Sağlığın önemli göstergelerinden biri aslında tartıdaki kilonuz değil, bel çevrenizin ölçüsüdür. Çünkü karın bölgesinde biriken yağ, sadece estetik bir kaygı değil; kalp hastalıkları, tip 2 diyabet gibi hastalıklar için risk faktörüdür.
Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar, bel çevresinin sağlığımız için kritik bir uyarı olduğunu açıkça ortaya koyuyor:
- 2020’de yayımlanan geniş çaplı bir çalışmaya göre, bel çevresinde her 10 cm’lik artış, kalpdamar hastalığı riskini %3–4 oranında yükseltiyor.
- 2024’te yayımlanan bir çalışmada ise, metabolik olarak sağlıklı kabul edilen kişilerde bile genişleyen bel çevresi, ölüm riskini %8 artırıyor. Yani kan değerleriniz normal olsa bile, kalınlaşan bel sağlığınızı sessizce tehdit ediyor.
- İngiltere’de 500 binden fazla kişi üzerinde yapılan araştırmalarda, bel-boy oranı (bel çevresinin boyunuza bölünmesi) 0,5’in üzerine çıktığında kalp krizi ve felç riskinin belirgin şekilde arttığı saptandı.
- NICE (İngiltere Ulusal Sağlık Enstitüsü) 2022’de yayımladığı rehberde, herkesin bel-boy oranını 0,5’in altında tutması gerektiğini, 0,6 ve üzerinin ise yüksek risk kategorisine girdiğini vurguladı.
Ne Yapmalıyız?
- Mezura ile belinizi ölçün. Kadınlarda 80 cm üzeri riskli, 88 cm üzeri alarm seviyesidir. Erkeklerde 94 cm üzeri riskli, 102 cm üzeri alarm seviyesidir.
- Boyunuza göre değerlendirin. Bel-boy oranınız 0,5’in altında olmalı.
- Beslenmenizi düzenleyin. Şekerli içecekler, beyaz unlu gıdalar ve işlenmiş yiyecekler, katkı maddeli ürünleri sınırlayın.
- Hareket edin. Düzenli yürüyüş, yüzme, bisiklet gibi aerobik egzersizler bel çevresinde yağlanmayı azaltır.
- Uyku ve stres yönetimine dikkat edin. Hormonal dengesizlikler karın bölgesinde yağlanmayı artırır.
Bel çevrenizdeki her birkaç santimlik incelme, sadece görünümünüzü değil, kalbinizi ve metabolizmanızı da korur. Unutmayın: Sağlıklı bir bel, sağlıklı bir yaşamın anahtarıdır.