Kabul edelim.
Kırk yıldır aynı koltuğa oturan siyasetçilerin olduğu Türkiye siyasetinde Ak Parti’nin tüzüğünde yer alan üç dönem kuralı, büyük bir umut oldu.
Bu kural için haklı payın olduğu kadar haksız noktaların olduğunu düşünüyorum.
Yani kişinin karnesine göre uygulanması gerektiğine inanıyorum.
Siyasi partinin artı not verdiği, vatandaşın memnun olduğu ve sürekli rakamların iyi neticeler verdiği bir isim, neden üç dönem kuralına takılsın.
İnanın böyle isimler üç kişiyi geçmez. O istisna isimlere de sen kenara çekil demenin haksızlık olduğuna inanıyorum.
Bu üç kişinin arasına girmeye çalışan fırsatçılar mutlaka olacaktır mesele burada kriterleri iyi belirlemek.
Şimdi üç dönem kuralını Kocaeli için düşünelim.
Mesela Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu dördüncü dönem için canla başla bastırıyor.
Neye göre dört istediğini ifade ediyor.
Hadi yürüyüşte, yüzmede sporda buradayım yarışalım diyor.
Kendince kendini diri ve genç göstermeye çalışıyor.
Kıyasladığı kritere bakar mısınız?
Peki neden böyle söylüyor? Çünkü üç dönem kuralını sadece yaş olarak, fiziki durum olarak algılıyor.
Kişilik olarak çok sevilen ve teşkilatın saygı duyduğu isim Sayın İbrahim Karaosmanoğlu neden koltuğu hakkı ile bırakmıyor?
Ak Parti’nin Kocaeli’nde en rahat seçimi alacağı yer Büyükşehir Belediyesidir. En yakın rakip partiyi üçe katlar. Rakip yok. Ve kimi gösterse seçimi kazanır Ak Parti.
Gerçekleri yazabilmek ne güzel.
Diğer partiler için söyleyemem ama Ak Parti’de Büyükşehir Belediye Başkanlığını çok güzel yapacak en az 10 isim yazarım.
Sayın Karaosmanoğlu aday değilim dese inanın bana 20 isim rahat çıkar.
Çünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi yeter.
Bunu herkes biliyor ama konuşamıyor.
Buna rağmen Sayın Karaosmanoğlu dördüncü dönem istiyor.
Bazı Ak Parti yöneticileri ise “Yeniden aday olur, Cumhurbaşkanı evinde ziyaret etti” düşüncesi ile ne olur ne olmaz diyerek sesini çıkartamıyor.
Yani Ak Partili Vekil Mehmet Metiner’in dediği “Hak yerine gücün yanında oluyoruz. Ne oldu bize?” cümlesi Kocaeli’nde de gerçek oluyor.
Size bir bomba daha; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sayın Karaosmanoğlu’nun evine gitmesine sebep olan isim Sayın Karaosmanoğlu değil KOU Rektörü Sayın Hülagü’dür. Ve Hülagü bunu asla hiçbir yerde dillendirmemiş ve kullanmamıştır. Bu durum vefa ziyaretidir. Dördüncü dönem diyerek lanse edenler Sayın Karaosmanoğlu gidince biz de Büyükşehir’de ki koltuklardan olacağız diye düşünen bazı kurnazlardır.
Bu dördüncü dönem tartışmasına bugün AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, son noktayı koydu.
“AK Parti’nin değişmez kurallarından birisi de üç dönem kuralıdır. Üç dönemi tamamlayan belediye başkanı, bir dönem ara verir. Bu Belediye Başkanları için de geçerlidir. Onlar da üç dönem sonunda ara vermelidir”
Yani Sayın İbrahim Karaosmanoğlu için bayrak değişimi yaklaştı.
Ancak belli ki bu değişim Sayın Karaosmanoğlu için hiç kolay olmayacak.
İşte bir kişi hırs yapmamalı.
Hakkıyla koltuğu bırakmalı.
Hala hadi yürüyelim, yüzelim yarışalım dememeli.
Üstüne İSU çalışanlarının emekliliklerini isteyen Sayın İbrahim Karaosmanoğlu’nun “Çalışmayan, pili biten adamın emekliliğini isterim. Gerekirse mahalle baskısıyla emekliliğe zorlarım” ifadesini kullanması bile üzücü.
Sayın Karaosmanoğlu’nun emekliye ayrılmasını istediklerinde pili biten adam mı olacak?
Aslında haksız da sayılmaz.
Dün ki yazımdan sonra Ak Partili kanattan bir fotoğraf elime ulaştı.
Biri çıkar kimin pili bitti diye sorar…
