Fenerbahçe’nin son yıllarda yaşadığı travmatik süreçlerin taraftar psikolojisi üzerindeki etkilerini değerlendiren Uzm. Psk. Zeynep Sena Ocak, sarı-lacivertli camianın uzun süredir devam eden şampiyonluk hasretine rağmen takıma duyduğu güçlü bağlılığı “travmatik bağ” kavramıyla açıkladı. Ocak, özellikle son dönemde takımın geri düşmesine rağmen taraftarların daha umutlu ve sakin kalabildiğini vurguladı.
“TRAVMATİK BAĞ” NEDİR?
Uzm. Psk. Zeynep Sena Ocak, taraftarın takıma karşı duyduğu güçlü bağlılığı psikolojide “travmatik bağ” olarak adlandırıldığını belirtti. Bu bağın, tekrar eden hayal kırıklıkları ve travmatik deneyimlere rağmen bağlılığın artarak devam etmesi durumu olduğunu ifade etti. Ocak, “Fenerbahçe taraftarı uzun süre şampiyonluk görememesine rağmen aidiyet ve sadakatten vazgeçmedi. Bu, travmatik bağın en net örneklerinden biridir.” dedi.
“ARTIK KAYGI DEĞİL GÜVEN VE UMUT HAKİM”
Fenerbahçe taraftarının geçmişte takım öndeyken bile yoğun kaygı ve tetikte olma hâli yaşadığını söyleyen Ocak, son dönemde önemli bir değişim gözlemlediklerini belirtti.
“Daha önce taraftar maçta öndeyken bile sinir sistemi tetikteydi ve sürekli kaygı vardı. Ancak artık Fenerbahçe yenik durumdayken bile taraftarların kendini daha güvende ve umutlu hissettiğini görüyoruz.” ifadelerini kullandı.
YÖNETİM VE TEKNİK EKİBİN ETKİSİ
Uzm. Psk. Ocak, psikolojik dönüşümde yönetimin ve teknik ekibin rolünün büyük olduğuna dikkat çekti:
“Bu gelişmelerin, yönetim ve hocanın enerjilerini değiştirebilecekleri durumlara yöneltmesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Takımdaki istikrar ve olumlu atmosfer taraftar psikolojisine doğrudan yansıyor.”