AHMET AKÇAALAN

Başında söyleyeyim,

Teorik olarak Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ nin öncülük ettiği ve STK’ların katkı sağladığı “Kocaeli Turizm Master Planı ve Markalaşması” çalışmasını sonuna kadar destekliyorum.

Gerçekten nasıl emek verildiğini biliyorum.

Komitede çok yakından tanıdığım isimler var.

Onların heyecanını görüyorum.

Ancak bu şehirde bir başlık eksik.

Vizyonumuz ve bakış açımızın değişmesi gerekiyor.

****

SAHİLLERDE ŞEZLOG YOK!

Bakın elimizde çok kıymetli olan Kandıra sahilleri var.

Milyonlarca insan yaz döneminde iç turizm ile Kandıra’ya akın ediyor.

Ve biz turizmden bahsediyoruz.

Vizyon ortaya koymaya çalışıyoruz.

Peki bu sahillerimiz turizm açısından nasıl?

Onlarca insan geliyor,

Sohbet ediyorum.

Şezlong sorunu var?

Şaka gibi…

Şezlong olmaması ne demektir, aklım almıyor.

Vatandaş sahilde şezlong avına çıkıyor.

Sahilde resmen şezlong survivorı var.

Boşa kalan ise büfeden şezlong kiralıyor.

Üç şezlong bir şemsiye 120 TL.

Şimdi turizmden bahsediyoruz fotoğrafa bakar mısınız?

Kandıra yolunda yaşanan trafik sıkıntısını anlatmaya gerek duymuyorum.

****

MEKAN YOK, KALİTE DÜŞÜK!

Kumcağız, Kerpe, Kefken’de insanların gidebileceği eğlence mekanı yok.

Konuyu alkole getirip kısır tartışmaya girmeyeceğim.

İnsanların ailesi ile arkadaşları ile gidecek yer sayısı beş parmağa ulaşmıyor.

Ve bu mekanlara akıl almaz bir müzik baskısı var.

Olmaz olmamalı…

2 yıldır zaten pandemi döneminde iş yapamayan ve zor günler geçiren esnafın tam yüzü gülecek derken, üzerlerine müzik açma diyerek 5 bin TL’den başlayıp 60 bin TL’ye kadar giden ceza ile korkutulmamalı…

Ben bu tarz mekanları şikayet eden vatandaşları da anlamıyorum…

Ya eğlence mekanında ne olur?

Birilerinin gitmek istememesi, tercih etmemesi ne kadar doğal ve hakkıysa, birilerinin de gitmesi o kadar doğal ve hakkıdır. Bu tercih meselesidir.

****

DÜNYADA EŞİ YOK; KÖRFEZ

Ve aynı sıkıntının yaşandığı İzmit, Başiskele sahil çevresi…

Hep söylüyorum dünyada eşi benzeri olmayan bir Körfezimiz var.

Körfez’e hiç yukarıdan baktınız mı?

Müthiş…

Ve insanlar bu sahillerde, şehir stresinden uzaklaşarak nefes alıyor.

Bu sahiller Kocaeli’nin eğlence noktasında da şehrin vizyonu olabilir…

Bakın Seka Park projesini, Türkiye genelinde bilmeyen yok.

Bir marka ve yüzümüz.

****

ELİMİZDEKİ SOPA; CEZALAR

Ama kabul edin ki eksiklerimiz var.

Başiskele sahilini düşünün…

Hadi gelin sahilin ortasına eğlence mekanı yapalım demiyorum. Ancak eğlence hizmeti sunan sektöre dikkat çekmek istiyorum.

Gençleri saçma sapan yerlerde kaybetmektense, bu alana bir kalite getirmek zorundayız. Onlarca vatandaşımız eğlence alanında “Kocaeli’nde ne var” diyerek İstanbul’a gidiyor.

Bunu yaparken, kişiye özel işlerin olmaması lazım, herkese karşı adil ve adaletli olunmak gerekiyor.

Ne mi söylemek istiyorum?

Başiskele sahilinde şehre katma değer katan otellerin içinde eğlence adresleri var.

O adreslerde olmasa, eğlence sektöründe bir kitlenin gidebileceği yeri yok.

Kandıra yaşanan sıkıntılarının benzerini, Başiskele’de işletmelerde yaşandığını öğrendim.

Müzik açıldı, ceza…

Çok ses var, ceza…

Şikayet var, ceza…

Tekrar vurgulamak istiyorum,

Pandemi dönemi geçirdik,

Aylarca kapalı kalındı.

Ticaretin ne kadar zor olduğunun farkında mısınız?

O yüzden Kocaeli’nde belirli alanların “turizm bölgesi” ilan edilmesi lazım.

Turizm bölgesi ilan edilince ne oluyor?

İşletmeler ruhsat krizinden kurtuluyor ve çeşitli engellemelerden sıyrılmış oluyor.

Yerel yönetimler gelirimiz gidiyor diye düşünsede, ön açmak gerektiğine inanıyorum.

Vizyonumuzun değişmesi gerekiyor.

Bu olursa bölgesel kalkınma demek…

Şehrin vizyonunun değişmesi demek…

Bir kesimin kaygılarını anlıyorum,

“Ne olur biliyor musun” dediklerini duyar gibiyim…

Hiç bir şey olmaz kardeşim.

Siz bir akşam Değirmendere sahilinde gezin.

Ne demek istediğimi anlarsınız…

Derdim açık ve net;

Bu kısır ve sığ tartışmalardan çıkmalıyız.

Eğlence sektörüne yeni bir vizyon getirmeliyiz.

Yanlıştan vazgeçip, insanları bıktırmamalıyız…