Parti içerisinde geçmiş dönemlerde il başkanlığı ve milletvekilliği yapmış olan isimlerin zaman zaman girmiş oldukları, ‘ağabey’ tartışmalarına ironi yaparak cevap veren CHP Kocaeli eski İl Başkanı ve Milletvekili Aday Adayı Harun Yıldızlı, “Ağabeyleri, amcaları hepsini seviyorum” dedi

CHP Kocaeli eski İl Başkanı ve Milletvekili Aday Adayı Harun Yıldızlı, gazetemize özel konuştu. İl başkanlığı döneminden bu yana yapmış olduğu çalışmaları ve unutulmaz dediği anları gazetemiz ile paylaşan Yıldızlı, aday adaylığı sürecine dair de dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Millet İttifakı olarak 8 milletvekilini Kocaeli’den çıkaracaklarının altını çizen Yıldızlı, 14 Mayıs seçimlerinin ardından ilimizde birinci parti olacaklarını da ifade etti.

“AĞABEYLERİ, AMCALARI HEPSİNİ SEVİYORUM”

*Siyasi partilerdeki ağabey figürüne nasıl bakıyorsunuz?

-Belirli dönemlerde bu tarz şeyler olur. Ağabeyleri, amcaları hepsini seviyorum. Hepsi emek vermiş büyüklerimiz. Biz geldiğimizde, ‘Genç, tecrübesi yok, yönetemez’ diye çok dedikodu yapan sevdiğimiz bir ağabeyimize dedim ki, ‘Elinde manometre mi var? Benim yönetip yönetemeyeceğimi nereden biliyorsun?’ dedim. Onun için polemiklere girmek istemiyorum ve bu polemiklerin partiyi de bir yere götüreceğine de inanmıyorum. Bizim önümüze bakarak, daha fazla kitleye nasıl ulaşacağımızı düşünmemiz lazım. Cumhuriyet Halk Partisi’ni biz yönetirkende şimdide devamlı sahada, kapı kapı dolaşan bir örgüt yapısı var. Şu an sevgili başkan da hızla ilerletiyor. Tabi seçim sürecine de girildi. Cumhuriyet Halk Partisi dimdik yoluna devam ediyor. Bu polemiklere girmek istemiyorum. Bize katacağı bir şey yok. Hepsini seviyorum.

“ARTVİNLİLER TOPLANDI GÜNDEM OLDU”

*Zaman zaman Kocaeli’de Harun Yıldızlı, Mehmet Ellibeş, Tahir Büyükakın, Aydın Ünlü isimleri ile ilgili bir Gürcü siyaseti tartışılıyor. Bu isimler masaya oturarak arka perde de, ‘Partisine bakmaz birbirini destekler’ diye bir algı var. Buna ne diyorsunuz?

-Madem öyle bir dedikodu varsa hepsinin desteğini bekliyorum. En genç aday benim. Hepsi bana destek verir, ağabeylik yaparlarsa mutlu olurum. Böyle bir şey mümkün mü? Çok enteresan. Erzurumlular, Sivaslılar, Gümüşhaneliler toplanıyor bir şey yok. Artvinliler toplandı gündem oldu. Vakıf ve partileri birbirine karıştırmamak lazım. Vakıfın kahvaltısında da söyledim. Siyaset üstü olması lazım. Genç Kocaeliler Derneği üyesiydim. Oranın eski halini bilirim. Siyasetin hiç bulaşmadığı Haluk Ercan’ı, Ceyhun Yalçın’ı, Necla Savaş’ı, Hüseyin Erol’u, Ufuk Turan’ı, Ahmet Küçükörs’ü, Nihat Ergün’ü birçok ismi sayabilirim. Orada tanıdım. Dernekte hiç siyaset konuşulmazdı. Farklı siyasi kimlikler vardı.

“ARTVİNLİLER VAKFI’NIN CHP’LİLERİN HEGEMONYASINDA OLMASINI İSTEMEM”

Siyasetin girdiği her yer bozulur. Vakıflar da bozulur dernekler de bozulur. Eğer Genç Kocaeliler Derneği eski kimliğinde olsa daha farklı olurdu. Ben hiçbir zaman Artvinliler Vakfı’nın, CHP’lilerin hegemonyasında olmasını istemem. Çünkü o zaman vakıf, vakıflığını kaybeder. Vakıf herkesin, her siyasi yelpazenin temsil edilebileceği, birlikte olabileceği yer olmalı. Biz kan davalısı değiliz. Demokrasiye inanmış insanlarız. Kimsenin arka bahçesi olmasını da istemem.

“ADALET, HUKUK, ÖZGÜRLÜK, LİYAKAT İÇİN CUMHURİYET HALK PARTİSİ”

*Seçmen neden Harun Yıldızlı’yı desteklemeli ve neden CHP’ye oy vermeli?

-Vatandaşlarımızın adalet, hukuk, özgürlük, liyakat için Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermesi gerekiyor. Depremde yaşadıklarını Allah göstermesin bir daha yaşandığında bu şekilde mağduriyet çekmemeleri için. Vatandaşı ocusun, bucusun diye ayırmayan bir iktidar için. Kadınlarımıza, gençlerimize bakış açılarını kimlerle ortaklık yaptıklarından görüyorsunuz. Kadının ne kadar kıymetli olduğunu HÜDA PAR’ın bakış açısı ile görebiliyorsunuz. Kadın ve erkeğin eşit platformda ve hayatın her alanında sayılabilmesi için, işçiyi, emekçiyi ve barınamayan öğrenciyi düşünen bir hükümet için Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermeliler.

“KILIÇDAROĞLU, 13’ÜNCÜ CUMHURBAŞKANI OLACAK”

*Genel seçimler hakkında bir ön görünüz var mı?

-Kesinlikle sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, 13’üncü cumhurbaşkanı olacak. Var gücümüz ile çalışacağız. Toplumda böyle bir ivme var. Sayın Genel Başkanımın kendisi de söyledi. Barınamayan öğrenci, Ali İsmail Korkmaz, Bursa’da Sinan Ateş, Tahir Elçi birçok insanın sesi olacak. Cumhurbaşkanı olacak insan halktan olmalı. Halk gibi olmalı. Geçtiğimiz akşam yine evinden bir video yayınladı. Bizden farkı yok.

“HDP İLE GÖRÜŞÜLMESİ KADAR DA DOĞAL BİR ŞEY YOK”

*Cumhur İttifakı HÜDA-PAR üzerinden, Millet İttifakı ise HDP üzerinden eleştiriler alıyor. Türkiye siyasetinin girmiş olduğu bu kıskaç ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

-Türkiye’nin sorunları Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çözülmelidir. Demokrasiye inanların, mutlaka ve mutlaka sorunları mecliste çözülmeli. Şimdi 6 milyonluk oy oranına sahip bir partiyi yok sayamazsınız. Mecliste başkanvekili olan, makamı ve milletvekili olan bir partinin yok sayılma gibi bir lüksü yok. HDP ile görüşülmesi kadar da doğal bir şey yok. Bu soruları aslında Milliyetçi Hareket Partisi ve Vatan Partisi’ne sormak lazım. Demokrasi yönünde iletişim ile Türkiye’nin sorunlarının çözüleceğini düşünüyorum. Şimdi genel başkana eleştiri yapılıyordu. Kendileri Osman Öcalan ile Abdullah Öcalan’ın mektubunu okutan insanlar. İşlerine geldiğinde milliyetçi, işlerine gelmediğinde farklı olabiliyorlar. Ciddi bir ivme var. Kemal Bey toplumda beş benzemezi, parti tabanları ve bakışları birbirinden farklı olan insanları bir araya getirdi. Ciddi de takdir topladı. Demokrasinin güzelliği de bu. Onlar da şimdi bizden özendi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kocaeli’de, ‘Benim Kemal Kılıçdaroğlu’na bir vefa borcum var’ dediğinde ayağa kalkarak alkışladınız. Ama aynı Akşener, “Bu masa noter masasıdır” diyerek çok ağır ifadeler kullandı. O konuşmayı dinlerken neler düşündünüz?

-Ben o konuşmalar olduğunda bütün arkadaşlarıma sakin olmaları gerektiğini söyledim. Şanbaz Bey ile de o dönem görüştük. Etle tırnak olmuşuz. Birlikte yol yürümüşüz, sonuç olarak iç içeyiz. Öyle kolay kolay ayrışacak bir durum olamaz. Tabi yukarıda bu söylemler olabilir. Bizlerin de tabanda daha sakin olarak ve topu göğsümüzde yumuşatarak, açıklamalarımıza dikkat etmemiz gerekiyor. Ağzımızdan söz çıkana kadar bizim, çıktıktan sonra toplumun olur. Siyasette her zaman bir el sıkacak kadar aralık bırakmak lazım.

“BİRLİKTELİK OLDU, TAŞLAR YERİNE OTURDU”

Bazen tabanda bir şeyler söylenebilir. Önemli olan il-ilçe başkanlarının, milletvekillerinin söylediklerine bakmak lazım. Bazen evde de anlaşamadığımız durumlarımız olabiliyor. Taban tabana iki tane zıt bir parti bir araya gelmiş. Bir araya gelmesi de çok kıymetli. Prensip olarak her zaman soğuk kanlı davranmayı severim. Bir şey olduğu zaman hemen tepki vermem. Siyaset zaten böyle bir şey değil. Bu birliktelikler kolay oluşmuyor. Bir kelime ile de bozmanın alemi yok. Sayın genel başkanım, ‘Taşlar yerine oturur’ dedi. Dediği de oldu. Birliktelik oldu, taşlar yerine oturdu. Hep birlikte el ele 13’üncü cumhurbaşkanını ve Millet İttifakı’nı iktidar yapmak için mücadele edeceğiz.