Ama ne yazık ki hâlâ ortada ne bir tutuklama var, ne de kamuoyuna yansıyan ciddi bir adım.
Oysa geçtiğimiz gün komşu ilçemiz Dilovası’nda bir fabrikada patlama yaşandı. Yine canlarımız gitti, aileler perişan oldu. Ancak bu kez tablo çok farklıydı — olayın hemen ardından fabrika sahibi ve sorumlular gözaltına alındı.
Elbette olması gereken de budur. Kim olursa olsun, bir insanın hayatına mal olan her ihmalin hesabı sorulmalıdır. Ancak insan sormadan edemiyor:
Gebze’de neden aynı hassasiyet gösterilmedi?
Can kaybı birinde daha mı önemsizdi?
Yoksa bazı sorumlulara dokunulmasın diye mi sessizlik tercih edildi?
Adalet duygusu, sadece kanunlarda değil, toplumun vicdanında da yer bulmalıdır.
Eğer bir bina yıkılıyorsa, orada bir denetim eksikliği vardır. Eğer insanlar enkaz altında kalıyorsa, o sistem bir yerden çürümüştür.
Bugün tutuklamadığınız kişi, yarın yeni bir felaketin sebebi olabilir.
Gebze ve Dilovası halkı artık sadece “olay sonrası açıklama” değil, gerçek adalet istiyor.
Kaybettiğimiz canları geri getiremeyiz ama benzer acıların yaşanmaması için eşit, kararlı ve tarafsız bir hukuk anlayışına ihtiyacımız var.
Adaletin terazisi, kim olduğuna göre değil, ne yaptığına göre tartmalıdır.