Altınok, madenin doğal olarak oluşan ve ekonomik değeri olan her madde olduğunu belirterek, Türkiye'de madenciliğin Cumhuriyet döneminde hızla geliştiğini, ancak Osmanlı döneminde ise oldukça sınırlı kaldığını vurguladı. Madenciliğin bir ülkenin ekonomik bağımsızlığı için hayati önem taşıdığını ifade eden Altınok, Türkiye'nin bu alanda büyük potansiyele sahip olduğunu söyledi.
Yapay zekânın madencilik sektöründeki etkilerine değinen Altınok, bu teknolojinin özellikle maden arama ve işleme süreçlerinde önemli yenilikler getireceğini belirtti. Özellikle bilimsel araştırmalarda yapay zekânın büyük katkıları olacağını ifade etti. Altın üretiminde dünya sıralamasında istenen noktada olamayan Türkiye'nin, bu alanda büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Altınok, özellikle nadir toprak elementleri gibi stratejik öneme sahip madenlerde dünya lideri olabileceğini söyledi. Maden çıkarmanın oldukça maliyetli ve zor bir süreç olduğunu ifade eden Altınok, madenlerin çıkarılma sürecinin yaklaşık 8-10 yıl sürdüğünü belirtti. Madenciliğin çevreye verdiği zararların azaltılması için ise sıkı denetim ve uygulamaların önemine dikkat çekti. Maden ocaklarının faaliyetlerinin sonrasında eski haline getirilerek topluma kazandırılması gerektiğini vurguladı. Madenciliğin kırsal bölgelerde istihdama önemli katkılar sağlayabileceğini belirten Altınok, özellikle kırsal alanlarda bulunan madenlerin işlenmesinin bölge ekonomisine can vereceğini söyledi. Altınok, maden arama ve çıkarma süreçlerini de detaylı bir şekilde anlatarak, Türkiye'deki maden hukukuna göre bu işlemlerin nasıl yapıldığını açıkladı. Öncelikle devletten arama hakkı satın alınması gerektiğini, ardından çeşitli araştırmalar ve analizler yapıldığını, olumlu sonuçlar doğrultusunda ise maden işletme çalışmalarına başlandığını belirtti.
Röportajın tamamını www.radyoki.net adresi üzerinden dinleyebilirsiniz.
Kaynak: radyoki.net