Son birkaç yılın tablosu;
Dünyadan izole olduğu iddia edilen, aklına esen her ülkenin ambargo uyguladığı bir ülke. O kadar ki, hiçbir şey almadığımız ülkeler bile.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Ege'de Yunanistan ile ortak tatbikat yapıyor, Suriye'de, Libya'da aklınıza kim geliyorsa karşı safta. AB ile ilişkiler buzdolabında, ABD CATSA yaptırımlarının safhalarını tartışıyor, Rusya Suriye'de 33 askerimizi şehit etmiş, at izi it izine karışmış ve tablo;
" Siz hepiniz, biz Türk"
Ülkede tartışılan en önemli konu da ;
Dünyadan izole edildik, hızla yalnızlaşıyoruz...
O dönemlerde birçok kez yazdım;
" Başaramayacaklar ve bunu anladıklarında hepsi gelecekler."
Son dönemlerdeki dış politika trafiğine baktığımızda, anladıkları görülüyor. Gelen gidenin haddi hesabı yok, biri gitmeden diğeri geliyor. Dün ülkenin yalnızlaştığını, izole edildiğini söyleyenler bugün de kimbilir ne tavizler veriliyor havasında.
Dün karşımızda kim varsa bir bir geliyor. Son olarak İtalya başbakanı da on yıl sonra teşrif ettiler. Libya düne kadar onların arka bahçesiydi. Türkiye' nin Libya operasyonu ile İtalya ve Fransa Afrika'daki arka bahçelerinde sıkıntı yaşadılar. Mahallenin ağır abisi ve hamisi olan Türkiye'nin sahalara dönüşü kartların yeniden dağıtılması demekti. İtalya başbakanının konuya dair açıklaması son derece ilginçti.
" Libya konusunda Türkiye ile aynı şekilde düşünüyoruz "
Erdoğan'ın açıklaması daha da ilginçti.
" Sayın başbakan benim düşüncelerimi de ifade etti, ilave edeceğim bir şey yok"
Son dönemde ABD ve Avrupa gazetelerinde sıkça çıkan manşetler.
- Türkiye ile anlaşmalıyız.
- Türkiye ile acil anlaşmalıyız.
- Erdoğan ile anlaşmalıyız.
Son aylardaki diplomasi trafiğine dikkatle baktığınızda bu manşetlerin hayata geçtiğini görebilirsiniz. Karşı safta neredeyse bir Yunanistan kaldı. Yunan başbakanına da muhalefet lideri Çipras son Madrid zirvesi sonrası;
- Oradan uçakla değil yürüyerek gelseydin, eleştirisi yaptı.
Şöyle bir dış politika gezintisi yaptık da, ya bizim muhalefet bu arada neler yapıyor.
Toplantı yapıyorlar, bol bol toplantı, sonuç !!!
Koskoca bir SIFIR.
Bir de bol bol dua ediyorlar, ekonomik kriz derinleşsin de bu millet her türlü defomuza rağmen bize oy versin.
Birde bol miktarda slogan...
Her şey güzel olacak, geliyor gelmekte olan...
Bizimkilerin durumu da bu yapacak bir şey yok, DERLER, sadece DERLER.
SON SÖZ
Dış Politikada son yılların en kaliteli golünü Güney Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı yedi;
Madrid zirvesinde Erdoğan'a Paris'de görüşelim teklifine cevap !!!
- Kuzey Kıbrıs'a gel orada görüşelim!!!
Özellikle Mevlüt Çavuşoğlu döneminde Türkiye dış politikada etkili bir görüntü veriyor. Tabii ki bunda ülkenin askeri ve siyasi gücünün artmasının da ciddi payı var.
İtalya başbakanının ziyaretinde RAİ Televizyonu muhabiri kendi başbakanına soruyor;
- Tahıl koridoru için Erdoğan'ın Putin ile görüşmesi mi gerekiyor...
- Erdoğan cevap veriyor, bir hafta on gün içinde görüşmeler gerçekleşecek.
Düne kadar burnunun dibinde olanlara bile kayıtsız kalan ülkenin son durumu bu...