Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Neresini düzeltelim bilemedim.
En son söyleyeceğimi en başta yazayım.
-Bu meclisten İzmit’e fayda gelmez.
Bunu sadece bir parti için söylemiyorum.
İktidarı, muhalefeti hepsi için geçerli…
Seslerin yükseldiği,
Herkesin konuştuğu aslında kimsenin konuşmadığı bir meclis.
Kimse kimseyi dinlemiyor, hatta anladığını düşünmüyorum.
Meclis üyeleri birbirine küfür ediyor.
Meclis üyeleri kavga ederken, izlemeye gelen seyircide birbirine giriyor.
Hayda hep beraber, bir yarım saat daha kaybediyorlar.
Meclis üyesinin seçilmiş başkana saygısı yok, seçilmiş başkan meclis üyesini konuşturmuyor. Koca koca adamlar liseliler gibi birbirine sözlü olarak giriyor.
Şehir, şehrin sorunları gündemde dahi değil.
Şimdi düşünüyorum.
Bu meclis sorun çözer mi çok zor.
Çözecek bir yapı göremiyorum.
İzmit Belediyesi’nin içerisinde bulunduğu meclis girdabından kimse kendisine artı yazacağını düşünmesin bence her parti kaybeder.
Herkes kaybeder…
En önemlisi ben sadece kaybeden bir şehir görüyorum.
Herkes kendine göre haklı…
Kime sorsak haklılık payı var.
Diyorum ya haklılar çarpışıyor bunlara bakarsan koca bir haksız şehir var.
Oysa hakkı yenen İzmit var.
Umarım hem parti temsilcileri hem meclis üyeleri kendilerine bir çeki düzen verir.
Bugün ki fotoğraf İzmit’e yakışmadı…
Okuyucularıma soruyorum;
Birbirini gerçek anlamda dinlemeyen bir meclis şehre ne katabilir?