Bazen, gözümüzün önünden akıp giden bir nehir gibi zamanın geçtiğini fark ediyor insan.
Aslında geçen her günün farkında oluyoruz elbet..
Ama hüzünlü bir farkındalık, bazen acı, bazen keder, bazen de keşkelerle dolu bir süreci beraberinde getiriyor.
Onur ile gurur, sevinç ile mutluluk da, yaşamın gerçekleri oysa..
Sanırım önemli olan, geçmişte olup biten olumsuzlukları kendimize sıkı bir dost edinmeden, zamanı yakalayıp geleceğimizi daha kaliteli, başarılı, sağlıklı ve mutlu kılacak dost olarak yaşamak..
Bir aile kurup, toplumların geleceğine öyle ya da böyle katkılar sağlayabilmek, çevremize, ülkemize ve dünyaya bir iz bırakabilmek..
Kiminin izleri belirsizlik ve olumsuzluklarla gerçekleşirken, kiminin de izleri uzun yıllar unutulmayacak güzel hatıralarla anılacak..
Elinden tuttuğunuz, yürüttüğünüz, konuşmayı, koşmayı öğrettiğiniz insanların, sizin emeklerinizle daha ileri seviyelere doğru gelişme göstermesi, sizleri huzursuz eder mi?
İçinizde öfke, kin, nefret besler misiniz?
Maalesef ki bunu yaşayanlar ve yaşatanlar da var toplumumuzda.
Hem de azımsanmayacak sayıda.
Necip Fazıl üstad, her şeye rağmen olumlu olmanın, mücadeleyi bırakmamanın en güzel yöntemini şiirleriyle bulmuş…
İsteyen istediği gibi alır, algılar ve yaşamına nakleder.
“Tohum saç, bitmezse toprak utansın. Hedefe varmayan mızrak utansın…”
Elbet bir gün gelecek, ne tohumu ekilirse o biçilecek.
Nasıl ki, toprağa domates tohumu ekip hıyar alamıyorsak, kaktüs ekip gül de toplayamayız!
Ne ekersen onu biçersin…
Geriye dönüp yaşadıklarını hatırlayınca, ‘İnsan hali kuş misali, neredeydik, nereye geldik’ diyor insan..
Dağların yaradanı, ovaları da yaratmış.
Yetmemiş nehirleri, gölleri, denizleri vermiş.
O da yetmemiş okyanusları vermiş insanlığa..
Biraz ısıtmak istemiş “yaz” vermiş, serinletmek için “sonbahar”.
Üşütmek için “kış”, renklerin, güneşin sıcaklığı için coşku, mutluluk ve aşk için “ilkbahar” vermiş bizlere…
İnsanlar arasında da aynı ayrımı yapmış yaradan.
Kimi, akıllı, kimi akılsız. Kimi başarılı, kimi başarısız.
Kimi içe kapanık, bencil, art niyetli, öfkeli, kindar..
Kimi dışa dönük, çoğulcu, iyi niyetli, sabırlı ve sakin, hoşgörü ve sevgi dolu..
Unutmayalım!
İyisiyle kötüsüyle, varlığıyla yokluğuyla, barışıyla savaşıyla bu yaşam bizim, hepimizin, geleceğimizin.
Biz, biz olalım, kendimiz olarak yaşayalım, bu bize yeter…