Belediyeye ‘ekonomik koşullar’ savunması: Bilirkişilerin raporu şaşırttı
Dilovası’nda yedi işçinin yaşamını yitirdiği parfüm atölyesi yangınıyla ilgili bilirkişi raporu açıklandı. Raporda AK Partili Dilovası Belediyesi “tali kusurlu” bulundu ancak bu sonuca varılırken kullanılan gerekçe tepkilere neden oldu.
Bilirkişiler, belediyenin 2021’de aldığı yıkım kararını “ekonomik koşullar, bütçe kısıtları, pandemi ve operasyonel güçlükler” nedeniyle uygulanamadığını belirterek belediyeyi adeta savunur bir dil kullandı. Saymaz'ın ifadesiyle:
“Belediye avukatları bile bu kadar canhıraş savunma yapamazdı.”

Kaçak kat, ruhsatsız imalat ve belediyenin itirafı
Belediyenin faciadan bir gün sonra Emniyet’e gönderdiği resmi yazı ise tabloyu daha da ağırlaştırıyor. Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Öztürk imzalı yazıda:
Yangının ruhsatsız ve iskanı olmayan kaçak bir katta çıktığı,
Bu kata ait hiçbir ruhsat, proje ya da itfaiye onayı bulunmadığı,
İşletmenin bu alan için iş yeri açma ruhsatı almadığı
açıkça yer alıyor.

Yıkım için bahane bitmiyor, Türkkan’ın çiftliğine bütçe var
Öztürk’ün yazısına göre 2021’de alınan yıkım kararı dört yıl boyunca uygulanmadı. Belediye, yıkım için ihaleye çıkıldığını fakat kimse başvurmadığı için işlem yapılamadığını savunuyor.
Saymaz burada çarpıcı bir karşılaştırma yapıyor:
“Ravive’nin kaçak binasını yıkmaya yetmeyen bütçe, aynı ay Lütfü Türkkan’ın çiftliğindeki ahırı yıkmaya yetmiş.”
Tarihsiz tutanak skandalı: Sahte mi, rüşvet karşılığında mı düzenlendi?
Belediye yazısında zabıtanın 24 Ekim’de işletmeye gidip “faaliyet görmediğini ve ruhsat olmadığını tespit ettiği” iddia ediliyor. Ancak dosyaya giren tutanakta:
Saat var, tarih yok.
İş yeri sahibi “imzadan imtina” etmiş gibi yazılmış ama altında çalakalem bir imza bulunuyor.
Bu tutanağın facia günü belediyeyi kurtarmak için hazırlanmış olabileceği, tarih atılmamasının da bundan kaynaklanabileceği öne sürülüyor.
Eğer tutanak gerçekten 24 Ekim’de hazırlanmışsa, o zaman da rüşvet şüphesi devreye giriyor.
Yangından sağ kurtulan işçi Gülhan Bendi’nin rüşvet iddiaları ise şok etkisi yarattı:
“Zabıtalar gelirdi, patron onlara parfüm, krem verirdi. Denetleme yapmadan giderlerdi.”

AK Partili isimlerin kaçak binayı seçim öncesi ziyaret ettiği fotoğraf ortaya çıktı
Saymaz’ın aktardığı bir diğer kritik bilgi: Kaçak yapıyı inşa eden eski mülk sahibi Güven Demirbaş’ın iş yerine, 2023 yerel seçim sürecinde AK Partili yöneticiler tarafından ziyaret edilmiş.
Fotoğrafta:
Eski Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir,
AK Parti Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker,
İlçe Başkanı İlhan Yıldırım,
Fen İşleri Müdürü Halil Turgut
yer alıyor.

Yani yıkım kararı olan kaçak bina, iktidar temsilcileri tarafından adeta meşrulaştırılmış.
Demirbaş tutuklandı, belediyeden kimseye işlem yok
Bilirkişi raporunda “tali ağır kusurlu” görülen Güven Demirbaş tutuklandı. Ancak belediyenin ilgili hiçbir yetkilisi hakkında işlem yapılmadı.
İmralı tutanakları: “62 sayfadan 17 sayfaya indirildi”
Saymaz’ın yazısının ikinci bölümü ise İmralı’da Öcalan ile yapılan görüşme üzerine.
DEM Parti’nin “tutanaklar 16 sayfa” açıklamasına karşı Beştepe kaynakları:
Görüşmenin 2 saat 50 dakika sürdüğünü,
Ham tutanağın 62 sayfa, tashih edilip tekrarlar ayıklandıktan sonra 17 sayfa olduğunu,
Yayınlamayı kesinlikle düşünmediklerini
iletiyor.
Ayrıca kaynaklar Öcalan’ın görüşmede CHP’yi de eleştirdiğini, DEM Parti’nin bunu kamuoyuna yansıtmadığını öne sürüyor.
Silahsızlanma ve geçiş sürecinde uzlaşma yok
Saymaz’ın aktardığı bilgiye göre:
Dağdan inişin hukuki çerçevesi,
Üst düzey PKK’lıların geleceği,
Cezaevindeki örgüt mensuplarının durumu
konusunda uzlaşma sağlanmış değil.
Kandil’den gelen sert açıklamaların devleti rahatsız ettiği de belirtiliyor.
Yeni anayasa için tarih: 1 Ekim sonrası
Beştepe çevreleri, silah bırakma ve örgütün tasfiyesinin ardından “demokratikleşme süreci”nin yeni anayasa başlığıyla yürütüleceğini ve çalışmalar için işaret edilen tarihin 1 Ekim 2026 sonrası olduğunu belirtiyor.




