İtikaf!

Tefekkür Saati - Ayşe Battal

Abone Ol

Ramazan ayının son 10 günü, mü'minler için bulunmaz bir nimettir, fırsattır...
Son 10 günün içinde öyle bir gün vardır ki rahmet kapıları sonuna kadar açılır; rahmet ve bağışlanma isteyen kullar işte o gece bağışlanır... (Allah'ın dilemesi ve istemesiyle)

Rasûlullah s.a.v, Ramazan'ın son 10 günü Rabb'i ile başbaşa kalmak için tüm dünyalık işlerine sırt çevirip, İTİKAF dediğimiz ibadete yönelirdi.

İşte nimet ve fırsat olarak adlandırdığımız ve Resûlullah s.a.v'in terk etmediği sünnet olan ibadetlerden biri de İTİKAF'tır.

İtikaf, dünyalık her şeyden eletek çekip Rabb'e yöneliştir. Çok özel bir yöneliş...
İtikaf sürecinde yalnızca Rabb'inle birliktesin ve yalnız Rabb'ine bağlısın...

İtimafta; istediğin kadar nafile namaz kılabiliyorsun mesela...
Bu çok güzel bir ödül..
Meal, tefsir okuyup, ayetler üzerine tefekkür edebilirsin...

Dünyalık işleri düşünmeden, yüreğimizde taşıdığımızı iddia ettiğimiz imanımız ne noktada... Öncesi ve sonrası arasındaki farkı düşünüp, Allah yolunda neler öğrendik, öğrendiklerimizle ne kadar amel ettik... Bunların tefekkürünü yapabiliriz..

En önemlisi de kalpten temiz bir tevbe...
Bu son 10 günü; Allah'a yalvararak, ağlayarak, acizliğimizi kabullenerek, herşeyi Allah'tan beklediğimizi;
muhtaç olanın biz, yardım edenin ancak Allah olduğunu;
nankör olanın biz, merhametli olanın ancak Allah olduğunu;
zalim olanın biz, bağışlayanın ise yine Allah olduğunu itiraf edip Rabbi Zülcelâl'den affedilmeyi dileyebiliriz...

Bizlere bahşettiği hidayet nûrunun, iman güzelliğinin şükrünü eda edebiliriz...

Bu günleri kaçırmayalım İnşaAllah kardeşlerim... Rabb'im hepimizin ibadetini bereketli kılsın... Rabb'im hepimizin tevbesini kabul buyursun, rahmeti ise donatsın bizleri...
Amin ??