Kartepe Çevre ve Yaşam Platformu Sözcüsü Hayriye Demiralp, Kartepe Uzunbey’de planlanan çelikhane–haddehane projesine ilişkin Tahir Büyükakın’ın açıklamalarına yazılı bir basın açıklamasıyla yanıt verdi. Platform, mahkemece iptal edilen ÇED kararına rağmen “sorun yok” söyleminin sürdürülmesini eleştirerek, planlama ve çevresel etkiler konusunda şeffaflık çağrısı yaptı.
Mahkeme kararı hatırlatıldı
Açıklamada, proje için verilen 12 Mayıs 2023 tarihli “ÇED Olumlu” kararının, Kocaeli 2. İdare Mahkemesi’nin 29 Mart 2024 tarihli kararıyla iptal edildiği anımsatıldı. İptal gerekçeleri arasında meteorolojik analiz eksikliği, rapordaki çelişkiler, trafik yükü ve çevresel etkilerin sağlıklı ortaya konmaması bulunduğu vurgulandı.
Platform, sürecin daha sonra yeniden işletildiğini; 20 Şubat 2025’te İDK toplantısı yapıldığı, 17 Temmuz 2025’te nihai ÇED raporunun askıya çıkarıldığı ve 18 Ekim 2025’te yeniden “ÇED Olumlu” kararı verildiğinin duyurulduğunu belirtti.
“Sanayi imarlı” savunmasına itiraz
“Alan sanayi imarlı” ifadesinin soruları bitirmediğini belirten platform, asıl meselenin tarım vasfından sanayiye geçişin hangi plan kararlarıyla ve nasıl yapıldığı olduğunu kaydetti. Bu kapsamda;
1/25.000, 1/5.000 ve 1/1.000 ölçekli plan kararlarının,
Meclis kararları ve Plan İşlem Numaraları’nın,
Parsel bazında mülkiyet ve el değiştirme süreçlerinin
tek dosya halinde kamuoyuna açıklanması istendi.
Yerel çevre ve sağlık etkileri vurgusu
Hurda bazlı üretimin karbon salımını azaltabileceği kabul edilirken, yerel hava, su, toprak ve sağlık etkilerinin bununla ortadan kalkmadığına dikkat çekildi. Elektrik ark ocağı süreçlerinde PM (partikül madde), ağır metaller ve kalıcı kirleticiler riskine işaret edilerek, Kartepe’nin tarım, orman, su varlıkları ve turizm kimliği nedeniyle kümülatif etkinin göz ardı edilemeyeceği belirtildi.
Sapanca Gölü, su ve trafik başlıkları
Proje alanının Sapanca Gölü’ne 7–8 kilometre mesafede olduğunun TBMM belgelerine de yansıdığı ifade edildi. Lojistik gerekçelerle D-100 üzerindeki trafik yükü, su tüketimi ve atıksu süreçlerinin hangi bilimsel hesaplarla güvence altına alındığı soruldu. Mahkeme iptal gerekçeleri arasında trafik etki hesabının yetersizliğinin de yer aldığı hatırlatıldı.
“Kocaeli sanayiye doydu” tartışması
Açıklamada, “Kocaeli sanayiye doydu” söyleminin bir efsane olmadığı; geçmişte sanayi temsilcilerinin de kentin taşıma kapasitesine dikkat çektiği belirtildi. Tartışmanın “sanayi olsun/olmasın” değil, nerede, hangi ölçekte ve hangi havzada olacağı ekseninde yürütülmesi gerektiği vurgulandı.
Platformun talepleri
-
Tarımdan sanayiye dönüşümün tüm plan değişikliği zinciri parsel bazında açıklansın.
-
İptal edilmiş ÇED dikkate alınarak yeni süreçte bağımsız akademik ve meslek odası görüşleri dosyaya eklensin.
-
Trafik, hava, gürültü, su ve atık için kümülatif etki analizi güncellensin.
-
Bu ölçekte tesis için alternatif yer seçenekleri şeffaf biçimde değerlendirilsin.
-
Online emisyon izleme, bağımsız denetim ve yaptırım mekanizmaları kamuoyuna açıklansın.
Platform, itirazlarının yatırıma değil; hukuka, bilime, yaşam hakkına ve kentin taşıma kapasitesine uymayan yer seçimine yönelik olduğunu belirterek açıklamasını kamuoyuna saygıyla duyurdu.



