Gebze’deki Yıkımın Ardından: “Bu Bir Kaza Değil, Rant Düzeninin Sonucu”

Acı Olayın Ardından Kamuoyuna Çağrı

Gebze’de yaşanan ve yurttaşların hayatını kaybettiği yıkım, bölgede uzun süredir dile getirilen yapısal sorunları ve ihmal iddialarını yeniden gündeme taşıdı. Daha önce Darıca ve Çayırova’da metro inşaatıyla ilişkilendirilen bina çatlakları ve tahliyeler, bu olayın münferit bir kaza olmadığını savunan açıklamaları beraberinde getirdi. Yaşananların; denetimsizlik, rant odaklı projeler ve kurumsal sorumsuzlukların bir sonucu olduğuna dikkat çekiliyor.

Yapılan kamuoyu açıklamasında, “Siyaset yapmayın” çağrılarına tepki gösterilerek, "İnsanlar ölürken, evler çökerken susmayacağız" denildi. Kamuoyuna yöneltilen çağrıda, yıkımın yalnızca fiziksel değil, sistemsel bir çöküşü de simgelediği vurgulandı.

“Bu Bir Kaza Değil, Rant Düzeninin Sonucudur”

Son günlerde yaşanan can kayıplarının ardından, bölgedeki metro inşaatı süreci ve denetim mekanizmaları tekrar sorgulanıyor. Daha önce aynı bölgede yaşanan bina çatlakları ve tahliyeler, yapısal zafiyetlerin göz ardı edildiğini ortaya koyuyor. Konuya dair yapılan açıklamalarda, bu sürecin “doğal bir afet ya da öngörülemeyen bir kaza” olarak tanımlanamayacağı, bunun yerine rant ve ihmal zincirinin bir sonucu olduğu belirtiliyor.

Uzmanlar, yerel yönetimlerin yapı denetim süreçlerini daha şeffaf ve etkin hale getirmesi gerektiğini vurgularken, yurttaşlar da benzer felaketlerin yeniden yaşanmaması adına kamuoyunun daha güçlü bir denetim mekanizması kurmasını talep ediyor.

“Siyaset Yapmayın” Çağrılarına Sert Tepki

Yıkım sonrası kamuoyuna yapılan bazı resmi açıklamalarda “acının üzerinden siyaset yapılmaması” yönündeki söylemler, tepkiyle karşılandı. Tepkilerde, siyaset yapmanın tam da böyle zamanlarda bir sorumluluk olduğuna dikkat çekildi. “Bu kentte biz yaşıyoruz, binalarda biz nefes alıyoruz” denilerek, yaşananların görmezden gelinmemesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, acı olayların ardından gelen sessizlik çağrılarının, asıl sorumluların hesap vermemesine neden olabileceği belirtiliyor. Bu sebeple, hem yurttaşların hem de sivil toplumun sesini yükseltmesi gerektiği ifade ediliyor.

4 Maddelik Acil Çağrı

Açıklamanın sonunda ise dört maddeden oluşan somut talepler sıralandı:

1. Bağımsız Zemin ve Yapı İncelemesi: Yıkımın nedeninin tam olarak ortaya çıkması için, tarafsız kurumlarca detaylı teknik analizler yapılmalı.

2. Tahliye Edilenlere Destek: Evlerinden olan yurttaşlara acil barınma çözümleri sunulmalı, maddi destek sağlanmalı.

3. Metro İnşaatı Süreçleri Şeffaflaşmalı: Tüm inşaat ve denetim süreçleri kamuoyuna açık hale getirilmeli.

   

   4 Katlı Binanın Kolonları Çatladı: Aileler Evi Boşalttı

   İçeriği Görüntüle

4. Sorumlular Hakkında Soruşturma Başlatılmalı: İhmali bulunan tüm kişi ve kurumlar hakkında yargı süreci gecikmeden işlemeli.

Bu çağrılar, yalnızca bir tepki değil, aynı zamanda gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması adına atılması gereken adımlar olarak görülüyor.