İstanbul Büyükçekmece Adliyesi’ndeki adli emanet bürosunda yaşanan büyük soygunla ilgili yeni detaylar ortaya çıktı. 25 kilogram altın ve 50 kilogram gümüşün çalındığı olayın baş şüphelisi Erdal Timurtaş ve eşinin yurt dışına kaçtığı daha önce açıklanmıştı. Şimdi ise o kaçış anlarına ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde Timurtaş çifti, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yanlarında bavullarla birlikte rahat bir şekilde yürürken görülüyor. Bu anlar, şüphelilerin kaçış planını önceden hazırladığı iddialarını güçlendiriyor.
Havalimanında Rahat Tavırlar Dikkat Çekti
Yeni ortaya çıkan görüntülerde, Erdal Timurtaş’ın ve eşinin herhangi bir tedirginlik belirtisi göstermeden terminalde yürüdüğü görülüyor. Ellerindeki bavullar ve doğrudan çıkışa yönelmeleri, ikilinin kaçış sürecini planlı ve sakin bir şekilde gerçekleştirdiğini düşündürüyor. Olayın ardından başlatılan soruşturmada, havalimanı kamera kayıtları detaylı şekilde incelenirken, çiftin hangi ülkeye gittiği henüz resmî olarak açıklanmadı. Ancak emniyet birimlerinin, firarilerin yurt dışına çıkış yaptığı yönündeki bulguları kuvvetlenmiş durumda.
25 Kilo Altın ve 50 Kilo Gümüş Nasıl Çalındı?
Büyükçekmece Adliyesi’nde yaşanan bu şaşırtıcı hırsızlık olayı kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. Adli emanet bürosunda muhafaza altında bulunan yüklü miktarda altın ve gümüşün kaybolduğunun fark edilmesiyle başlatılan incelemede, şüpheler doğrudan Erdal Timurtaş üzerine yoğunlaştı. Timurtaş’ın adliyede görevli olması ya da içerden biriyle bağlantısının bulunması ihtimali değerlendiriliyor. Soruşturma kapsamında bazı adliye personelinin de bilgisine başvurulduğu belirtiliyor.
Yakalama Çalışmaları Sürüyor
Timurtaş çifti hakkında çıkarılan yakalama kararı doğrultusunda, uluslararası düzeyde arama çalışmaları devam ediyor. Emniyet yetkilileri, Interpol aracılığıyla yurtdışına bilgi verildiğini ve şüphelilerin iadesi için gerekli hukuki süreçlerin başlatıldığını açıkladı. Görüntülerin kamuoyu ile paylaşılması, olaya dair farkındalığın artırılması ve şüphelilerin yerinin tespit edilmesine katkı sağlanması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
