"Sadettin Abi ile Üç Saat

Abone Ol

Kimi zaman bir sohbet, yılların açığını kapatır. Kimi zaman üç saat, bir ömrün yeniden değerlendirilmesine vesile olur. Bugün tam da böyle bir gündü. AK Parti Kocaeli Milletvekili, önceki dönem Kocaeli Üniversitesi Rektörü, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve YÖK üyeliği yapmış Prof. Dr. Sadettin Hülagü ile İzmit’te geçirdiğim o üç saat, bana çok şey düşündürdü.
Sadettin Hoca ile tanışıklığımız 2012 yılına dayanıyor. O dönemden bugüne hem kendisi büyüdü hem de dokunduğu hayatlar çoğaldı. Gastroenteroloji ve hepatoloji alanında Türkiye’nin önde gelen isimlerinden biri olan Sadettin Hoca, akademiden siyasete, hastane koridorlarından TBMM kürsüsüne kadar uzanan uzun bir yolculuğun içinde ama değişmeyen bir yanı var: Samimiyeti.
İzmit sokaklarında birlikte yürürken bunu bir kez daha gördüm. “Sadettin Abi” diye seslenenler arasında sadece hastaları yoktu. Bir zamanlar rektör hocası olmuş öğrenciler, hastanede yakınını emanet etmiş insanlar, burs ayarladığı gençler, yurt meselesini çözdüğü aileler.
Yürüyüş yolunda ünvanından çok ismiyle selamlanan biri vardı yanımda. “Allah seni başımızdan eksik etmesin” diyen yaşlı bir amca, “Sayende burs aldık” diyen genç bir kız… Ve en önemlisi; yüzlerde samimi bir tebessüm, gözlerde içten bir minnet.
Kimi zaman bir milletvekili ile konuştuğunuzu unutursunuz ya, işte tam öyleydi. Sanki mahalleden bir abiyle yürüyordum. Yeri geldi şakalaştı, yeri geldi ciddiyetle not aldı. Ama en çok da dinledi. Herkesi dinledi.
Sadettin Hoca ile yürüyüşümüz öncesinde özellikle belirtme gereği duydum: Ne şahsi bir talebim vardı ne de bir yakınımın beklentisi. Sadece bir kahveye, bir sohbete vakti olduğunda Kocaeli TV ya da gazetemizde ağırlamak isterim, dedim. O kadar.
Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Çünkü bazen bazı kalemler, bazı satırlar birilerinin hırsları için yazdırılıyor. Empati yapmadan yazanlar, belki de bu yazıyı da sorgulayacak. Olsun. Fikir ayrılığı olur, saygı da duyarım. Ama herkesin samimiyetini kendi terazisinde tartmasını öneririm.
Sadettin Hoca, bugün Kocaeli için çalışan bir milletvekili olmanın ötesinde, bu kentin sokaklarında yürümüş, havasını solumuş, derdini bilen biri. Sağlık yatırımlarını anlatırken bir teknik adam gibi, adeta bir şantiye şefi gibiydi. Her projenin hangi aşamada olduğunu biliyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile doğrudan kurduğu iletişimi kentin hayrına kullanıyor.
Bu noktada bazı kesimlerin yıllar önce söylediklerini hatırladım. “Danışman olduktan sonra halktan koptu” diyenlere bugün yürüyüş yolundaki vatandaşlar adeta cevap verdi. Kimi bursunu hatırladı, kimi ettiği duayı, kimi bir şifa bulduğu günü.
Bugün yalnızca geçmişi anmadık, geleceğe dair de konuştuk. Bazı şeyler aramızda kaldı, bazıları yazıya dökülebilecek cinsten değil. Ama o üç saatte şunu çok net gördüm: Ben tanıdığımı sanıyordum ama aslında Sadettin Hoca’yı yeni tanıdım.
Ve evet.
Bugünden sonra benim için de o artık “Sadettin Abi”.
Bugün yaşadığım bu deneyim, sadece bir yürüyüş değildi. Sadettin Hoca’nın bu kente duyduğu samimiyetin, insanlara olan sıcak yaklaşımının canlı bir kanıtıydı.
Ve ben bugünü, günü zararda kapatmayan bir anı olarak cebime koydum. Sadettin Abi’ye hem bu sohbet hem de bıraktığı iz için teşekkür ediyorum.
Tanımamak için direnenlere ise küçük bir önerim var: Bir gün yürüyüş yolunda karşılaşın, sadece beş dakika durun. Gerisini halkın duası anlatacaktır zaten.