Kocaeli haber - Adnan Sarısüleyman, “Hammaddede Yurtiçinde Öncelik İstiyoruz!”

“SEKTÖRÜMÜZ DAHA DA HIZLANDI”

Pandeminin sektöre getirdiği sıkıntılardan da bahseden Sarısüleyman, “Pandemi sürecinde sektörümüz daha da hızlandı aslında. Fakat hammadde problemimiz üst safhalara ulaştı. Bunun iki sebebi var. Çalışma hızımızın dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yavaşlamış olması. Avrupa’daki ihracat talebinin çok fazla artmasıyla Şişecam başta olmak üzere diğer sektörlerdeki gibi ihracat öncelikli satışlar gerçekleştirmesiyle iç pazardaki bizim gibi işlemeci firmalara ihracattan kalan malzemelerin gönderilmesi ve üretim hızlarımız ciddi anlamda düşmüş olması sebebiyle üretimlerimiz ciddi anlamda azalmıştır. Fakat talepler, bize gelen gerek ihracat gerek yurtiçi taleplerimiz oldukça fazla bu dönemde” şeklinde konuştu.

“DÜNYADA 6’NCI, AVRUPA’DA DA 3’ÜNCÜYÜZ”

Cam sektörünün Türkiye ve dünyadaki konumu hakkında da değerlendirmede bulunan Sarısüleyman, “Özellikle son 15 yılda dünyadaki konumu itibariyle Şişecam çok ciddi yatırımlar ile kalite ve ürün yelpazesi anlamında çok ciddi değişikliklere ve gelişmelere sebep olmuştur. Şişecam olarak dünyada 6’ncı, Avrupa’da da 3’üncü en iyi ve en nitelikli ürün konumundayız  Şişecam belirli ebatlarda ve niteliklerde ürünlerin ana hatlarını oluşturuyor. Biz ve bizim gibi firmalarda bunu ebatlayarak güvenlik ve yalıtım camları haline getiriyoruz. Şişecam’ın farklı kolları var. Mimari, beyaz eşya, otomotiv ve şişe gruplarında üretimleri var. Biz SARCAM olarak Şişecam’ın mimari cam koluna hizmet veren işlemeci firmasıyız” dedi.

“AVRUPA’DA CİDDİ KARŞILIK BULAN SEKTÖRÜZ”

İşleme sektörü hakkında da açıklamalar yapan Sarısüleyman, “Şu anda Türkiye’deki biz ve bizim gibi firmalar Avrupa’da ciddi karşılık gören ve Avrupa’daki meslektaşlarımız ile çok güzel, ahenkli ve rekabet içerisindeyiz. Onlarla baş edebiliyoruz hatta daha iyi hizmetler verebiliyoruz. Avrupa ülkelerinin büyük bir kısmı ithalatlarını gerçekleştirmeden önce numuneler alıp bizim buradaki gibi Türk Standarları Enstitüleri var oralardaki testlerden geçmeyen hiçbir ürünün ithalatını yapmıyorlar. Sarcam, ilk seferde bu numunelerden geçip sipariş alma başarılarını gösteren bir konumda olan firmayız. Öncü meslektaşlarımın da aynı konumda olduklarını kısmen biliyorum. Dolayısıyla Türkiye’de artık işçilikler teknolojisi ile birlikte çok kaliteli olmaya başladı. Rekabetçi fiyatlarımızla da özellikle Avrupa’da ciddi karşılık bulan sektörüz” diye konuştu.

“KURULDUĞUMUZ GÜNDEN BUGÜNE KADAR”

Açıklamalarının devamında Sarısüleyman, “Biz 30 kişilik çekirdek bir aileyiz aslında. Burada bize 1996 yılından bugüne kadar yaşadığım ve şahit olduğum olayların içerisinde abam dostluklara, ülke menfaatlerine ve bayrağa çok önem veren insandır. Her seferinde tüm toplantılarına bu cümleler ile başlar. Evet ticareti hepimiz para kazanma amaçlı yapıyoruz ama kazandığımız paranın tamamının bize ait olmadığını bu paranın ülkemizin menfaatlerine, bayrağımızın gönderde aynı güzellikte dalgalanmasına ve ihtiyacı olan insanların da payı olduğunu söyleyip sosyal hayatımızda bir kısmını bu şekilde harcamamız gerektiğini kurulduğumuz günden bugüne kadar hep dile getirmiştir. Arkasından gelen bizleri de bu konuda yönlendirmiştir. Bu sebeple de sivil toplum kuruluşlarında, derneklerde, odalarda bu amaçla görev almaya çalışmaktayız” dedi.

“HAMMADDE DE YURTİÇİNDE ÖNCELİK İSTİYORUZ”

“Paradan ziyade iş olanaklarını, çalışma ortamlarını yaratmak lazım” diyerek açıklamalarına devam eden Sarısüleyman, “Belki cam sektörü Avrupa’da ve ülkemizde bir noktalara geldi. Talep fazlası çok fazla var. Fakat diğer sektörlerde durumun pek böyle olmadığını görüyoruz. Cam sektörüne geri dönmek gerekirse biz para değil biz hammadde istiyoruz. Sarcam olarak son 10 yılın en düşük ihracat yaptığımız yıl 2021. Sebebi de şu hammadde kaynaklarımız çok kısıtlı olduğu için. Tamamını ihracat yaparak şirketimizin karını yükseltmek yerine ülkemizdeki bizi biz yapan değerleri, aidiyet duygusu yüksek olan müşteri portföylerimizi hizmet vermekten yana kullandığımız için ihracatımız 2021 yılında düşük kalmıştır. Fakat hükümetimizden Sarcam olarak talep ettiğimiz şudur. Bize para vermesin. Para istemiyoruz. Biz taleplerimize karşılık verebilecek hammadde de yurtiçinde öncelik istiyoruz. Şişecam ürünlerini yarı mamul olarak ihracat yapacağımıza katma değer bir kuruş yapacağımıza mamul olarak gönderip 3 kuruş 5 kuruş olarak ülkemize döviz girdisi sağlayabiliriz. Sarcam olarak değil sektörel olarak böyle bir sıkıntımız var” şeklinde konuştu.

“ŞİŞECAM AVRUPA ÜLKELERİNİ BESLİYOR”

Son olarak Sarısüleyman, “Avrupa’da hammadde sıkıntısı olduğu için Şişecam Avrupa ülkelerini besliyor şu anda. Fakat kalite anlamında Avrupa ülkelerinin dışındaki ülkeler ürün yelpazesi olarak aynı kaliteyi vermiyor. Onun dışında dışarıda ithalat yapılırsa ciddi vergi uygulamaları var. Hem kalitesiz ürün satıp hem de yüksek maliyetlere ulaşmanın hiçbir mantığı olmadığı için biz de üretimlerimizi yüzde 55’lere kadar düşürmek zorunda kaldık. Özellikle yalıtım ve güvenlik camı haline getirilirken istenilene uygun saf kalitedeki saf malzemelerin tamamı yurtdışından geliyor. Maalesef hala o kaliteye ayak uyduracak yerli üretimlerimiz yok” ifadelerini kullandı.