Seçim takvimi, son yirmi yıldır Türk siyasetinin yönünü belirleyen isim tarafından açıklandı. Devlet Bahçeli;
" Bu işi mayısta bitirelim"
Haziran 2018 seçimlerinin üzerinden bir yıl geçmeden erken seçim, her yıl ilkbaharda, olmadı sonbaharda kesin seçim olacak açıklaması yapan muhalefetin, takvimin açıklandığı bugünlerde son durumu ne !!!
Aday yok, program yok, kısacası umut da yok. Bu tablo bana geçmişi hatırlattı,belki bugünlere de ışık tutar.
Refah Partisi rüzgarının estiği yıllar, 1994 yerel seçimlerine birkaç ay kalmış dönemin Kocaeli il başkanı Osman Pepe'yle karşılaştık. Adayınız belli mi, diye sordum.
Cevap, belli değil, ihale bana kalabilir !!!
Seçim Sefa Sirmen'e hayırlı olsun,dedim. Neden sorusuna da ;
Mevcut başkan Sefa Sirmen, Kocaelispor rüzgarını da arkasına almış, popülaritesi üst seviyede. Bırakın Kocaeli'yi ülkenin gündeminde. Seçime kalmış birkaç ay aday yok, doğal olarak bir program da yok. Ne yapacaksınız seçim sürecinde ? Sefa Sirmen bunu yanlış, şunu da eksik yaptı propagandası, vatandaş sormayacak mı siz ne yapacaksınız diye , bu tablodan başarı gelir mi ?
Süreç tam olarak böyle oldu, ihale Osman Pepe'ye kaldı, propaganda Sefa Sirmen üzerine kuruldu, seçimi de Sefa Sirmen kazandı !!! Devam edelim ;
Muhalefet bloğu için , ne zaman artık burası zirvedir, daha öteye taşıyamazlar diye düşünsem bir adım daha öteye taşımayı başardılar. Görünen o ki henüz zirveye ulaşmadılar, sınırları zorlamaya devam edecekler.
Her kafadan ayrı ses çıkıyor, hepsi ayrı hesap peşinde, bir süre önceye kadar bir umut diyerek sosyal medya üzerinden de olsa siyaset yapmaya çalışan kitle suskun ve moralsız, rüzgârdaki yaprak misali hergün yeni bir şokla savrulup duruyorlar.
Akşener İmamoğlu'nu aday yapma peşinde, Kılıçtaroğlu kendisini masadan aday olarak çıkarma, Davutoğlu başkan yardımcılığı ve birkaç da vekil, Babacan adaylık, Saadet ve Demokrat Parti belli sayıda vekillik ve başkan yardımcılığı hesabında.
Bu hesapların neresinde devlet veya millet var !!!
Eskilerin bir sözü var , yama küçük, delik büyük diye, bir tarafinı örtsen diğer taraf açıkta kalıyor.
Son günlerde bu açık kalan yerden ortaya Babacan çıktı. Amacıysa muhalefet bloğunda rol kapma , sınırları da sinirleri de zorluyor.
HDP'ye mavi boncuk gönderip, Demirtaş'a özgürlük sloganları atarken birden vites yükseltip ülkenin gururu BAYKAR'a bulaştı. Baykar devlet tarafından fonlanıyor ve haksız rekabete sebep oluyormuş, dokunacakmış !!!
İçine Sezgin Tanrıkulu kaçmış herhalde. Sıkıntı şu, bu alan sahipli size ekmek çıkmaz.
Bu milletin Baykar'a bakışı da, Baykar'la sıkıntısı olanların seçimde gideceği yer de belli.
Son olarak, aklı hırsı ve nefretine esir olmayan sınırlı sayıdaki muhalif vatandaşa seslenelim.
Eğer siz de iktidar taraftarları gibi yandaş kanalları izleyip ülkenin uçtuğuna inanıyor, gidişatı bu haliyle muhalefetin bile bozamayacağını düşünüyorsanız sıkıntı yok !!!
Yok eğer sizin kanalların tezine inanıyorsanız ve ülke de batmışsa kurtaracak olan yapı bu mudur!!!
Zehirli propagandadan aklını muhafaza etmeyi başarmış olanlara soruyorum, muhalefet bu hali ile ülkeyi bırakın herhangi bir şeyi yönetebilir mi ?
SINIRLARI BU KADAR ZORLAMAK DOĞRU MU SİZCE !!!