Depremin değil, yanlış yapılan binaların can aldığı gerçeğine dikkat çeken jeofizik mühendisi Şahin Keskin, zemin etüdü yapılmadan, mühendislik kurallarına aykırı biçimde yükselen yapıların Türkiye’yi her sarsıntıda enkaza çevirdiğini söyledi. Keskin, “Bugün bazı yapılar yıkılmasın diye değil, yıkılsın diye yapılıyor” diyerek sistemdeki çarpıklığı anlattı.

DEPREMİ DEĞİL, BİNAYI KONUŞALIM
Bugün Kocaeli Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Kocaeli TV Ajans 9 Moderatörü Çetin Gürol’un sorularını yanıtlayan Keskin, “Deprem olacak mı?” tartışmalarının bilimsel açıdan fayda üretmediğini belirterek, asıl konuşulması gerekenin zemine uygun yapı üretimi olduğunu vurguladı. “Bir mühendis olarak söylüyorum; her zemine uygun bina yapılabilir ama önemli olan o zeminin özelliklerini bilmek, doğru temel tasarlamak ve uygulamayı denetlemektir. Türkiye’de zemin değil, denetim eksikliği sorun yaratıyor” dedi.

“4-5’LİK SARSINTI DEĞİL, YAPI HATALARI TEHLİKELİ”
Sıkça yaşanan küçük ölçekli sarsıntıların panik yaratmaması gerektiğini belirten Keskin, asıl yıkımın hatalı zemin-yapı ilişkisi yüzünden yaşandığını söyledi. “4.5 büyüklüğündeki depremde binalar yıkılıyorsa, orada zeminde, projede ya da denetimde hata vardır. Bizim işimiz binayı ayakta tutmak. Bunu sağlamazsanız, 3.5 bile yetiyor bir felakete.”

“BİZ YIKILMAMASI GEREKEN BİNAYI YIKILIYORUZ”
Kocaeli özelinde değerlendirmede bulunan Keskin, geçmişten ders alınmadığını belirtti. “1999’dan sonra hâlâ tarla zeminine bina yapılıyor. Oysa mühendislik bunu reddeder. Ahmet Kalfa’nın yaptığı altı katlı bina ayakta kalıyor, ama yeni yapılan çürük bina ilk sarsıntıda çöküyor. Çünkü biri hesapla yapılmış, diğeri hırsla.” ifadelerini kullandı.

“DENETİM VAR AMA YOK GİBİ”
Keskin, yapı denetimi sisteminin kâğıt üzerinde kaldığını söyleyerek “Evet, denetim var diyoruz ama etkisi yok. Denetçi sahaya inmeden imza atıyor. Yağmur suyu bile bir binayı çökertmiyorsa, demek ki sorun depremde değil, kontrolsüzlükte. Mühendisliğin hakkı verilmezse, bedelini toplum ödüyor” diye konuştu.
“KÖKLÜ ZEMİN, KÖKLÜ BİNA”
Türkiye’de her zeminde güvenli yapı yapılabileceğini belirten Keskin, “Kazıklı temel, enjeksiyonlu temel, ankraj sistemi gibi uygulamalar doğru yapıldığında sorun kalmaz. Fakat bu teknikler maliyetli görülüyor. O yüzden tercih edilmiyor. Sonra da en küçük sarsıntıda yıkım kaçınılmaz oluyor” diyerek çözümün mühendislikte olduğunu hatırlattı.

SONUÇ: DEPREM DEĞİL, İHMAL YIKAR
Röportaj boyunca vurguladığı en önemli nokta, denetim ve zemin uyumuydu. Keskin, “Deprem doğaldır, ama yıkım insanoğlunun eseridir. Bizim işimiz binayı ayakta tutmaktır. Yıkılmayacak bina yapabiliyoruz, ama sistem buna izin vermiyor. Türkiye’de maalesef hâlâ bazı binalar yıkılsın diye yapılıyor” sözleriyle dikkat çekti.





