Hekimsen, Türkiye'deki gelir dağılımı ve eğitimin ekonomik getirisine ilişkin yayımladığı analizde, yükseköğrenimin son 15 yılda dramatik biçimde değer kaybettiğini, gelir uçurumunun ise tarihsel olarak en yüksek seviyeye ulaştığını ortaya koydu.

EĞİTİMİN GELİRE YANSIMASI TARİHSEL OLARAK EN ZAYIF SEVİYEDE

Analizde, 2009 yılında üniversite mezunu bir çalışanın, okur-yazar olmayan bir bireyden 4,71 kat fazla gelir elde ederken, 2024 itibarıyla bu farkın 2,91 kata gerilediği belirtildi. Lise altı eğitimli bir çalışana göre 2,25 kat olan gelir farkının ise 1,84 kata düştüğü aktarıldı.

Bu veriler, “eğitimin ekonomik getirisi ile sorumluluk-risk ilişkisinin zayıfladığını” ve “nitelikli iş gücünün sistematik biçimde değersizleştirildiğini” gösterdi.

ÜCRETLER ASGARİ ÜCRET ETRAFINDA BASKILANIYOR

Hekimsen’in raporunda, eğitimli ve nitelikli meslek gruplarının maaşlarının asgari ücret seviyesine doğru itildiği, bu durumun “nitelikli mesleklerden kopuşu”, “beyin göçünü” ve “mesleki motivasyon kaybını” tetiklediği vurgulandı.

GELİR UÇURUMU TARİHİN EN YÜKSEK SEVİYESİNDE

TÜİK verilerine dayandırılan analizde, en yüksek gelir grubunun toplam gelirden aldığı payın yüzde 48,1’e ulaştığı ifade edildi.

Raporda, “Türkiye’de kazanılan her 100 TL’nin 48 TL’si en zengin yüzde 20’ye, kalan 52 TL ise nüfusun yüzde 80’ine dağıtılmaktadır” denildi.

Ayrıca, işveren geliri ile ücretli çalışan geliri arasındaki farkın 2009’da 2,09 kat iken 2024’te 3,84 kata yükseldiği kaydedildi.

SEKTÖREL GELİR ARTIŞI: İNŞAAT ZİRVEDE, HİZMET SEKTÖRÜ GERİDE

Son 18 yılda sektörel gelir artışlarının da değerlendirildiği raporda, en yüksek artışın 35,54 kat ile inşaat sektöründe, en düşük artışın ise 24,12 kat ile hizmet sektöründe (işçi ve memur kesimi) yaşandığı belirtildi.

AVRUPA’DA EN YÜKSEK GELİR EŞİTSİZLİĞİ TÜRKİYE’DE

Eurostat verilerine göre Türkiye’nin Gini katsayısının 44,8 olduğu ve bu oranın “Avrupa’nın en yüksek gelir eşitsizliği” anlamına geldiği ifade edildi.

Maliye Bakanlığı verilerine de yer verilen raporda, vergi yükünün adil dağılmadığı, gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içindeki payının yüzde 25,12, kurumlar vergisinin ise yüzde 11,09’da kaldığı aktarıldı.

Bu durumun “ücretli kesimin yükünü artırdığı, sermaye gelirlerinin ise korunduğu” yorumuna yer verildi.

“EMEĞİ DEĞERSİZLEŞTİREN DÜZEN SÜRDÜRÜLEMEZ”

Hekimsen, analizinin sonuç bölümünde şu değerlendirmede bulundu:

Kocaeli'de Ulaşıma Zam Mı Yapılacak? Büyükşehir Meclisinde Gündem Ulaşım Zammı ve Bütçe!
Kocaeli'de Ulaşıma Zam Mı Yapılacak? Büyükşehir Meclisinde Gündem Ulaşım Zammı ve Bütçe!
İçeriği Görüntüle

“Eğitimi, emeği ve nitelikli insan kaynağını değersizleştiren hiçbir ekonomik düzen sürdürülebilir değildir. Türkiye’nin geleceği için adil, öngörülebilir ve emek odaklı bir ücret-politika mimarisi artık zorunluluktur.”

Kaynak: İHA