Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Bugün 31 Mart yerel seçiminin ardından ilk İzmit Belediyesi Meclis toplantısı yapıldı.
Yerinde takip ettim.
Ak Parti grubunda bariz hissedilen bir gerginlik vardı.
Biri bir şey dese de tartışsak gibiydiler.
31 Mart’ı tam olarak atlatamamışlar.
Vatandaşın mesajını anlamadıkları net.
Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı anlamamışlar;
"Kavgacı değil, uzlaşmacı olun”
CHP ile meclis komisyonları ve başkan vekillikleri noktasında uzlaşma değil resmen güç gösterisi yapmaya gelmişler.
Benden demesi; CHP’den, Hürriyet’ten değil vatandaştan intikam alıyorsunuz…
Vatandaş İzmit’in bu şekilde yönetilmesini istedi. Nokta.
Ama bunu bütün Ak Partili meclis üyeleri için söylemiyorum.
Ak Parti meclis üyeleri içerisinde başta Mustafa Soydabaş olmak üzere uzlaşı isteyen hatta “encümende CHP olmalıydı” diyen isimler var. Onları bu kent adına samimiyetleri için kutluyorum.
Benim lafım meclis toplantısından 31 Mart’ın kendilerine göre intikamını aldık havası ile çıkanlara. Bunlar da zaten 3- 5 kişi ama ne yazık ki Ak Parti grubunda büyük hakimiyet kurmuşlar…
Benim gördüğüm muhalefetin dahi saygı duyduğu Mustafa Soydabaş isminin arkasına saklanarak militarist bir şekilde meclis üyeliği yapanlar vatandaşın hayrına olan icraatlara ‘evet’ demeyecek ama onlara vatandaş yine sandıkta cevabını verecektir.
31 Mart günü Fatma Kaplan Hürriyet’in aldığı oy Ak Partili meclis üyelerinin aldığı oydan da fazladır.
Zaten fazla değil 1 yıl sonra göreceksiniz meclisin bütün dengelerinin değişeceğine birlikte şahit olacağız.
Bütün bu gerilmiş havaya rağmen meclis başkanlığı koltuğuna oturduğu andan itibaren Fatma Kaplan Hürriyet’in kullandığı dil bu kentte artı sağlar;
*Partilerimiz ve ideolojilerimiz farklı olabilir ama amaç ortaktır. Amacımız halka hizmettir.
*Uzlaşma içinde, birliktelikle hareket etmek, birlikte hizmetlere imza atmak kıymetlidir.
*5 yıl sonra herkese iyi başkanlık yaptı, iyi izler bıraktı ve herkesin başkanı oldu denilmesi benim hedefimdir.
*Hoşgörü ve iyi niyetle, kullandığımız yetki ve bütçenin halkın olduğunu bilerek yetkilerimizi kullanacağız.
*Partizanlık yapmadan, ayrıştırmadan, kutuplaştırmadan vatandaş bize görev verdi.
*Çoğunluk AK Parti grubunda. Burada başkanlık bizde olsa da kendinizi muhalefet olarak görmeyin. Yapacağımız her iyi iş genel iktidarın başarı çıtasına yazılacaktır.
*Uyumlu çalışmak, kavgasız gürültüsüz çalışmak ülkemizin ve kentimizin menfaatinedir.
*Particiliğin olmadığı bir meclisi herkesin hissetmesini diliyorum
Bu cümlelerden şu çıkıyor.
Başkan Hürriyet seçim döneminde kullandığı dilin başarı getirdiğinin farkında…
Aynı şekilde yoluna devam edeceği çok açık.
Ben CHP’yi çok sert muhalefet yapıyor diye çok eleştirmiştim.
Bir de meclis toplantısı çıkışında asansörde çok ilginç bir olay yaşadım. İsmini bilmediğim bir arkadaş, Belediye Başkanı hakkında dalga geçme çabasıyla laflar söyledi.
Bakıyorum Ak Parti muhalefet tarafına geçince CHP gibi saldırgan oldu.
İzmit’te çok hoşnutsuz ve saldıracak yer arıyorlar…
Bazı meclis üyeleri Sibel Gönül’ün kaybetmesine takılı kalmışlar…
Bir galibiyet havası ile çıkıyorlar.
Dedim ya sanki 31 Mart’ın intikamını aldılar.
Bence bu gerginlik anlamsız.
Belli ki bu dönem bize İzmit’te çok haber çıkacak.
