Hangi Başkanlar Başarılı Olacak?

Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı

Abone Ol

31 Mart üzerinden tam 8 ay geçti.

Bana sorarsanız başkanlar bu 8 aya bakıp ne çabuk geçti demeli. İşte tam 4 yıl bu 8 ay gibi geçecek. Nasıl geçti anlamayacaklar. O yüzden eline seçim beyannamesini geç kalmadan alan, verdikleri sözler için şimdiden çalışmaya başlayan, çözüm yolu arayanlar bana göre başarılı olacaktır. Üstüne sahayı ihmal etmezlerse o başkan bence genel merkezlerinden tam not alır.

Bunu yapabilmek için ise başkanların geçmiş dönemlerden farklı çok büyük bir problemleri var; ekonomi.

Seçim öncesi “Belediyelerde para var sanan yanılacak” başlıklı yazımda bu konuda uyarmıştım. Ekonomik sıkıntılar belediyeleri ciddi manada etkiledi. Son 15 yıldır belediyelerin bu derece ekonomik dar boğaza girdiğine şahit olmadık.

Büyük projeleri geçtim, yarım kalan projelerin iptalinde paranın olmaması yatıyor.

Bu duruma gelinmesindeki sebepleri kısaca sıralamak gerekirse;

*Gelir-gider dengesizliği

*Belediye gelirlerinin harcamalarını karşılamaya yetecek düzeyde olmaması.

*Siyasi kaygılar ve personele maaş ödeme konusunda dikkatsiz davranmaları, halka şirin görünmek adına fantastik yatırımlara girmeleri

*Yakın zamana kadar belediyelerin borçlanma limitini belirleyen kanuni düzenlemenin olmaması

*Belediye yönetimlerinin ‘’borçlanmayı’’ bir kaynak olarak görmesi

*Gideceğini anlayan belediye başkanlarının, son dönemlerinde ortaya koydukları kontrolsüz kaynak israfı

Bunlara ek olarak bazı belediyeler borç tablolarında vergi ve SGK ödemelerini bile deklare etmiyor. Uzun yıllar vergi ve SGK borçlarını yok saymış belediyeler var. Bırakın yatırımlara kaynak aktarmayı, her ay maaşları nasıl ödeyeceğini düşünen belediyeler var.

En önemlisi ise ekonomik krizden dolayı rüzgar tersine döndü. Ankara, belediyelerde bulunan alacakların peşine düştü. Devlet partisine bakmaksızın bu alacaklarını bir şekilde tahsil etmeye kararlı gözüküyor. Nitekim belediyeler kentin ihtiyaçlarına cevap verebilecek yatırımları bile gerçekleştiremeyecek duruma geldi.

Kaynak konusunda belediyeler b planı olarak “kardeş belediye” uygulamasına gidiyor. Böylelikle daha güçlü belediyelerden kaynak sağlanacak.

Yerel yönetimlerde yaşanan krizi gören merkezi hükümet bir hamle gerçekleştirdi. Önce devlete bağlı pek çok kurumu güçlendirdi. Bu kurumların başında TOKİ geliyor. Bugün millet bahçelerinden, konut yatırımına kadar pek çok iş TOKİ üzerinden yapılıyor. Kentsel dönüşümde pek çok şehirde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üzerinden fonlanıyor. Yine ulaşım  yatırım alanlarında da Alt yapı ve ulaştırma Bakanlığı devreye giriyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın bu durumu erkenden çözdüğünü düşünüyorum. Diğer büyükşehir belediyelerine, Darıca Metrosu gibi devasa bir yatırımı bakanlığa devretmeyi başararak büyük gol attı. Müthiş bir iş çıkardı.

Anlatmak istediğim, bu dönem Ankara’yı sıkı tutan veya doğru kardeş belediyeyi bulan ayakta kalır, başarılı olur. Bu dönem başarılı olacak belediye başkanları Ankara’da işleyişi bilenler arasından çıkacak. Sadece siyasi bağlantı, tanıma meselesinden bahsetmiyorum. Ankara bürokrasisini ve işleyişini de iyi bilmeleri gerekecek.

Tahir Büyükakın’ın son basın toplantısında Darıca metrosu devri için Genel Sekreter Belamir Gündoğdu’ya özel teşekkür etmesinde Ankara bürokrasisini ve işleyişini iyi bilmesinden dolayı olduğunu düşünüyorum.

Özellikle ilçe belediye başkanlarının da bu kategoriye dahil olduğunun altını çiziyorum. Çünkü Kocaeli büyükşehirde eskisi gibi para yok. Hatta Büyükşehir’de kendi derdine düşmüş durumda desek yeridir.

Hal böyle olunca, bu dönem kendi bölgesinden ziyade Ankara’da mesai yapan başkanları göreceğiz. Doğru olan da bu. Benim belediye başkanlarına tavsiyem Ankara’yı iyi bilen , işleyişi bilen ekiplerle başkente odaklanmaları ve tuttuğunu koparmalarıdır. İşi bilen belediye başkanlarının Ankara’dan çok iyi destek almaları ve kaynak bulma şansları vardır.

İşte geçen gün Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer ile Gölcük’ü konuştuk. Keyifli ve samimi bir sohbetti. Yanımda iki telefon aldı, ikisi de bakanlık düzeyinde; Gölcük’e dair projeler hakkında bilgiler istendi. O anlattıkça ben heyecanlandım. Anlattığı her proje milyonluk işler. Hatta seçim beyannamesini yeniden açtık.

En zor projelerde 8 ay içerisinde çok iyi yol kat ettiği ifade etmem lazım.

Gazeteci olarak görüşmemizde gözlemim şu; Ali Yıldırım Sezer altından girecek üstünden çıkacak, ne yapacak edecek vaat ettiği projeleri görev süresinden çok önce tamamlayacak.

İşin özü kim Ankara işleyişini çözerse, sorunsuz bir dönemi geride bırakacak…