Zeytinoğlu’ndan Tarihi Uyarı!

AHMET AKÇAALAN'IN KÖŞE YAZISI

Abone Ol

Bugün Kocaeli Gazetesi ve Kocaeli TV olarak deprem bölgesini yerinde inceleme kararı aldık.

Turgay Tüysüz, Ömer Faruk Güler ile üç gündür deprem bölgesindeyiz.

Özel röportaj ve özel haberlere imza attık.

Bölgeye yönelik yaşadıklarımızı tek tek kaleme alacağım.

Ofise girer girmez ise bu köşeyi yazma kararı aldım.

Deprem bölgesinde yaptığım gözlemlerin en önemlisi, en kritiği Hatay (Antakya, Defne) bölgesindeydi ve Kocaeli’nden bir isim bu konuyu dillendirmiş ve linç ediliyordu.

**

Ne peki konu?

Kocaeli Sanayi Odası Ayhan Zeytinoğlu bir açıklama yapmış…

“Yardım yapmayın demiyoruz ama işe almayın. Çeşitli etnik kesimlerden yani Türkiye’nin demografisini olumsuz bozabilecek tarzda akımların olmasına biz çanak tutmuş olmayalım. Depremzedelere yardım konusunda tabi ki bizim söyleyebileceğimiz bir şey yok”

Zeytinoğlu bölgenin en kritik en önemli konusuna gündeme taşıyor.

Sonra bir baktım birileri çıkıyor Zeytinoğlu’nu linç ediyor.

*Siyasal İslamcılar linç ediyor,

*Bölgede ne yaşandığını bilmeden linç ediyorlar.

*Zeytinoğlu’nun kritik cümlesini kişisel hırsları ile çarptırıyorlar.

Zeytinoğlu, Kocaeli’nin demografik yapısının değişmesinden endişe ettiğini söylemiyor, deprem bölgesinde bazı yerlerin demografik değişmesinden endişesini dile getiriyor.

Bunu yanlış anlayan samimi vatandaşlarımızın üzüntülerini anlarım. Ancak Zeytinoğlu’nun açıklamasının anlaşılması gereken kısmının çok başka olduğunu düşünüyorum.

Hatay bölgesinde gözlemlediklerimden sonra ben bu açıklamalarından, cesaretinden dolayı Zeytinoğlu’nu yürekten kutluyorum.

**

Birileri yine konuyu anlamadan çarptıracak.

O yüzden tane tane yazayım.

Deprem bölgesi ve ülkemiz genelinde milletimizin kenetlenmesinde en ufak sorun yok. Bütün illerde milletimiz bir ruh bütünüyle yaşanılan felakete karşı mücadele ediyor.

Kimse de bu alana fitne ekemez.

İl değişiklikleri olacaktır, yer değişikliği olacaktır.

Ancak Hatay’a bir parantez açmak istiyorum.

Ve Ayhan Zeytinoğlu’nun kritik uyarısı Hatay bölgesi için ise neden sonuna kadar destek veriyorum anlatayım.

**

Kahramanmaraş’ta vatandaşlarımız en çok depremden kendi illerinin etkilendiğini söylemişti. Önce bende büyük felaketin Maraş’ı çok etkilendiğini düşündüm. Ancak Maraş’tan çıktıktan sonra Hatay’a daha varmadan durum hiç iyi değildi.

Hatay’a bir başka yandım.

Hatay beni bir başka etkiledi.

Hatay benim yüreğime dokundu.

Antakya ve Defne’de defalarca yutkundum.

İlk 45 saate yaşananları dinlerken yutkundum.

Mustafa Kemal Atatürk’ün ''Hatay benim şahsi meselemdir'' cümlesi ve peşine önce özerklik ilan edilen sonrasında ise 29 Haziran 1939'da Hatay Millet Meclisi oy birliği ile Türkiye'ye katılma kararı geldi.

Hatay’dayken toprağın bir karışına dahi sımsıkı sarılmak istedim.

Hatay sanki bendim, ben sanki Hatay’dım.

**

Hangi kelime anlatmaya yeter bilmiyorum.

Ancak bir cümle kurayım.

Defne ve Antakya’yı düşünün yüzde 85’i artık yıkılmış veya kullanılamayacak durumda. İnsanlar ne yazık ki, hayatlarını evlerini bırakarak gidiyorlar.

İlk günler orada olsaydım, hepsine gitmeyin diye yalvarırdım.

Bırakmayın diye ellerini öpmek isterdim.

**

Biz bölgeyi gezerken,

Hatay’da, deprem bölgelerinde görmediğimiz fotoğraf vardı.

Her sokak, uzun namlulu silahlı askerlerimiz tarafından korunuyordu.

Mehmetçik, özel hareket, polislerimiz her sokaktaydı.

Çok detaya giremiyorum ama şu an müthiş bir güvenlik sağlanmış durumda…

Ve Hatay bölgesine inceleme yaparken, demografik yapının değişmesi noktasında endişelerim var.

O yüzden KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun uyarılarının tarihi olduğunu düşünüyorum. Her doğru her yerde söylenmez diyenlere, şu an Zeytinoğlu’nun açıklamalarına tepki gösterenlere diyeceğim şu ki 50 yıl, ne 50 yılı 25 yıl sonra Zeytinoğlu uyarmıştı dersiniz.

Bu açıklamaları Zeytinoğlu’ndan önce daha kritik görevde olan isimler dikkat çekmeliydi.

Devlet aklının bölgeyi iyi irdelemesi gerektiğine inanıyorum.

Suriye bölgesinde yaşanan deprem sonrası ikinci bir göç dalgasından bahsediliyor.

O yüzden Hataylılardan, Hataylı kardeşlerimden bir ricam var.

Sizi çok iyi anlıyorum ama ne olur memleketlerinizi bırakmayın.

Siz sancaksınız, siz bayraksınız…

Siz bizsiniz...

Bu millet sizi asla yalnız bırakmayacak.

Devlet tüm gücü ile bölgede aralıksız çalışıyor.

Biliyorum hala elektrik ve su sorunu ile mücadele ediyorsunuz. Biliyorum çok zor bir dönem ama birlikte millet olarak başaracağız. Bu günler geçecek.

Hatay demek bana göre Ankara demek…

Hatay demek ülkem demek…

İşte bu yüzden Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun uyardığı demografik yapı değişimi noktasına sonuna kadar katılıyorum.

Bu yazı için bedel ödeyeceksem sonuna kadar öderim.

Devlet aklı mutlaka Hatay’ın yeniden şekillenmesini derinlemesine masaya yatıracaktır.

*

Tek örnekle anlatayım.

İnsanımız bakın ağır hasarlı, az hasarlı değil, hasarlı olmayan evine dahi girmek istemiyor,

Bölgede kalmak istemiyor,

Ve ailesi ile göç ediyor.

Bunun gelecek yıllar için ne demek olduğunu anlamayan, tarihi okumayan, 1920 yılları bilmeyen, zaten bu köşe yazımı okumasın, yazdıklarımı anlamasını beklemiyorum.

**

Ve derim ki,

Gerçek sanayici bu dönem Hatay’a yatırım yapandır.

Hatay’a koşan benim için anlamlıdır.

İnsanımızı orada tutmalıyız.

İş, istihdam orada oluşturmalıyız.

Kimse Kocaeli’nin demografik yapısını konuşmuyor.

Asıl biz Hatay’a sarılmalıyız.

Hatay, Milli Güvenliktir.