Önceki yazımda sizlere Dilovası İlçesinde bulunan Dilovası Şehit İlimdar Anadolu İmam Hatip Lisesi’ndeki okul idarecilerinin tayinleri ile ilgili bir yazı kaleme almıştım. Bu yazım sonrasında bayağı bir telefon aldım.
Tebrik edenler olduğu gibi eleştirenlerde oldu.
Tabi ki birilerini eleştirdiğimizde herkesin bizi alkışlamasını beklemeyiz.
En azından birileri alkışlayacak diye de köşe yazmayız.
Bizim amacımız halkın müşterek sesini kamuoyuna duyurmaktır.
Bazen yanlış yönlendirilebiliriz de. Özür dilemenin de bir erdem olduğunu bilirim. Bayram tatili girmesi nedeniyle köşe yazılarıma ara vermiştim. Bu yazım ile ilgili sitemize bir mail gelmiş onu da yayınlayacaktım ki, bir sendika başkanı arkadaşım yazmışta yazmış.
Yalan habermiş. Birilerinin tetikçiliğini yaptığımı yazmış. Sonra okulun asli kadrosundaki müdüre hanımında ya göreve başlamasını ya da o kadroyu boşaltması gerektiğini ifade etmiş.
Halbuki beni telefon ile her zaman olduğu gibi arasa bende ona Pazartesi günü hem cevabi yazıyı yazacağımı ifade edip, hem de yazı ile ilgili eksik bölümleri söylese direkt yazabilirdim.
Ama o sağ olsun sosyal medya aracılığı ile gönderme yapmayı tercih etmiş.
Şunun bilinmesini istiyorum. Tayinlerini isteyenler ile yeni gelen kadrodan bir Allah’ın kulunu tanımam.
İki tane evladı okuyan bir baba olarak eğitim sisteminin düzeltilmesi için neler yapabilirizi konuşacağımız bir dönemde tayindi vs böyle şeylerin gündeme getirilmesinin doğru olmadığı düşüncesiyle bu yazıyı yazdım.
Yakında okullar açılacak ve Milli Eğitim Bakanlığının vereceği kitapların haricinde birde ek ders kitapları verilecek. İşte keşke ek ders kitapları alınmasına gerek kalınmadan bakanlığa kitap basılması yönünde konuşabilsek. Bunların hepsi ayrı ayrı çözülmesi gereken sorunlar.
Eğitimin sorunlarının sadece Milli Eğitim Bakanı ve onun Kocaeli deki temsilcisi İl Milli Eğitim Müdürüne yıkmanın da haksızlık olduğunu düşünüyorum. Eğitim idarecisi ile, öğretmeni ile, velisi ve öğrencisi ile hep beraber ele alırsak başarının yakalanabileceğini düşünenlerdenim.
Abisi öğretmen olan bir kişi olarak öğretmenlerimize karşı saygımın sonsuz olduğunu da en iyi sevgili başkan bilir.
Yoksa okul idarecilik görevi için tayin isteyenler ile başkanın hayalet müdür olarak yazdığı müdüre hanımında kendi sendikası üyesi olduğunu da çok iyi biliyorum.
Sendika içi mücadele de sana ve ekibine bazıları destek vermemiş olabilirler. Ama seçimler bitti ve bence tüm üyelerin başkanı olarak size düşen herkesi kucaklamaktır.
Eğer sayın başkanın dediği gibi birilerine baskı yapılarak istifaya zorlanıyorsa neden şimdiye kadar ses çıkarmadı onu da merak ediyorum.
Bahsi geçen okulda norm kadronun neden düştüğünü de bir izah ederse sevineceğim.
Ben bir eğitimciye akıl verecek hadsizliğini yapmam.
Ancak halktan gelenleri de biz duyurmaz isek bize ne gerek kalır ki?
Ha hep iyi yazacaksın, eleştirirsek birilerinin maşası yakıştırması yapılacak ise ilk önce herkes aynaya bakmalı. Ben daha önce başka sendikadaydın, kuruluşunda yoktun diye yazsam eski defterleri niye karıştırıyorsun diyebilirdi.
Benim derdim üzüm yemek. Allaha şükür kimsenin de bugüne kadar maşası olmadık. Bu böyle biline. Son söz olarak; Keskin sirkenin küpüne zararı vardır.
mfhusta@gmail.com isimli vatandaşın yazım ile ilgili gönderdiği maili de aynen sizlere aktarıyorum;
Bu idareciler kurulduğu günden beri Dilovası imam hatip için canla başla çalışan insanlar. Kendi çabalarıyla güzelleştirdikleri fiziki şartlardan bahsetmeyeceğim. Okuldaki tüm öğrencileri isim isim bilen, hepsinin ailesini tanıyan kaç idareci vardır? Maddi durumu yetersiz olanları bir şekilde yedirir giydirirler, öğrenci akbili ve test kitabı imkanı sağlarlar. Bölgede zorla evlendirilmeye çalışılan kız öğrencileri, satılan, berdel olan, gizlice dini nikah kıyılan kızları koruyup kollayıp eğitim hayatına döndürmek için adeta savaş verirler. Öğrenciler disiplini sevmiyor malesef okulda her türlü kötü eylemi yapmak isteyip de okul idaresince egelleneneler de okuldan soğuyor haklısınız. Böyle öğrencilerin durulması için sınıfı bile değişse öğretmenleri dövmeye gelen veliler var, sizi arayıp böyle demeleri şaşırtıcı değil. Her ders sorun çıkaran, kopya çeken, yalan söyleyen, okul kıyafetini giymeyen, derste sürekli küfür eden öğrencileri bir kenara koyalım madde bağımlısından hırsızına kadar her çeşit insanla mücadele halinde olduklarına bizzat şahidim. Tüm öğretmenlere karşı da son derece adildirler. Haftada en az 1 boş gün isteyen, ders seçiminde ve saatinde en kolaya kaçmak isteyen ve haksız yere imtiyaz sahibi olmak isteyen öğretmenler de onları pek sevmez haliyle. Sözü geçen idarecileri birilerinden duyarak değil de bizzat tanıyor olarak yazsaydınız yazınızın seyrinin tamamen farklı olacağı kanaatindeyim. Ruz-i mahşerde onların dilovasına yaptıkları hizmetler iyisiyle kötüsüyle yanlarında olacak. Sizin de bu yazınız. Şüphesiz Allah herşeyi hakkıyla bilendir...
-------
UKOME’ye vezne şart
Geçenlerde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Koordinasyon Daire Başkanlığına bir iş için gittim. Ukome çok önemli bir kurum. Şehir içi ulaşım için son derece önemli kararlar alan, şehir içi minibüs, otobüs ve P plaka gibi konularında yetkili kurum.
Şirkete personelimizi taşımak üzere aldığımız minibüse P plaka almak için evrakları verdiğimde 715 TL’lik harç bedelini ödemek için büyükşehir belediyesi veznesine gideceğimi belirttiler. UKOME Daire Başkanlığı fuarın içinde, büyükşehir ise yeri belli. Aman ne olacak yürü diyebilirsiniz. Ancak bana göre böylesi bir kurumsal daire de vezne açılması gerektiğini düşünüyorum. Neden vezne açılmadığını sorduğumda veznedar atanmadığını söylenirken, veznede para yatırırken sorduğumda ise kimsenin dairede veznedar olmak istemediğini söyledi. Bana göre bu işin ortası bulunmalı ve çok iyi hizmet eden bu kurumun böylesi bir eksikliğinin de giderilmesi gerekiyor. Yoksa evrak yaptırırken ayrı daireye para yatırırken ayrı daireye gidilmek zorunda kalınacak.