Kocaeli Üniversitesi Yönetimi tarafından yürürlüğe konulması düşünülen “ Öğretim Üyeliği Atama ve Yükseltme Yönergesi” taslağı hükümleri ile ilgili açıklama yapan Eğitim- Bir-Sen Kocaeli 2 No’lu Şubesi taslakta hukuka, kanuna ve akademik kariyer ilkelerine aykırı hususlar tespit ederek yazılı olarak Üniversite Yönetimine ilettiklerini ifade etti.
“KANUNA VE AKADEMİK KARİYER İLKELERİNE AYKIRI”
Yönergenin bu şekliyle uygulanmaya konulması halinde Kocaeli Üniversitesinde görev yapan çok sayıda akademisyenin mağduriyete maruz kalacağını ifade eden Eğitim-Bir-Sen Kocaeli 2 No’lu Şube başkanı Dürdane Kanlıkavak tarafından yayınlanan basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “ Kocaeli Üniversitesi tarafından yürürlüğe konulması düşünülen “Öğretim Üyeliği Atama ve Yükseltme Yönergesi” taslağı hükümleri, üyelerimiz ve üniversite çalışanlarınca sendikamızla paylaşılmış olup taslakta hukuka, kanuna ve akademik kariyer ilkelerine aykırı hususlar mevcuttur.
“AŞIRI ZORLAŞTIRMAK DOĞRU BİR KARAR DEĞİL”
2022 Yılı Akademik Teşvik İstatistiklerine göre, toplam araştırmacı sayısı 2622 kişi, toplam başvuru sayısı 652 kişi, teşvik almaya hak kazanan başvuru sayısı 632 kişi (%24) olarak ilan edilmiştir. Bu durumda 2622 kişilik toplam araştırmacı sayısından 1990 kişinin (%76) başvuru dahi yapmadığı ya da yapamadığı sonucuna varılmaktadır. Mevcut verilerde %76'lık bir kitlenin araştırma faaliyeti dahi yapmadığı durumda, Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyeliği Atama ve Yükseltme Yönergesini çok daha fazla ya da aşırı zorlaştırmanın doğru bir karar olmadığını düşünmekteyiz.
“ÖĞRETİM ELEMANLARININ ÖZLÜK HAKLARINDA MAĞDURİYETLER OLUŞACAKTIR”
Akademik yükselme sisteminin yayın merkezli kurgulanması sadece binbir emekle ürettiğimiz bilginin küresel sisteme transferi gibi bir sonuç üretmekle kalmamakta, aynı zamanda vasat yayın kalitesinden predatory yayıncılığa kadar çeşitli komplikasyonlara da neden olmaktadır. Yönerge taslağı bu hâliyle uygulamaya çalışılırsa ciddi manada adaletsizlik ve haksızlığın oluşacağı açıktır. Üniversitemizdeki öğretim elemanlarının özlük haklarında bu manada ciddi yara ve mağduriyetler oluşacaktır. Mevcut yürüklükteki yönergenin biraz daha iyileştirilmesi gerekirken, altyapısı düşünülmeden bu kadar karışık ve sert hazırlanmış bir yönergenin dayatılması, üstelik mevcut yönergeyi bile geçemeyen akademisyenler için büyük bir problem oluşturmaktadır.
“YENİDEN ELE ALINARAK GEREKLİ DÜZELTMELER YAPILMALIDIR”
Çalışma barışını bozacak, kariyer ve liyakat ilkelerini işlevsiz hâle getirecek nitelikte akademik yükselmeleri bilimsel gelişme ve akademik kalite amacından bağımsız olarak salt zorlaştırmak amacıyla zorlaştıracak mevzuat eksenli düzenlemelerin kabul görmeyeceği ve üniversiteye zarar vereceği bilinmelidir. Mevzuatın ve mevzuatın getirdiği niteliklerin üniversitenin öğretim ve araştırma kapasitesine katkıda bulunmayacağı, akademisyenlerin mevzuatın zorladığı nitelikleri karşılayamayacağı, bu yüzden yıllardır hizmet ettiği üniversitesinden ayrılmak zorunda dahi kalacağı, özlük hakları kayıpları ve büyük mağduriyetler yaşayacakları görülmelidir. Bilimsel gelişmeye veya akademik kaliteye katkısı somut örneklerle, gerekçelerle, veriye dayalı tespitlerle ortaya konulamamış, akademik yükselme kriterlerini diğer üniversitelere nazaran zorlaştıran yönerge taslağı yeniden ele alınarak gerekli düzeltmeler yapılmalıdır.
