DENİZDE ABLUKA OLSA DA KALPTE UMUT DALGALARI ENGELLENEMEZ

Abone Ol

Dünyada zulümler büyüyor ve büyüdükçe kalplerimizde yaralar açıyor. Buna rağmen umudumuz hep var ve bence umut küçük bir kıvılcımla başlar. Sumud filosu işte bu umudun denizlere açılmış halidir. O yalnızca bir gemi değil içinde vicdan taşıyanlar için sabırla yoğrulmuş bir direnç ve kalplere taşınan bir dua gibidir.

Tasavvufta deniz, hakikat yolculuğunu temsil eder. Gemiye binen yolcu, aslında kendi kalbine doğru bir seyre çıkar. Dalgalar ne kadar hırçın, yol ne kadar uzun olursa olsun, kaptan pusulasını daima Allah’a çevirir. Bu bir teslimiyettir. Ne diyordu şair; “teslimiyet pazarlıksız, samimiyet gösterişsiz, ihlas endişesizdir…” Sumud Filosu da böyle bir teslimiyetin sembolüdür. Denizde abluka olsa da, kalpte umut dalgaları engellenemez.

“Sumud” sabırla sebat ederek, köklerinden kopmadan, karanlık sularda umudun köklerini salıyor. Çünkü tasavvuf ehline göre sabır, acıyı bala dönüştüren sırdır. Zulme rağmen atılan her adım, aslında hakikate bir yolculuktur.

Bugün bu gemiler, sadece yiyecek ve ilaç temin etmek için değil, aynı zamanda mazlumlara “yalnız değilsiniz” mesajını taşıyor. Ve bu mesaj, tıpkı kalpten kalbe akan bir dua gibi, sınırları ve engelleri aşarak gönüllere ulaşıyor.