SERTAP ÖZTOPRAK'IN KÖŞE YAZISI..

Ne güzel söylemiş Cemil Meriç.

Bir konu hakkında ne söylediğinizden ziyade, nasıl söylediğinizdir aslolan.

Üslup insanlarla olan ilişkilerimizde önemli bir noktadır.

Söylemek istediklerimiz ve davranışlarımız doğru bir üslup ile anlatıldığında kişiye doğru aktarılır.

Söylemek istediklerimizi doğru bir üslup ile ifade edemezsek karşımızdaki kişiyi istemeden de olsa kırabiliriz. Bu nedenle önce düşünüp sonra konuşmamız gerekmektedir.

Girdiğimiz ortamlarda ve ikili ilişkilerimizde üslubumuz bizim karşımızdaki insan ile anlaşmamızı sağlar.

Nezaket ve zarafet çerçevesinde konuşmak oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki, bir kişinin konuşma üslûbu ve ifade tarzı, onun şahsiyet, karakter ve ahlâk seviyesini yansıtan parlak bir ayna gibidir. Üslubun güzelliği ve yumuşaklığı yanında samimiyette önemlidir.

“Söz kalpten çıkarsa kalbe kadar gider, dilden çıkarsa kulağı aşamaz.”

Kimi zaman haklı olmamıza rağmen olay bir anda bizim aleyhimize döner ve nasıl olduğunu anlayamadan suçlu taraf oluruz. Bunun en büyük nedeni doğru şeyleri yanlış kelimelerle ifade etmeye çalışmamızdır.

Muhabbetin de tartışmaların da bir çerçevesi olması gerekir. Konuşmak bizi hayvanlardan ayıran insani özelliğimiz, nasıl konuştuğumuz ise bizi diğer insanlardan ayıran bir özelliğimizdir.

Hayatta hepimizin mücadele ettiği birtakım zorluklar var. Bazen bir bakış, bazen bizim için hiçbir ciddiyeti ve ehemmiyeti olmayan bir hareket karşımızdaki insanı ne kadar incitiyor hiç düşündük mü?

Başkalarına karşı davranış biçimlerimizde empatiyi ana merkezimize koyalım. Bize nasıl davranılmasını istiyorsak karşımızdakine öyle davranalım. Kimseyi kırmadan, dökmeden yolumuza devam edelim.

Hepimiz dünyaya bir bakıp gideceğiz. Yaşadıklarımızın ne tekrarı ne de telafisi yoktur. Kaba, kırıcı olmanın kimseye bir faydası olmamıştır ve olmayacaktır.

Kalın sağlıcakla…