Vesvese?

Tefekkür Saati - Ayşe Battal

Abone Ol

İslam'ı anlamak ve yaşamak için önce Allah Azze ve Celle'yi ve Rasulü s.a.v'i tanımak gerek. Rabb'i ve katında kabul gören tek din olan İslam'ı tanımayan bir kul; nasıl olur da kuvvetli bir imana, takvalı bir hayata ya da huşu dolu bir namaza sahip olabilir?

İşte namazın önemini kavrayamadığımız, namazlarımızı gönülden bir bağlılıkla, huşu içinde kılamıyor olmamızın sebebi bu aslında...

Allah'ı ve dinini tanımadığımız zaman, hayat yalnızca dünyalık arzulardan ibarettir. Çünkü her kulun içinde bir boşluk vardır, adını koyamaz çoğu zaman. İşte o boşluğu doldurmamız gereken tek bir realite var, o da inanç. Boşluğunu itikat ile doldurmayan kulun hayatını iblis kuşatır. Öyle tatlı tatlı gelir ki onun oyunu, o boşluğu doldurur, farkına bile varamazsın yoldan saptığının...

Bazen seni en iyi dostunla vurur, bazen ailenle, bazen bir din adamıyla...

Bir fısıltıdır o beyinde, der ki; "Namaz kılarsan, onlar gibi olursun."

Şunu anlayalım; Bu din bir şahsın dini değildir. Bu din Allah'ın dinidir.

Namazı o kul için değil, Allah'ın emri ve ikramı olduğu için ikame ederiz. İblisin en küçük fısıltısı dahi -kul uyduğu takdirde- ahiretini alır götürür ondan...

İblisin en çok vesvese verdiği konu ise namazdır. Peki neden namaz?

Çünkü "Namaz dinin başıdır, direğidir." (Hz.Muhammed s.a.v)

Kul ne zaman namaza niyetlense, şeytan devreye girer ve boş durmaz.

Çünkü o kul namazı kılarsa, şeytan onu adım adım kaybedeceğini bilir.

Namaza başlayan, devamlılığında istikrar eden, iblisin vesvesesine boğun eğmeyen kul, "Hayasızlıktan ve kötü işlerden uzak durur" (Ankebut 45)

İstikrarını koru kardeşim, diren iblise karşı...

Çünkü namaz, bu ümmete Miraç gecesinde hediye edilen ibadettir...

Çünkü namaz, kulun miracıdır...

Kulun Allah'a yükselişidir...

Bitmeyen bir hazinedir ve tükenmeyen bir şelale...

Kulun, Allah ile buluştuğu makamdır namaz...

Namaz; Mü'mini, kâfirden ayıran özelliktir: "Onlar cennetler içindedir. Günahkârlara: Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir? diye uzaktan uzağa sorarlar. Onlar şöyle cevap verirler: Biz namaz kılanlardan değildik." (Müddessir 42,43)

Ve Allah Rasulünden;

Cabir b. Abdullah’ın işittiğine göre Rasulüllah (s.a.s.) şöyle demiştir: “Kişi ile şirk ve küfür arasında (engel olarak) namaz vardır (ve namazın terk edilmesiyle bu engel kalkar.)”