Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Türkiye baskın bir seçimi geride bıraktı.
Zor bir dönemi daha kaza bela yaşamadan geçti desem yanlış olmaz.
Sandıktan çıkan sonuca bakıyorum.
Bir kalem kağıt alsam, en sağlıklı sonuç ne olur desem; sanki bu rakamlar yazılır diye bir düşüncem var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yüzde 51 alsa ucundan geçti şeklinde tartışmalar bitmeyecek, yüzde 55 üstü alsa büyük bir güç sarhoşluğu yaşayabilecek, o yüzden nokta atış yüzde 52.
Muhalefet kanadında doğru hamlelerle başarabiliyorsunuz denilen, heyecan yakalayan ve CHP içerisine değişim mesajı gönderen CHP’nin adayı Muharrem İnce’ye yüzde 30.
HDP’ye yüzde 10’u geçirerek baraj dışı kalmayarak, siyaset dışında bir yolun önü kapatılarak, aynı şekilde Sayın Selahattin Demirtaş’a “kerameti kendinde arama her şey sen değil” mesajı verildi.
İyi Parti için mecliste yeni söyleme ihtiyaç var şeklinde alınan yüzde 10 aynı şekilde çok hırs kendine zarar verir düşüncesi ile Sayın Meral Akşener’e verilen yüzde 7 civarında alınan oy.
MHP bu ülke için olmalı, MHP’ye her zaman ihtiyacımız var, ağırlığını her zaman korumalı şeklinde okunan bir yüzde 11’lik rakam.
Ben fotoğrafı böyle yorumladım.
Bunun altında özel bir neden yok.
24 Haziran seçimlerinde en önemli mesajın ise Ak Parti’ye olduğunu düşünüyorum.
Günlerdir Ak Parti’ye oy veren seçmenle sohbet ediyorum.
İki kısma ayırdım onları.
Birinci kısım fanatik olmayan çeşitli nedenlerden Ak Parti’ye oy veren fakat bu sefer farklı bir heyecan arayan CHP’ye, İyi Parti’ye, SP’ye oy veren kesim.
Bu kesim öyle çok büyük rakamlar değil, her seçim bir noktaya kızıp kaçabilen grup.
Ancak ikinci gurup önemli.
HDP’ye ve özellikle MHP’ye oy veren Ak Partili seçmende önemli mesajlar yatıyor.
Tabiri caizse bu son uyarı mesajı desem yeri.
Bu seçmen kurulduğu günden itibaren Ak Partili olan seçmen ve gündemi takip eden sorgulayan, çevresini etkileyebilen seçmen.
Ak Parti uyarılsın ama zor durumda kalmasın diyen seçmenin MHP ile HDP’ye oy verdiği çok açık.
Türkiye genelinde bölge bölge kapsamlı olarak sebepler sıralanabilir.
Ben sizlere Kocaeli’nde kısa analizler yaparak görüştüğüm seçmenlerin Ak Parti’ye oy vermeme sebeplerinin bir kaçını ifade etmeye çalışacağım.
Ak Partili olup HDP’ye kaçan oyların Kocaeli’nde sebepleri;
-Ak Parti Kocaeli’nde son dönem il ve ilçe yönetimlerinde doğu kökenli vatandaşlara görev verilmemesi düşüncesinin yayılması ve hakim olması.
-Ak Parti ile bütünleşen doğu kökenli seçmenin sadece Cemil Yaman’a bırakılması.
-Sayın Cemil Yaman’ın eskisi kadar doğu kökenli vatandaşları temsil kısmında başarılı olarak görülmemesi.
-Yerel yönetimlere olan kırgınlıklar ve iş yönetiminde istedikleri desteği alamamaları.
-FETÖ’den dolayı mağduriyetler ve tepki oyları.
-Son dönem kullanılan milliyetçi söyleme karşılık, mikro milliyetçiliğin damarı Kocaeli’nin bazı bölgelerinde tetiklenmesi.
-Ak Partili seçmen gibi görünen aslında Ak Partili olmayan ve Ak Parti’nin meclis hâkimiyetini kaybetmesini sağlayacak tek formülün HDP olarak görülmesi.
Ak Parti’nin Kocaeli’nde önemle incelemesi gerektiğini düşündüğüm kaçan oy grubunun ise MHP olduğunu düşünüyorum. Bu oy grubunda önemli mesajlar yatıyor.
-Ak Parti’nin FETÖ mücadelesini yapmadığını, yapamadığı düşünenler, Kocaeli’nde var olan siyasetçi yüzlerinden dolayı bu mücadeleye inanmayanlar tepki olarak oyları MHP’ye atmış.
-Yerel yönetimlerin başarısızlığını bir şekilde MHP’ye oy atarak Ankara’ya duyurmaya çalışanlar.
-Ak Parti’nin Kocaeli milletvekili listesinin yerel dinamiklerle örtüşmediğini düşünenler ve listeye tepkili olanlar.
-Ak Parti Kocaeli’nde bütün köşe başlarını kapanların aynı isimler olmasından dolayı belki Ankara’ya bir mesaj olur diye düşünenler.
-15 Temmuz’un MHP’ye oy vererek helalleşmesini yaptığını düşünenler.
-Ak Parti içerisinde olup koyu bir Reisçi olmanın yanı sıra üç hilale oy atmayı özleyen, kendisini eski ülkücü görenler.
-Ak Parti’ye ekonomik gidişattan dolayı son uyarıyı verenler.
MHP’ye geçen oyların altında bir mesaj yatıyor.
Samimiyetle seçmen diyor ki;
“Ey Ak Parti biz sana hep destek verdik. Yine veririz, vereceğiz ama geç olmadan aynaya bak. Kendini gör. Öze dön. Artık alternatifin var. Hata yapma lüksün yok. Sevgi karın doyurmuyor, ülkem daha değerli bu bizden sana son uyarı”
Ben böyle okudum.
Altını çizerek söylüyorum Ak Parti, MHP’ye geçen oyların sebebini ayrıntılı irdelemeli…