İlk İyi Parti’ye başkan olacak söylentileri çıktığında,
Kocaeli’nin seçmen kitlesiyle uyumsuzluğunu ortaya koyarak, eleştirdim.
İyi Parti Genel Merkez rozet taktı resmileşti.
“Bu nasıl hatadır, istişare olmadan nasıl olur?” diyerek eleştirdim.
Toplantı düzenledi; Tüzüğe aykırı İl Başkan Yardımcıları, ilçe başkanları atadı “Yok artık” dedim eleştirdim.
Ve hep ekledim;
Yeni kurulan bir siyasi hareket İyi Parti toplumun her katmanını kucaklayacaksa, böyle bir fotoğraf amaçlanıyorsa Sayın Haluk Ulusoy parti içerisinde olmalı ancak il başkanı olmaması gerektiğini aktarmaya çalıştım.
Nitekim 10 gün sonra da istifa geldi.
Bugün bir gelişmeyi, bir bilgiyi öğrendim.
Sağlam bir kaynaktan olduğunu belirtmek isterim.
Aslında “İyi Parti’ye Kocaeli’nde ikinci bir şans” başlıklı yazımda eksiğe düştüğünü ifade ettiğim İyi Parti GİK Üyesi Lütfü Türkkan’ın nasıl siyasi bir kıvraklıkla önünü açtığını öğrendim.
Haklılık payı da yok değil.
Sayın Haluk Ulusoy umarım bu yazdıklarımı okur.
Sayın Haluk Ulusoy geçmişi, ticari başarısı, kamuoyunda bilinirliliği ile ilk olarak il başkanlığı için değil milletvekili adayı olarak düşünülmüş.
Bunu düşünen ve dillendiren kişinin İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener olduğunu öğrendim.
Düşünsenize parti yola çıkarken kurucu lider sizi önemsiyor.
Sayın Akşener’i ise Haluk Ulusoy’un il başkanı olması konusunda Lütfü Türkkan ikna ediyor.
Ve böyle bir tablo da, 10 günde siyasi hezimete maruz kalıyorsunuz.
Bana sorarsanız, buna siyasette dost kazığı deniliyor.
Sayın Ulusoy, İstifa ettiğini duyuruyor ilk darbeyi kim vuruyor.
Yine Sayın Lütfü Türkkan.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için Sayın Haluk Ulusoy’un söylediklerinin çok ağır kaçtığını ifade ediyor, sormazlar mı; Sayın Türkkan’ın Halk TV’de söyledikleri ne olacak?
Ve Türkkan devam ediyor;
Sayın Haluk Ulusoy’un kumaşında siyaset yokmuş, istifa ederek doğru olanı yapmış…
Sayın Haluk Ulusoy, sizinle otelinizde yıllar önce sit konusunda röportaj yaptık.
Ne söylediyseniz, bir kelime değiştirmeden yazdık.
Bizde yalan, şantaj, menfi çıkar olmaz Sayın Ulusoy,
Şimdi ben diyorum ki,
Düşünün bir vekil adayı olduğunuzu bu kadar gündem olur muydunuz?
Hayır.
Bu kadar eleştiri alır mıydınız?
Hayır.
Milletvekilli adayı olsaydınız ilk ikide miydiniz?
Evet.
İşte bunun adı siyasette dost kazığı oluyor Sayın Haluk Ulusoy, bazen makama gelirsiniz ve önünüz kapatılır.
Sizin de il başkanlığı ile vekil adaylığınızın önü kapanmış oldu.
Bunları neden yazdım,
Yazdığım eleştiriler asla Sayın Ulusoy’un şahsı ile alakalı olmadı.
Benim eleştirdiğim, bireysel değil kurumsal gidişat.
Ve en önemlisi Sayın Ulusoy, bu siyasi ayak oyunlarına pes etmemeli.
Kendisinin en güçlü vekil adayı olarak görenlere karşı pes etmemeli.
İyi Parti ve Genel Merkez’den kopmamalı,
Tam tersi vekil adayı hazırlıklarına devam etmeli…