Gündem

Kuraklık Sapanca Gölü’nü Vurdu: Gölde Geri Dönüş Mümkün mü?

Sapanca Gölü'nde su seviyesi 28,45 metreye kadar geriledi. Kuraklık, bilinçsiz kullanım ve yetki karmaşası endişe yaratıyor.

Abone Ol

Marmara Bölgesi’nin doğal güzelliklerinden biri olan Sapanca Gölü, kuraklık ve bilinçsiz su kullanımı nedeniyle ciddi bir tehdit altında. Su seviyesi 28,45 metreye kadar gerileyen gölde, ekosistem zarar görürken, bölge halkı ise ekonomik geleceğinden kaygılı. Göldeki çekilmeyi yakından gözlemleyen Sapancalılar, yetkililerden acil ve kalıcı önlemler talep ediyor. Balıkçılar teknelerini artık gölle bağlantısı olmayan karaya çekmek zorunda kalırken, turizme dayalı geçimini sağlayan küçük işletmeler zor günlerin eşiğinde.

“GÖLSÜZ BİR SAPANCA DÜŞÜNÜLEMEZ”

Sapanca Muhtarlar Derneği Başkanı Barış Yıldız, göldeki gerilemenin 2015 yılından bu yana devam ettiğini ve kuraklıkla birlikte etkisinin giderek arttığını belirtti. AA muhabirine konuşan Yıldız, gölün sadece bir su kaynağı değil, aynı zamanda bir yaşam alanı ve geçim kaynağı olduğunu vurguladı:

“Göl olmazsa Sapanca olmaz. İçme suyu olmazsa insani faaliyet de olmaz. Bu durum sadece doğayı değil, doğrudan geçimimizi etkiliyor. Burada bacalı fabrika yok, insanlar turizm ve göle dayalı küçük işletmelerle geçiniyor. Göl biterse hep beraber biteriz.”

Yıldız, gölün yerli kadar yabancı turistlerin de ilgisini çektiğini hatırlatarak, Sapanca’nın marka değerini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.

YETKİ KARGAŞASI MÜDAHALEYİ ZORLAŞTIRIYOR

Sapanca Gölü’nün Sakarya ve Kocaeli illerinin sınırlarında yer alması, yönetimsel anlamda da bir karmaşaya neden oluyor. Yıldız’a göre, farklı kurumların yetki alanına sahip olması çözüm süreçlerini yavaşlatıyor:

“Devlet Su İşleri, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, iki ilin su ve kanalizasyon idareleri gibi birçok kurum göl üzerinde söz sahibi. Bu da sorumluluğun netleşmemesine yol açıyor. İçme suyu havzası olması nedeniyle burada yüzmek bile yasak ama aynı anda sanayiye su sağlanıyor. Bu baskının azaltılması şart.”

Yıldız, sanayi kuruluşlarının, bireylerin ve tüm kurumların göl üzerindeki sorumluluklarının farkında olması gerektiğini de vurguladı.

İSTANBULDERE SEKİZ AYDIR GÖLÜ BESLEMİYOR

Sapanca’da yaşayan Aydın Toker ise gölün beslendiği doğal kaynaklardan birinin sekiz aydır akmadığını belirtti. İstanbuldere’nin kuruması, göldeki su seviyesinin daha da düşmesine yol açmış durumda.

“Şu anda röportaj yaptığımız yer önceden 2 metre derinliğindeydi. Balıklar burada rahatça yüzüyordu. Şimdi su çekildi, oksijen azaldı. Balıklar yüzeye çıkmaya başladı. Bu sadece Sapanca’nın değil, Marmara’nın da incisi. Gölü kaybetmeyelim.”

Toker’in sözleri, gölde yaşanan değişimin sadece ekonomik değil, aynı zamanda ciddi bir ekolojik kriz anlamına geldiğini de gözler önüne seriyor.