Rahmetle anıyorum,

“Hayatımla söylediklerim arasında çelişki olmadı. Biz doğruluktan asla ayrılmadık, bunun bedelini ödedik. İtiraz ettik, bedelini ödedik. Dürüst ol dediler, bedelini ödedik. Dürüst olduğunuz zaman paranız olmuyor. Helal kaynaklarla siyaset yaptığınız zaman imkânlarınız dar oluyor. Haktan yana mısın, güçlüden yana mısın dediğimde, herkes haktan ve haklı olandan yanayım diyor. Ama fiiliyatta ise güçten yana yer alıyor ve hakkı unutuyor. İşte siyasette böyle yönetiliyor.  Türkiye’de her dönem siyaset dışarda kurgulandı, içeride kurgulandı. Küresel güçlerin istemiş olduğu adaylar seçildi. Bizim davamız küresel sermayenin oluşturmak istediği yeni dünyaya karşı mücadeledir. 1978 yıllarında “kavgamız vurguncu düzenedir” dediğimde çok tepki aldım. Bize o dönem dediler ki, sizin düzenle işiniz olamaz. Bizde o sömürücü düzenle mücadele ettik. Yeni dünya düzeninde Büyük Orta Doğu projesi adı altında coğrafyayı genişletiyor gibi gösterip küçültmeyi hedefliyorlar. Bu dışardan kuşatmaya direnecek milli iradenin adı Büyük Birlik Partisi’dir. Bu yeni düzen için Türkiye siyasetine yeni liderler ve aktörler çıkartacaklardır”

Bu konuşma Büyük Birlik Partisi Kurucu Lideri Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na ait.

Bunları neden yazdım.

Seçimlerde sayısal olarak oy oranına bakmazsanız Büyük Birlik Partisi’nin nasıl bir çizgide kurulduğunu yukarıda ki konuşmadan anlarsınız.

Bugün bu dava çizgisinde ki Büyük Birlik Partisi Kocaeli Teşkilatları hakkında çok ilginç, çok tartışılacak iddialar yerel basına düşüyor.

Basında çıkan iddialar, ithamlar gündemden düşeceğe de benzemiyor.

Kim haklı, kim haksız basın bir tartı olamaz.

Ama BBP camiasında herkesin bir öz eleştiri yapması gerekiyor.

Kocaeli kamuoyunda tartışılan söylemleri BBP Kocaeli İl Başkanı Serhat Duyar’a sordum,

Tek harf değiştirmeden aktarıyorum;

-Sayın Serhat Duyar, kongrenin duyurulması ile BBP teşkilatları hareketlendi. Farklı söylemler var. Siz nasıl yorumladınız?

“Benim görevim birleştirici ve bütünleştirici olmaktır. Sadece Serhat Duyar olarak baksaydım çok başka olurdu. Ben il başkanı olarak olayları değerlendiriyorum. Birinci olarak odaklandığım husus kendim ve ekibim kongre hazırlığına kitlendik. Bu birilerini rahatsız etmiş olabilir”

-Partide geçmiş yıllarda görev alan isimler, il başkan adayları delege listeleri konusunda parti üyesi olmadıkları yönünde iddiaları var. Cevabınız ne olacak?

“Burada seçim kuruluna itiraz edildi. Seçim kurulu itirazının dışında, yine suç duyurusunda bulunuldu. Üçüncü olarak da süreci durdurmak için yargı yoluna gidildi. Seçim kurulu çalışıyor. Arkadaşlar delegelerin partinin üyesi olmadığını iddia ediyor. Bakın bu itirazlar çok normal. Zaten süreçte liste askıya çıkar listeye itirazlar olur ve o itirazlardan sonra liste kesinleşir. Burada listeye itirazların olması çok normaldir.”

-İtirazlar normal ama böyle bir durum söz konusu mu?

SEÇİM KURULU KARARINI VERECEK

“Eğer bizim delege yazdığımız arkadaşlar üye çıkmazsa bu arkadaşların haklılığını ortaya çıkartır. Bunlar olabilir. Yarın seçim kurulu bize der ki, 10 kişinin eklenmesi veya çıkması gerekiyor diyebilir. Bu her seçimde, her partide olan gelişmelerdir. Askıya çıkmasının sebebi de budur. Seçim kurulu değerlendirir kararını verir. Benim yaptığım çalışmalara göre buradan 3-5 kişi aşağı ve yukarı oynar”

-Sayın Duyar vefat eden bir kişinin delege olarak yazılması çok tartışılıyor. Böyle bir durum var mı?

O İSİMDEN ÖNCEKİ İL BAŞKANI SORUMLUDUR

“Evet ölen kişinin delege olarak yazılması hatadır. Ama bu hata skandal değildir. Listede o fark edildiği zaman düşecektir. Kesin liste değildi. Bu isim bir yıl önce vefat etmiş. Bunu vefat ettikten sonra düşürmeyen 6 Nisan önce ki il başkanının sorumluluğudur. Onların sorumluluğudur. Ben Genel Merkezden delege listesini aldım. Ben kongrenin bayram havasında olması yönünde mücadele ediyorum. Kim delege kim delege değil diye bakmıyorum.”

-Peki delege listesinde çoğunluğunun parti üyesi olmadığı iddiası…

ÖYLE OLSA ANINDA İSTİFA EDERİM

“Burada 10 üyeyi sildik yarın 10 üye ekledik der. Bu işleri kafasına göre yapamazsınız. Kocaeli’nde bazı ilçelerin fesih olduğunu unutmayın. Yarın adliye önünde kararı aldığımda seçim kurulu derse 150 kişi parti üyesi derse ben istifa ederim. Tekrar söylüyorum: Üye olmayan kişilerin delege yazıldığını iddia ediyorlar. Ölen kişinin yazılması hata ama askıya çıkmada bu hataları telafi etmelidir. Vefat eden isim bir hata ile yazıldı. O kişinin yerine başkası sahte belgelerle oy kullanırsa ve belgelenirse o zaman seçimin kaderi değişir. Bunun hata olduğunu biliyoruz. Üç gün askıda kalmasının sebebi budur. Yarın 5 bilemedin 10 tane delegemiz silinebilir eklenebilir. Büyük bir çoğunluğunun partiye üye olmaması gibi bir durum yok. Eğer öyle bir durum söz konusu olursa ben istifa ederim.”

-Peki sizce bu tartışmaların sebebi nedir?

“Süreç sabote edilmeye çalışılıyor. Aday olmak isteyen kişi önce Genel Başkanımız ve Genel Merkezimiz mevcut il başkanımız ile görüşür. Delegele ile görüşür aday olmanın yolu budur. Burada farklı bir amaç var.”

-Nasıl bir amaç?

KONGRE’DE OLAY BEKLİYORUM

“Beklediğimiz bir süreçti. Bu oyunlara şaşırmadım. Partimiz zarar görüyor. Kongre’de olay bekliyorum. Sabotaj bekliyorum. Gerekli yere başvurdum. Askı sürecinde de gerginlik çıkarma ile planlar vardı, polis gerekli tedbirleri aldı.”

-Parti içi demokrasi zenginliktir. Farklı adayların çıkması teşkilata güç katmaz mı?

İL BAŞKAN ADAYI AMA PARTİYE ÜYE DEĞİL

“Orada itiraz eden insanlar veya il başkanı olmak isteyenler partimiz üyesi çıkmazsa ne olacak. Kesin net söylüyorum. Üyesi olmadığı partiye nasıl il başkan adayı olacaklar. Burada bizim üzerimize oynanan oyunlar var. Kocaeli Valiliği ve Kocaeli Emniyetine yazı yazdım. Kongrede amaçları kargaşa çıkarmak. Geçtiğimiz Salı günü askı listesinde polis önlem aldı. Ne benim şahsım, ne ekibim asla muhatap olmayacaklar. Biz kongremize kitlendik.”

Sayın Duyar’a duyduklarımı sormaya çalıştım.

Aldığım cevapları direk sizlere aktardım.

Şuan diyorum ki,

Sizce de Serhat Duyar’a haksızlık yapılmıyor mu?