Mühip Kanko, Karadağ’ın Türk vatandaşlarına yönelik vize zorunluluğunu kaldırma kararını değerlendirerek, bu adımın tek başına yeterli olmadığını belirtti. Kanko, vize uygulamasının ırkçı saldırıların ardından hayata geçirildiğini hatırlatarak, Karadağ yönetiminin insan hakları ihlalleri nedeniyle açık bir özür borcu olduğunu ifade etti.
IRKÇI SALDIRILAR VE HAKSIZ VİZE UYGULAMASI
Karadağ’da resmî verilere göre yaklaşık 13 bin Türk vatandaşının yaşadığını, 630 bin nüfuslu ülkede yabancı nüfusun 100 bine yaklaştığını hatırlatan Kanko, yaşanan olayların Türk toplumunu doğrudan hedef aldığını söyledi.
Kanko, “Geçtiğimiz aylarda bazı olaylar bahane edilerek hiçbir suçu olmayan Türk vatandaşları hedef haline getirilmiş, ev ve iş yerlerine saldırılar düzenlenmiş, açıkça ırkçı eylemler gerçekleştirilmiştir. Bu kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
SALDIRIYA UĞRAYAN TÜRKLER, CEZALANDIRILAN YİNE TÜRKLER OLDU
Irkçı saldırıların ardından Karadağ’a seyahat eden Türk vatandaşlarına vize zorunluluğu getirilmesinin hukuki ve vicdani hiçbir dayanağı olmadığını vurgulayan Kanko, “Saldırıya uğrayan taraf Türkler olmasına rağmen cezalandırılan yine Türk vatandaşları olmuştur” dedi.
EKONOMİK KAYIP OLUNCA GERİ ADIM ATILDI
Karadağ’ın vize uygulamasını, ülkedeki turizm ve yatırımların ciddi zarar görmesi üzerine kaldırdığını belirten Kanko, “Türk vatandaşlarının Karadağ’a gitmemesiyle birlikte turizm durmuş, yatırımlar azalmış, ekonomik kayıplar artmıştır. Karadağ hükümeti bu zararları görünce geri adım atmak zorunda kalmıştır. Ancak sadece vizeyi kaldırmak, yaşanan haksızlıkları ve ırkçı saldırıları unutturmaya yetmez” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRK VATANDAŞLARI SAHİPSİZ DEĞİLDİR”
Kanko, Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve Karadağ Başbakanı Milojko Spajić’a çağrıda bulunarak açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Karadağ, ekonomik kayıplar yaşadığı için değil, insan hakları ihlalleri ve ırkçı saldırılar nedeniyle Türk vatandaşlarından açıkça özür dilemelidir. Vatandaşlarımızın onuru ve güvenliği pazarlık konusu yapılamaz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları sahipsiz değildir. Bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz.”



