Bir büyüğümün lafı vardır.
Kendisi CHP’li olmasa da,
“Devletin iki ayağı varsa biri CHP’dir” der.
Bu söyleme bende katılıyorum.
Cumhuriyet ilkelerine sahip, kurucu ilkelerde yol yürüyenlere sonuna kadar saygım var.
Bunu neden yazdım.
CHP’ye sadece ön yargı ile bakanların, klasik karşı olmanın dışında biraz dinlenmesi gerektiğini ifade etmeye çalışıyorum.
CHP sonuçta şuanda ana muhalefet partisi.
Adı üstünde muhalefet tabi ki eleştirecek.
Sağlıklı eleştirilerden ders çıkarmak hataları, aldanmaları engeller.
Referandum sürecinde, hiç CHP’yi dinlemeyen kesimlerin CHP’yi dinlediğine şahit olmuştum.
İşte bu dinlemelerden birini gazeteci olarak bu sefer biz gerçekleştirdik.
Daha sık yapılması gerektiğine inandığım bir toplantıyı CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay düzenledi.
İnternet gazetelerini misafir etti.
Yerel ve ulusal gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Gazetemizde her söylemini aktardık.
Ankara’da İstanbul’da tartışılan bir konuya dikkat çekmek istedim.
CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkanlarının istifalarına karşı tutumu açık.
Hukuka ve demokrasiye aykırı buluyor.
Sayın Sarıbay’ın tutumunu merak ettim.
Ve kendisine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun istifasını istese CHP Kocaeli olarak, Cengiz Sarıbay olarak ne yapacaklarını sordum.
Açıkçası siyasi malzeme olarak kullanabilecek bir konuydu.
Ancak Sayın Sarıbay, asla bunu yapmadı.
Tam tersi bir demokrasi, bir hukuk kimliğiyle yanıt verdi.
Bence doğrusunu yaptı;
DİREN KARAOSMANOĞLU DİYECEĞİM
“Eğer Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun istifasını istenirse; FETÖ’cü değilsen, hırsız değilsen diren Karaosmanoğlu yanındayız arkadaşım diyeceğim. Belediye başkanlarının istifa ettirilmesi hukuka adalete aykırıdır. Biz adalet herkese lazım diye bu yüzden diyoruz. İstifa et deniliyor, etmezse polis kapıya göndeririz mesajı veriliyor. Belediye Başkanlarına git diyor gidiyorlar. Giden ben gitmiyorum, benim veremeyeceğim hesabım yok diyebilmeli”
Şimdi bu açıklamalardan CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay, eleştirilebilir mi?
Bence eleştirilmemeli.
Birilerinin şahsi ideolojik beklentilerini veya duygularını okşamamış olabilir.
Okşasaydı göklere çıkartılırdı.
Ancak bugünün kazananı, yarının kaybedeni olurdu.
Ne demesi bekleniyordu?
“Oh olsun, hak etti” dese benzeri ifadeler kime, ne kadar fayda sağlayacaktı.
Sayın Sarıbay, birçok Ak Partili’nin kapı arkasında söylediği ama dillendiremediği bir duruşla soruma cevap verdiğini düşünüyorum.
Benim bu cevaptan anladığım,
Sayın Cengiz Sarıbay aslında Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’na değil, hukuka, demokrasiye, milli iradeye sahip çıkmaya çalıştı.
Ve ekledi;
“Biz hukuk adına, demokrasi adına milli irade adına yanında oluruz ancak FETÖ’cü değilsen, hırsız değilsen” diyor.
Yeni partiden, yerel yönetimlere, dış politikadan, parti içi aday belirlemeye bir çok konuyu konuştuk.
Ama Sayın Cengiz Sarıbay’ın Karaosmanoğlu açıklaması.
Ak Parti içerisinde büyük bir çatlağa sebep olduğunu ifade etmek istiyorum.
Çoğu Ak Partili “Kendi belediye başkanımızı, biz değil CHP il Başkanı savunuyor” şeklinde kara kara düşünmeye başladı.
Düşünün gelinen noktayı…
Ve bence bugün birileri kaybetti gibi görse de bu açıklaması ile kazanan CHP Kocaeli İl Başkanı Cengiz Sarıbay oldu.
Anlamak istemeyenler için tekrar yazıyorum.
“Seçimle gelen, seçimle gider” demek istedi…
“Milli irade” dedi.