Ekonomi

Enflasyon Düşüyor, Faizler Yükseliyor: Ekonomide İbrenin Yönü Şaştı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine yönelik operasyonların ardından faizlerde sert artış yaşanırken, enflasyon düşüşünü sürdürdü. Politika faizi ile enflasyon arasındaki bağ yeniden koptu. Bazı kredi türlerinde faiz oranı, enflasyonun iki katına ulaştı.

Abone Ol

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonların ardından ekonomik dengelerde dikkat çekici bir kırılma yaşanırken, enflasyon düşmeye devam etmesine rağmen faiz oranlarında sert artışlar gözlendi.

Operasyonların Ardından Ekonomide Denge Bozuldu

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik operasyonlar sonrası faizlerde dikkat çeken bir artış yaşanırken, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre enflasyondaki düşüş devam etti. Ekrem İmamoğlu ve bazı İBB bürokratlarının tutuklanmasıyla sonuçlanan sürecin ardından ekonomik göstergelerdeki dengesizlik daha da belirginleşti.

Enflasyonun düşmesine rağmen faizlerin artmaya devam etmesi, faiz-enflasyon bağlantısının bir kez daha koptuğunu ortaya koydu. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz artırımlarına giderken, politika faizi Nisan ayında %42,5’ten %46’ya çıktı. Aynı dönemde gecelik faiz %49, ortalama fonlama faizi ise %48,82 seviyelerine ulaştı. Buna göre politika faizi ile enflasyon farkı 4,40 puandan 8,14 puana çıkarak neredeyse ikiye katlandı. Ortalama fonlama faizi baz alındığında fark 10,96 puanı buldu.

Kredi Faizleri Enflasyonun Çok Üzerinde

Kredi faiz oranlarındaki artış enflasyonun çok üzerinde seyrediyor. Normal şartlarda finans kuruluşları enflasyonun birkaç puan üzerinde faiz talep ederken, mevcut durumda bu oranlar bazı kredi türlerinde enflasyonun iki katına ulaştı.

Operasyon öncesi ihtiyaç kredisi faiz oranı ile enflasyon arasındaki fark 24,63 puan iken, operasyon sonrası bu fark 35,23 puana çıktı. Kredili Mevduat Hesabı (KMH) dahil ihtiyaç kredilerinde bu fark 36,64 puana ulaştı. Ticari kredilerde fark 17,10 puandan 24,77 puana çıkarken, KMH dahil tüketici kredilerinde 31,51 puandan 34,80 puana yükseldi.

Üstelik bu veriler Merkez Bankası'nın çıplak oranlarını yansıtıyor. Bankaların kredi kullandırımı sırasında uyguladığı sigorta ve ek ücretlerle birlikte gerçek faiz oranlarının tabela oranlarının 3 ila 10 puan üzerine çıktığı belirtiliyor.

Yatırım ve Üretim İçin Büyük Risk

Faiz oranlarındaki artış iş dünyasında da endişe yaratıyor. Birçok iktisatçı, bu gelişmelerin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomik programını ciddi biçimde sarstığı görüşünde. Program 2023 Haziran’da başlamış olmasına rağmen, Türkiye politika faizinde dünyada ikinci, enflasyonda ise altıncı sırada yer alıyor.

Prof. Dr. Ensar Yılmaz, “Üretici fiyatlarındaki düşüşten çok net görülüyor; ülkedeki enflasyon nitelik değiştiriyor. Döviz kuru ve ücret geçişkenliği durmuş gibi; şimdiki durum, düşen arz ve artan faiz etkisi, yani üretimde düşme ve faizin fiyatlara yansıtılması” değerlendirmesinde bulundu.

İş çevreleri de yüksek faizlerin üretimi zorlaştırdığını vurguluyor. Artan kredi maliyetlerinin fiyatlara yansıtılması kaçınılmaz hale gelirken, bu durumun enflasyonu yeniden tetikleyebileceği endişesi dile getiriliyor.

Kaynak: Ekonomim