12 Eylül 1980.
Darbe gerçekleşmiş, darbenin lideri Kenan Evren tedirgin.
Yakınındaki bir isim sorar ;
- Paşam darbe başarılı oldu, neden tedirginsiniz.
- Cevap, henüz Türkeş yakalanamadı, bu ülkede darbeye karşı darbe yapabilecek tek güç ülkücülerdir.
Kenan Evren' in haklı olduğu 15 Temmuzda anlaşıldı. Tabii ki hemen her kesimden insanın sahada olduğu o gece ülkücülerin etkisi , az taraflı insanların görebildiği bir gerçek.
Sonrasında ise bu olayı kullanmadan sessizce olmaları gereken yere geri çekildiler. Yıllardır her türlü tahrik çabasına karşın, sokaklarda olmadılar. Son dönemlerde ülkü ocaklarındaki değişime dikkatininizi çekelim.
Makamlara son derece donanımlı, eğitim seviyesi yüksek gençleri getirdiler. Gençleri kötü alışkanlıklardan koruma adına önemli bir mücadele veriyorlar. Uyuşturucuya karşı çalışmalar yapıyorlar. Eğitim faaliyetleri, kültür ve spor faaliyetleri yapıyorlar. Sessiz sedasız kendi kulvarlarında ülke gençliğine hizmet etmeye çalışıyorlar.
Son dönemlerde, belirli bir kesim sanki düğmeye basılmış gibi, onlarla ilgili haberler yapmaya başladı. Bu haberleri, birbirinden habersiz, tesadüf haberler olarak görmek imkansız. Bazı saldırılar hiç araştırılmadan bu kesime ihale edilmeye çalışılıyor. Biraz daha ileri giden Özlem Gürses ne idüğü belirsiz sözde bir gazetenin yalan haberine, gerçek gibi büyük bir aşk ile sarılıyor. Anlaşılan muhalif kesimde star olmanın yolu hayal gücünden geçiyor.
Son dönemin skandallar prensesi, daha Çin' e gittiği iddia edilen tren duruyormuş, haberinin mürekkebi kurumadan yeni bir skandala daha imza atıyor. Neymiş Devlet Bahçeli' ye aşı vuran hemşire canını yaktı diye saldırıya uğramış !!!
Hemşirenin ismine bakarak bile ( Gülnaz Şırınga) normal bir haberci merak edip araştırır, ama gerek bile duymuyor. Nasılsa takip eden kitle belli. Sadece bu olsa skandallar prensesinin yeni bir skandalı der geçersiniz. Peşpeşe bir dizi haber üzerinden okuduğunuzda ise şüphe ile bakıyorsunuz. Muhalefetin en önemli kanalında( Halk Tv) Pkk veya arka bahçesi Hdp ile ilgili tek bir olumsuz haber göreniniz var mı? Neden ülkücülere sürekli saldırıyorlar ?
Anlaşılan birileri sokakları yeniden hareketlendirmek istiyor. Tek taraflı hareketlenme, sokaklara hakim güvenlik güçlerinin duvarından geri dönüyor. Boğaziçi Üniversitesi olayları gibi. Işte bu nedenle karşıt bir grubu sokağa çekmek kontrolü zorlaştırır gerçeğinden hareketle ülkücüleri tahrik etmeye çalışıyorlar. Başarı şansları ne, koca bir sıfır. Buna rağmen şanslarını zorluyorlar. Ülkücüler aynı 15 Temmuzda olduğu gibi, sadece devleti tehlikede gördüklerinde sahaya iner ve sonucu değiştirirler. Bu ara gündemlerinde, Karabağ üzerinden Türk dünyasına bağlanacak yol gibi ciddi meseleler var, bu saçmalıklara zaman ayırmazlar. Boşa uğraşmayın...
SON SÖZ
Milliyetçi Hareket Partisi 50 yılı aşan geçmişi ile bir lider hareketidir. Öyle, bir ayda, kaset ile yönü değişen siyasi partilere benzemez. Kurumsal hafızası son derece güçlüdür. Yapılan tüm operasyonların içinden başarı ile çıkmasını sağlayan güç de budur.
Başlıkta taraflı bir yazı olduğunu ifade ettim. Benim penceremden bakınca ülkücüler böyle görünüyor. 12 Eylül öncesinin at izinin it izine karıştığı yıllarda bile bu devletin askerine polisine karşı bir eylemin içinde olmadılar. Sadece devlete bir zeval gelmesin diye binlerce şehit verdiler. Tabii ki hata da yaptılar, yanlış da ama asla ihanet etmediler. O sınavlardan geçen kurumsal hafıza bu operasyonları gülerek izliyor. Boşa uğraşmayın, başka kapıya !!!