Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı

31 Mart seçimleri geride kaldı.

İlçe ilçe, sandık sandık analizler yapıyoruz.

Bu seçim dikkat çeken detaylar veriyor.

Her partiden, her görüşten çok ilginç kaymalar var.

İzmit’e bakın, inanın yorumlamak çok zor.

Meclis, aday ve Büyükşehir adayı noktasında ilginç veriler var.

Ak Partili olup Tahir Büyükakın’a oy verip İzmit’te Sibel Gönül’e oy vermeyen bir kitle direk dikkat çekiyor.

Ak Partililer kendi içlerinde bu grubu hain olarak nitelendiriyor.

Bense demokrasi diyorum.

İnsan partisine oy verip, adayı desteklemeyebilir.

Kişiyi seçmek zorundasın gibi diretme olamaz.

Nitekim İzmit’te fotoğraf açık, Ak Parti’ye mecliste oy verip Sibel Gönül’e oy verilmemiş.

Bakıyorum bazı Ak Partililere bu kayıp oyu MHP’ye yıkmaya çalışıyorlar.

Nedense en çok bağıranların ve  “MHP’liler bize oy vermedi” diyen Ak Partililerin Sibel Gönül’e oy atmadığını düşünüyorum.

Kendileri atmadıkları için hazır MHP’ye yıkıyorlar.

Ancak Ak Parti’nin kalelerinde CHP’nin aldığı ortada.

Bir gerçeği kabul edin.

Hatta CHP Genel Merkezi bu durumu incelemeli.

İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na İzmit’te Fatma Kaplan Hürriyet’e Ak Partili, MHP’li, Saadetli yani milliyetçi ve muhafazkar seçmen destek vermiş.

Bu iki isim bu gruplardan nasıl destek alabildi?

Ak Parti’nin kalesi olarak görülen Paşa, Bekirdere, Yenişehir, Yeşilova mahallelerinde Fatma Kaplan Hürriyet, Ak Parti’yi geçememiş ama sandıklarda oyunu üçe katlamış.

Burada MHP mi vardı?

Hep Ak Partililerden oy almış.

Muhafazakarlar CHP’ye mecliste oy vermemiş ama adaya Hürriyet’e oy atmış hem de Ak Parti’nin kalesinde…

Bunu Fatma Kaplan Hürriyet başardı, muhafazakarların oyunu aldı.

Nasıl başardı diye merak ederken, bugün bir olay yaşadım.

MHP’nin eski yöneticilerinden birisi ile çay içerken içeri Paşa’dan bir genç geldi.

İzmit seçimleriyle ilgili şu yorumu yaptı;

“Üç yıldır Fatma Hanımı hep mahallede görüyordum. Bizim arkadaşlar onu çok seviyor. Evlere giriyor. Düğün, dernek, cenaze ne zaman bir olay olsa geliyordu. Ben kim bu diye düşünürken o zaman milletvekili olduğunu öğrendim. Sonra aday oldu bizim çocuklar nasıl sevindi, bu bir ayın değil, 3 yılın birikimi”

Bakın bir genç bir vatandaş nasıl tespit yapıyor.

Sayın Hürriyet’in üç yıldır Ak Parti’nin kalesinde arkadaşlarına, ailesine nasıl dokunduğunu anlatıyor.

Bir de ekliyor; “Bak seçilmiş, hemen çay dağıtmış. Bizim arkadaşlar sosyal medyada beğenmiş, önüme çıktı. Biz bunu istiyoruz abi. Sürekli aramızda olsun”

İşte vatandaş böyle bakıyor.

Sürekli kendisine yakın olsun, beraber otursun.

Artık siyaset ve ideoloji yerine aktörler oyu etkiliyor.

Partiler dinamo ancak sonucu aktörler belirliyor.

Türkiye olduğu gibi Kocaeli de yeni bir siyasi düzene geçiyor.

Seçmen aktörlere göre tercihini yapıyor.

Adayın karizmasına, samimiyetine göre oy veriliyor.

Bu yüzden muhafazakarlar ve milliyetçiler Hürriyet’i samimi buldukları için destek oldular.

Muhafazakar ve milliyetçi seçmen CHP’yi görmedi, ‘Hürriyet’ dedi.

Önüne bizden biri dedikleri Hürriyet aktörünü koydular.

Ve başarı geldi.