CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye’de 2016 yılından bu yana uygulanan kalıcı yaz saati düzenlemesinin halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmayla sert sözlerle eleştirdi. Bilimsel verilerle desteklediği açıklamasında Kanko, bu uygulamanın sadece ekonomik değil, aynı zamanda psikolojik ve fizyolojik açıdan da ciddi zararlar doğurduğunu vurguladı. Özellikle çocuklar, çalışanlar ve kadınlar üzerinde ciddi etkiler bırakan kalıcı yaz saati uygulamasının, toplumun tüm kesimleri tarafından eleştirildiğini ifade etti.
“TOPLUMUN BİLİMSEL UYARILARINA RAĞMEN ISRAR EDİLİYOR”
Kanko’nun TBMM’de yaptığı konuşmada en çok dikkat çeken noktalardan biri, uygulamanın kamuoyundaki geniş tepkiye rağmen hâlâ devam ettirilmesi oldu. Hükümetin tasarruf sağladığı iddiasını gerçek dışı olarak nitelendiren Kanko, bu sistemin enerji verimliliği sağlamadığını, aksine halk sağlığına zarar verdiğini söyledi.
“Toplumun tüm itirazlarına, bilim insanlarının tüm uyarılarına rağmen kalıcı yaz saati uygulaması ısrarla sürdürülüyor. Tasarruf sağlandığı iddia edildi ama ortada bir tasarruf yok. Bir hekim olarak söylüyorum: Bu uygulamanın sağlık üzerindeki etkileri çok ağır.”
“ÇOCUKLAR ZİFİRİ KARANLIKTA OKULA GİDİYOR”
Konuşmasında sabah erken saatlerde okula giden çocukların karşılaştığı zorluklara da değinen Kanko, özellikle Marmara Bölgesi’nde kış aylarında çocukların gün doğmadan evden çıktıklarını belirtti. Bu durumun biyolojik ritim üzerinde yıkıcı etkileri olduğuna dikkat çeken Kanko, çocukların psikolojik olarak da etkilendiğini ifade etti.
“Gün doğmadan hayata başlamak biyolojik ritmi altüst eder, psikolojiyi çökerter, ruh sağlığını bozar. Çocuklar korkuyor, aileler endişeli, anneler uykusuz, babalar yorgun.”
ANTİDEPRESAN KULLANIMI ARTTI, RUH SAĞLIĞI ALARM VERİYOR
Kanko’nun konuşmasında dikkat çeken bir diğer başlık ise artan antidepresan kullanımı oldu. Yaz saati uygulamasının toplumun genel ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yarattığını vurgulayan Kanko, bu bağlantının bilimsel olarak da kanıtlandığını dile getirdi.
“2010’larda her 100 kişiden 3’ü antidepresan kullanırken bugün bu sayı 6’ya çıktı. Pandemi sonrası piyasaya sürülen antidepresan miktarı 10 milyon kutu arttı. Bu uygulamanın bununla bağlantılı olduğu bilimsel bir gerçek.”
“TANSİYON, KALP, ŞEKER... SAĞLIK GİDEREK BOZULUYOR”
Yaz saati uygulamasının sadece ruhsal değil, fiziksel sağlık üzerinde de ciddi etkileri olduğunu belirten Kanko, birçok hastalıkla doğrudan ilişkili olduğuna dikkat çekti. Uyku bozuklukları, D vitamini eksikliği, hormonal dengesizlikler ve kalp hastalıkları bu risklerin başında geliyor.
“Tansiyonu artırıyor, kalp hastalıklarını tetikliyor, şekeri yükseltiyor, uyku bozukluğu yapıyor. D vitamini üretimi azalıyor, hormonal denge bozuluyor, obezite ve inme riskini artırıyor.”
Kanko, 2017 Nobel Tıp Ödülü’nün bu konuda önemli bir bilimsel kanıt sunduğunu da hatırlattı. Uyku düzeninin bozulmasının DNA yapısına kadar zarar verebileceğini ifade etti:
“2017 Nobel Tıp Ödülü, uyku düzeni bozulduğunda DNA’nın bile zarar gördüğünü ortaya koydu. DNA bozulması kanseri artırıyor.”
“BU MECLİS RANT İÇİN DEĞİL, İNSAN İÇİN VAR”
Kanko, konuşmasının sonunda hükümete çağrıda bulunarak, kalıcı yaz saati uygulamasından acilen vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı. Bu kararın insan sağlığı, özellikle de çocukların geleceği açısından büyük riskler barındırdığını ifade etti.
“Bu yanlışın bedelini çocuklar, aileler, emekçiler ödüyor. Trafik ve iş kazaları artıyor, melatonin dengesi bozuluyor. Sağlıklı uyku olmadan sağlıklı yaşam olmaz. Bu Meclis rant için değil, insan için var. Çocuklar için var. Bu karardan derhal vazgeçilmelidir.”




