DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, PKK’nın silah bırakmasına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, Türkiye ve Ortadoğu’da yeni bir dönemin başladığı vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bayrak Çağrısına Başiskele’den Güçlü Destek
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bayrak Çağrısına Başiskele’den Güçlü Destek
İçeriği Görüntüle

"Barış çağrısı, tarihin dönüm noktasıdır"

Açıklamada, İmralı’dan 26 yıl sonra gelen görüntülü barış çağrısının, bu toprakların kadim ruhuna yapılan en güçlü sesleniş olduğu belirtildi. Barış çağrısının ardından yapılan silah bırakma töreniyle birlikte Kürt sorununun çözümü ve demokratik Türkiye’nin inşası için yeni bir sürecin başladığı ifade edildi.

"Demokratik çözüm ve özgür yaşam mümkün"

PKK’nın silahlara veda kararının, yalnızca Kürt meselesinin değil, Türkiye’nin tüm sorunlarının demokratik yollarla çözülebileceğinin güvencesi olduğu belirtildi. Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“PKK’lıların silahlara veda töreni, demokratik, adil, eşit ve özgür yaşama bir davettir. Bu tören halklarımızın geleceğe dair umudunu büyütmüştür. Yüz yıllık acının sona erdiği, kardeşliğin zafer kazandığı günleri görme umudumuz artmıştır.”

"Herkesi kapsayan bir barış süreci"

DEM Parti eş genel başkanları, bu sürecin dışlayıcı değil, kapsayıcı olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin dört bir yanındaki yurttaşları bu dönüşümün parçası olarak gördüklerini belirtti:

“Bu mukaddes yolculukta hiçbir ferdi, hiçbir kesimi geride bırakmayacağız. Anadolu’dan Trakya’ya, Karadeniz’den Mezopotamya’ya kadar her yurttaş bu demokratik dönüşümün şahidi ve ortağı olacaktır. Kazanan halklar olacaktır; kazanan eşitlik, demokrasi ve barış olacaktır.”

"Demokratik mücadeleyi büyütme zamanı"

Açıklamanın sonunda, 11 Temmuz 2025’te Barış ve Demokratik Toplum Grubu tarafından başlatılan silahsızlanma ve demokratik siyasete geçiş hamlesi selamlandı ve şu mesaj verildi:

“Bu adım sadece Kürt halkının meşru özgürlük mücadelesinde değil, Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun barış, eşitlik ve demokratik dönüşüm arayışında da yeni bir dönemi başlatmaktadır. Şimdi hep birlikte demokratik, siyasi ve hukuki düzenlemeleri yaparak geleceğin demokratik Türkiye’si için adım atma zamanıdır. Demokratik siyaset mücadelesini büyütme zamanıdır.”