Bir dönem Türkiye alt yaş milli takımlarında forma giyen eski futbolcu Yusuf Atay, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla tutuklandı. İddianamede Atay’ın sosyal medya paylaşımları, cep telefonundaki görseller ve bazı konferanslara katılımı suçlamalara dayanak gösterildi. Atay’ın avukatı ise tüm suçlamaların asılsız olduğunu savunarak, “Bu bir yanlış anlamadır” dedi. Olay, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, dava süreci merakla takip ediliyor.
GÖZALTIDAN TUTUKLAMAYA: SÜREÇ NASIL İLERLEDİ?
Yusuf Atay, 27 Ekim 2025 tarihinde gözaltına alındı. Üç gün süren emniyet ve savcılık sorgusunun ardından 30 Ekim’de tutuklandı. Soruşturma dosyası olağanüstü bir hızla tamamlandı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame 4 Kasım’da mahkemeye sunuldu.
İddianamede Atay’ın, X (eski adıyla Twitter) platformundaki bazı paylaşımları, cep telefonunda gönüllü olarak teslim ettiği şifre sayesinde ulaşılan silah görselleri ve videolar, ayrıca Hizb ut-Tahrir bağlantılı yayınlara ilgisi suçlamaların temelini oluşturuyor.
Savcılık, Atay’ın bu içerikler aracılığıyla IŞİD gibi yapılanmalara sempati duyduğunu ve örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilebilecek faaliyetlerde bulunduğunu iddia ediyor.
AVUKATTAN SERT SAVUNMA: "TEPKİ GÖSTERDİ, ÖRGÜT ÜYESİ DEĞİL"
Yusuf Atay’ın avukatı, müvekkilinin hiçbir radikal yapıyla ilişkisi olmadığını vurgulayarak, suçlamaların delilden yoksun olduğunu ifade etti. Savunmada, Atay’ın Filistin’de yaşanan insani krizlere dikkat çekmek amacıyla paylaşım yaptığı, bu tepkilerin “örgüt propagandası” olarak yorumlanmasının hukukla bağdaşmadığı belirtildi.
Avukat, “Atay geçmişte milli forma giymiş, ülkesini temsil etmiş biridir. Hiçbir terör örgütüyle temas kurmamıştır. Ailesinde de böyle bir sicil yok. Telefon şifresinin gönüllü verilmesi, gizli bir şey olmadığının açık kanıtıdır” ifadelerini kullandı.
İDDİANAMEDEKİ DETAYLAR: HANGİ PAYLAŞIMLAR DELİL SAYILDI?
İddianamede yer alan unsurlar arasında şu başlıklar öne çıkıyor:
Yusuf Atay’ın sosyal medyada ABD'deki 11 Eylül saldırılarına dair olumlu yorumlar yapması,
Gazze’deki olaylara ilişkin, bazı radikal söylemlere benzer tepkiler vermesi,
Hizb ut-Tahrir’e ait yayınları takip etmesi ve bu yayınlarda yer alan Halis Bayancuk videolarını paylaşması,
Cep telefonunda yer alan silah görselleri ve videolar.
Savcılık bu unsurların birlikte değerlendirildiğinde, Atay’ın "örgüt üyeliği" kapsamında yargılanmasını talep etti.
YUSUF ATAY’IN FUTBOL KARİYERİ VE MİLLİ FORMA GEÇMİŞİ
1985 doğumlu Yusuf Atay, futbol hayatına küçük yaşlarda başladı. 2000-2001 yıllarında Türkiye U-15 ve U-16 milli takımlarında toplam 11 kez forma giydi. Bu süreçte katıldığı bazı karşılaşmalar şunlar:
Türkiye 0–2 İsviçre (2001 – U16)
Türkiye 1–0 Rusya (2001 – U15)
Türkiye 5–1 Avusturya (2001 – Bora Öztürk Turnuvası)
Türkiye 1–0 Arnavutluk (2000 – Balkan Gençler Şampiyonası)
Profesyonel kariyerinde ise Anadolu’nun çeşitli kulüplerinde forma giyen Atay, aktif futbolculuğu bıraktıktan sonra spor dünyasından uzaklaşmıştı.
DAVA NASIL SEYREDECEK?
İddianamenin kabul edilmesiyle birlikte Atay’ın yargı süreci başladı. İlk duruşma 25 Kasım 2025’te İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Avukatları, tutuksuz yargılama talebinde bulundu ve iddianamenin somut delillerden yoksun olduğunu vurguladı.
Mahkemenin önümüzdeki duruşmada tutukluluğa ilişkin karar vermesi bekleniyor. Sürecin nasıl ilerleyeceği kamuoyu tarafından yakından takip edilecek.