, ÇED Kanunu’na ve ÇED Yönetmeliği’ne aykırı olup ÇED sürecinin mutlaka işletilmesi, süreç işletilmeden ruhsat verilmemesi gerektiğini savunmuştu.
Kimse umursamadı.
Deyim yerindeyse;
Atı alan üsküdar’ı çoktan geçti.
Ve bu yazıyı yazmamda en önemli kısma geliyoruz.
Ak Parti içerisinde benim hala inandığım “Adaletçilere” sesleniyorum.
Eğilmeyen, bükülmeyen vicdanlarına sesleniyorum.
Birileri kalmadı dese de, ben kaldığına inanarak haykırıyorum.
Ak Parti içerisinde kulaktan kulağa yayılan, sessiz ama çok güçlü olan bu iddialara kulak verin.
Ak Partili bir il yöneticisinin, cümlesini aynen yazıyorum;
“Adalet maskesi, dava söylemleri altında rantları kapan, her köşe başını tutan, söze geldi mi en dava adamı olanlara daha ne kadar ses çıkarmayacağız? Bunun devamında, çürümüşlük, yozlaşmışlık hastalığının partiye yayılmasına daha ne kadar göz yumacağız?”
Ve bu tepkinin perde arkasını sizlerle paylaşıyorum.
Türkiye’nin en büyük hafriyat işi olan, en büyük ranta sahip eski Derince Limanı yeni adıyla Safi Port limanının hafriyat işleri hangi iki isime verildi?
Bu verilen iki isim, hangi siyasetçilerin kardeşi?
Bu kentte hafriyat işleri neden sürekli bu iki isme veriliyor?
Zor sorular.
Şu bir gerçek,
Safi Port limanının hafriyat işlerinin verilişi birilerini çok rahatsız etmiş, dosyalar hazırlanmış.
Ankara’ya taşınıyor.
Sanırım bu dosyaların hazırlanma sebebi,
Kabine de beklenen değişim ve erken seçim havası,
Benden demesi…