ÇETİN ÇILDIR'IN KÖŞE YAZISI
Aynı ülkeye bakıp birbiri ile hiçbir benzerliği olmayan tablo çiziyoruz. Onların nereye baktığını onlar anlatsın, biz ne görüyoruz onu anlatalım.
Son dönemlerde gelişen olaylar, global dünya anlayışının çöktüğünü gösteriyor. Yeni dönemde bir ülkenin kendi ayaklarının üzerinde durabilmesi ve bağımsız poitika üretebilmesi için, olmazsa olmaz üç şeye sahip olması mecburi,
- Asgari kendisini doyurabilecek kadar tarım üretimine,
- Hiç değilse kendisine yetecek kadar enerji üretimine,
- Kendisini savunabilecek kadar da olsa yerli ve milli savunma sanayiine ihtiyaç var.
Tarım zaten yaşadığımız toprakların bize bir lütfu. Doğru politikalar izlerseniz, en azından kendi ölçeğinizde üç ülkeye bakarsınız. Yanlış politikalar uygularsanız da aç kalmazsınız.
Enerjide son yıllarda atılan adımlar ile, savunma sanayiindeki adımların aynı döneme denk gelmesinin adına ise DEVLET AKLI diyoruz. "Temel felsefe koruyabileceğine inandığın dönemde çıkart."
ABDÜLHAMİD GEMİSİ İLE AKDENİZ'DE YENİ REZERVLERE HAZIR OLUN.
ABD' nin Yunanistan'a neden geldiğini sanıyorsunuz?
Son yıllarda rüzgâr, güneş hatta nükleer enerji gibi alanlara yapılan dev yatırımlar da bir aklın ürünü.
Tüm bunlara ilave olarak yol, köprü , demiryolları yatırımlarını da hesaba katın.
Bunlara sahip olan ülkenin müthiş enerjik, her tür iklime uyum sağlayan bir nüfusa sahip olduğunu da ilave edin, neden umutlu olduğumuzu anlamanız belki !!! mümkün olabilir.
Tabii ki niyetiniz varsa !!!
Son dönemlerde Türkiye'yi dünyanın merkezine oturtan gücün altinda yatan bunlardır.
Rusya- Ukrayna barış zirvesi, NATO Zirvesi, Tahıl Zirvesi, Rusya- İran- Türkiye zirvesi dünyanın gündemini kim belirliyor?
Tüm krizlerin çözüm adresi neresi?
Kafasını kuma gömüp battık bittik edebiyatı yapanların anlayacağına dair umudumuzu, onların kafalarını gömdükleri yere gömeli uzun yıllar oldu.
Bir insanın içinde olduğu geminin ilk fırtınada batacağını düşünerek yolculuk yapması nasıl bir ruh halidir, psikolojinin konusu.
Bu devlet ilk yüz yılında yaşadığı darbeler, ekonomik krizler, terör gibi tüm frenlere rağmen ikinci yüz yılına hazır. Başkanlık sistemi sonrası güçlenen siyasi iklimiyle en azından içeriden frenlenmesi de zor görünüyor.
Yaşanan tüm krizlerden güçlenerek çıkan bu ülkenin yeni yürüyüşü ZİRVEYEDİR.