İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Samim Emet, yaz aylarında aşırı sıcaklar ve yüksek nem oranlarının kalp sağlığı üzerinde ciddi tehditler oluşturduğunu söyledi. Özellikle hipertansiyon, diyabet, böbrek yetmezliği, kalp yetersizliği gibi kronik rahatsızlıkları olan kişilerin sıcak havalarda ekstra dikkatli olması gerektiğini belirten Emet, sıvı kaybının ciddi sağlık problemlerine yol açabileceğine dikkat çekti.
"Sıcakla Kalbin İş Yükü 2 Katına Çıkıyor"
Günümüzde hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerine çıktığını belirten Doç. Dr. Emet, “Özellikle yüksek tansiyon hastalarında ciddi problemler yaşanabiliyor. Tansiyon ilaçları bazı durumlarda susama hissini azaltabiliyor. Terleme yoluyla oluşan sıvı kayıpları ve düşük su tüketimi tansiyon düşüklüğüne, bayılmalara ve kalp iş yükünde ciddi artışlara neden olabiliyor. Sıcakla beraber kalbin dakikadaki iş yükü 2 katına çıkıyor” şeklinde konuştu.
"Kalp Krizleri ve İnmeler Yaz Aylarında Artış Gösteriyor"
Doç. Dr. Emet, özellikle 50 yaş üzerindeki hastaların güneşin en yoğun olduğu saatlerde (11.00–15.00) dışarı çıkmaması gerektiğini belirtti. “Terlemeyle çok ciddi su kayıpları yaşanabiliyor. Az su tüketen bireylerde tansiyon düşüklüğü, bayılma, aritmi ve böbrek yetersizliği gibi hayatı tehdit eden sorunlar görülebiliyor” diyen Emet, 2025 yılında New York’ta yapılan bir çalışmada inme vakalarının yaz aylarında 2 kata kadar arttığının tespit edildiğini aktardı.
Nem oranının da etkili olduğunu vurgulayan Emet, “Nem oranı yüzde 70'in üzerine çıktığında inme riski artıyor. Hem sıcak hem nem birleştiğinde bu riskler daha da yükseliyor” dedi.
"Spor Etkinliklerine Dikkat Edilmeli"
Yaz aylarında spor yaparken de dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Emet, açık hava sporlarının kalp hastaları için risk oluşturabileceğini belirtti. “Genetik aritmik kalp hastalıkları çok genç yaşta bile ortaya çıkabiliyor. Aile öyküsü olan, tütün kullanan, ek hastalığı bulunan bireylerin mutlaka kardiyoloji kontrolünden geçerek spor yapması gerekiyor” dedi.
Emet, genç yaşta bile kalp krizi riskinin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, “28 yaşında üniversiteyi yeni bitirmiş bir genç, halı saha maçında kalp kriziyle geldi. Genç hastalarda pıhtılaşmaya eğilim gibi genetik riskler araştırılıyor. Her gençte olacak diye bir şey yok ama altta yatan bilinmeyen hastalıklar olabiliyor. İlk tanıyı kalp kriziyle koyduğumuz hastalar oluyor” ifadelerini kullandı