Nevzat Doğan, abesle iştigal bir işe imza attı!

Referandumda “Hayır” sonucu çıkan İzmit ilçesi, Ak Parti teşkilatlarının en önemli kulisi haline gelirken, muhalefet CHP’ye ise büyük bir moral kaynağı oldu. Hem Ak Parti içerisinde hem CHP’de, 2019’un hesaplarını yapılmaya başlandı. Peki ne...

Abone Ol

Referandumda “Hayır” sonucu çıkan İzmit ilçesi, Ak Parti teşkilatlarının en önemli kulisi haline gelirken, muhalefet CHP’ye ise büyük bir moral kaynağı oldu.

Hem Ak Parti içerisinde hem CHP’de, 2019’un hesaplarını yapılmaya başlandı.

Peki ne oldu? İzmit’te, bu sonuç nasıl ortaya çıktı?

Tek suçlanması gereken kişi, İzmit Belediye Başkanı Dr. Nevzat Doğan mı?

Referandum ile parti seçimi kıyaslanmamalı mı?

Teşkilatlar gerektiği kadar çalışmadı mı?

Dr.Nevzat Doğan’ın dediği gibi MHP’nin Evet’i sandığa yansımadı mı?

İzmit’in bir dönem kalesi olan CHP, yeniden şahlanıyor mu?

Bu sorular İzmit’in her köşesinde tartışılıyor ve cevapları aranıyor.

Bu sorular dışında size, Ak Parti tabanının çok net bildiği ama bazı belediye başkanlarının bir türlü kabul etmek istemediği bir gerçeği tekrardan hatırlatacağım.

Vatandaş, sandığa gittiğinde oyunu Ak Parti’ye, Belediye Başkan Adayından değil Erdoğan sevgisinden atıyor.

Hatta çoğu zaman Belediye Başkan adaylarını, gözleri dahi görmüyor.

Ama siyaset, makam öyle bir nefsi şişiriyor ki,

“Beni öyle hemen çizemezsiniz” dedirtiyor.

Sonra bir bakıyorsunuz.

Ben diyen belediye başkanı, sürekli kan kaybediyor.

Farkında olmadan kendi kendini tüketiyor.

İşte Nevzat Doğan, bu “ben” kavramına 30 Mart yerel seçimlerinde kapıldığını düşünüyorum neden mi?

Anlatayım.

30 Mart yerel seçimleri öncesiydi.

Ak Parti’nin adayı Nevzat Doğan, CHP ise en büyük kozu Sefa Sirmen ile yarışıyordu.

Baş başa geçen bir seçim havası vardı.

Dönemin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın diliyle “fifti fifti” gidiyor demişti.

Nevzat Doğan, canlı yayınlarda Sefa Sirmen’in, Turbo İsmail lakaplı Başiskele’nin tanınan ismi İsmail Özkar’ın başörtü taktığı fotoğrafı başörtüyle ile dalga geçtiler şeklinde fotoğrafı canlı yayında gösteriyor, “bu zihniyete mi oy vereceksiniz” diye MHP ve SP tabanına oynuyordu.

Seçim sonuçları tek tek açıklanıyor.

Seçimi kazanan Belediye Başkanları tek tek Ak Parti İl Binasına geliyordu.

Nevzat Doğan son sandığa kadar o akşam il binasına gelmedi.

Son sandık açıldıktan sonra.

Nevzat Doğan, Ak Parti il binasına seçim sonucunun kendi şahsi başarısı gibi alana giriyor.

Bir kahraman gibi karşılanıyordu.

Doğan, burada kendi duruşundan dolayı sol kesimden oy aldığını anlatıyordu.

Ve başarıda en büyük etkisinin kendisinin olduğunu ima ediyordu.

Haklı payının olduğu yanlarda vardı.

O tarihteki başarıyı kendisinde görüyordu.

İşte tam burada zor soru geliyor.

30 Mart seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti’nin üzerinde kendini başarılı gören Dr. Nevzat Doğan, neden 16 Nisan referandumunda bu başarısızlığı MHP’ye veya İzmit’in farklı görüşteki yapısına bağlıyordu.

Ak Parti İzmit İlçe Başkanı Ali Korkmaz’ın dediği gibi bu sonuç aslında bir başarı değil miydi?

Şahsıma göre İzmit için referandumda alınan evet sonucu başarıdır.

Ancak Dr. Nevzat Doğan gibi Büyükşehir Belediye Başkanlığı için hırsınız varsa,

Bu hırs için Kandıra, Karamürsel, Dilovası gibi her noktaya dokunmaya çalışıyorsanız.

Bu alınan sonuç, sizin karizmanızın çizilmesi anlamına geliyor.

Gerçekte öyle mi?

Bence değil.

Hırsınız size böyle gösteriyor.

Karizmanızın çizildiğini düşününce, bu sefer hatayı başka yerlere atarsınız?

Nevzat Doğan’ın Evet oylarında ki düşüklüğü MHP’ye atmasında, bir karizma çizikliği düşüncesinin olduğunu gözlemliyorum.

Cevabını ise Başbakan Binalı Yıldırım verdi; “Sonuçlardan sonra kimin ne kadar destek verdiğini sorgulamaya kalkmak abesle iştigal”

Yani Doğan, abesle iştigal bir işe girişti.

Bu konuda Ak Parti İl Başkanı Şemsettin Ceyhan’ın çok keskin bir duruşu olduğunu MHP’ye asla böyle bir eleştiri yapmadığını biliyorum.

Peki bu karizma çizikliğini Dr. Nevzat Doğan nasıl giderir?

15 Temmuz sonrası Doğan’ın, her gelen talebi gerçekleştirdiğini, her kesimin sorununa çözüm bulduğunu biliyorum.

Bu yeterli mi?

Daha büyük sorunu var Nevzat Doğan’ın.

Öncelikle kendi teşkilatıyla yaşadığı sorunları çözmesi gerekiyor.

İl Başkanı Şemsettin Ceyhan hakkında kullandığı seviyesiz üslubu acilen düzeltmesi gerektiğini düşünüyorum.

Vasıfsız dediği kişinin, il başkanı olduğunu unutmamalıdır.

Ak Parti İzmit İlçe yöneticilerinin, uzun bir dönem İzmit Belediye binasına girmesinin yasak olduğunu biliyor musunuz?

Bu konuyu Ak Parti İzmit İlçe Başkanı Ali Korkmaz’a sorabilirsiniz.

Daha derine girmek istemiyorum.

Asıl mesele ise Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ile arasında bitmeyen Pazarcılar konusu.

Nevzat Doğan, her yerde dillendiriyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Nevzat Doğan’ı Pazarcıların karşısında yarı yolda bırakmış ve onların önüne atmış.

Nevzat Doğan’ın diliyle büyük bir satışa maruz kalmış.

Şimdi bunları neden yazdım.

Bulunduğu siyasi partinin il başkanı, büyükşehir belediye başkanı, kendi ilçe teşkilatıyla sıkıntılar yaşayan benim özgün ağırlığım var diyerek yol yürümeye çalışan siyaset sahnesinde hep duvara toslamıştır.

Nevzat Doğan, acilen bu sorunları tek tek çözmeli.

En önemlisi kendisine referandum sonucu sorulduğunda net rakamlarla dosya hazırlamalıdır.

Çünkü eninde sonunda birileri soracaktır.