Hamd olsun,
Önde olmak keyifli…
Yalan olmadan yazıyoruz.
Hem medya, hem siyaset hem bürokratların gündemi oluyor.
****************
Şahsıma göre,
Bir gazetecinin, nasıl sınırsız haber yapma hakkı varsa,
Haberin muhataplarının da o kadar sınırsız cevap kullanma hakkı vardır.
Ve hukuk kapıları herkese açıktır.
Vebal varsa, hesap herkes için geçerlidir.
İşte bu çizgilerde yürüttüğümüz gazeteciliğimizden asla ödün vermeyeceğiz.
Bu fikre katılan olur, olmaz.
Dedim ya şahsıma göre…
*****
**********
Her köşe yazımda köşeme konu olan kişinin cevap hakkı olduğu her defasında yenilerim.
İşte o yazılarımdan birine “Ak Parti’nin Kadrolu Mimarı!” başlıklı yazıma Ak Parti Kocaeli İl Kadın Kolları Başkanı Serpil Yılmaz cevap hakkını kullanmak, kendini ifade etmek istedi.
Sayın Yılmaz yazdığım tüm kamu ve belediye işlerini yapmış, inkâr da etmiyor hatta firmanın resmi sitesinde referanslarında yer alıyormuş ama neden bu işleri kendisinin yaptığını tek tek anlattı.
Çocuğunun gittiği okulun FETÖ’dan kapandığını yazmıştım. Okulun kapanma süreci yaşandığını ancak o kısımla ilgili eksik bilgi olduğunu yeniledi ve aktardı.
Virgülü eksik olmadan aktarıyorum.
-Yerel belediyelere yapılan işler hakkında açıklaması;
BİZİM İŞİMİZ BELEDİYELERLE…
2000 yılından bu yana Mimarlık faaliyeti yapıyoruz. Tamamen mesleki birikimimizle iş yapıyoruz. Bizim işimiz belediyelerle, mesleğimizin gereği bu. Yazılan işleri yaptık hepsi açık, kurumsal şirketimizin web sitesinde de var. Saklı değil. 2014’ten sonra ise belediye ve kamu ile çalışmadık. Meclis üyesiyim zaten çalışamazsınız. Ama benim işim mimarlık. Mesleğimi mi bırakacağım?
TÜRKİYE GENELİNDE 5 FİRMADAN BİRİSİYİZ
Peki neden bizim mimarlık şirketimiz? Anlatayım Türkiye’de deniz yapılarında iş bitirebilirliği olan 5 firmadan birisi biziz. Belirli projelerde yaptığımız işler, kurumlara güven veriyor. Bakın Türkiye genelinde belirtiyorum, şirketimiz 5 firmadan birisidir. Deniz yapılarından sonra en güçlü olduğumuz alan kültür merkezleridir. Bitiremediğimiz, içinden çıkmadığımız hiçbir proje olmadı. Ayrıca Doğal Yaşam Parkı, İzmit Kültür Merkezi gibi projeleri biz çalıştık ama yerel yönetim farklı projeleri seçti. Bunlara biz emek veriyoruz sanat eserimiz. Ve sürüsüyle ücretsiz, bedava yaptığımız işler de var, kentte değer katma adına.
-Bakanlıkla yapılan işler hakkında açıklaması;
O dönem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı önemli bir hamleye kalkıştı. Kırsal dönüşüm projeleri kapsamında yöresel mimarlardan özgün çalışmalar istendi. Farklı firmalarda bu konuda çalışma sundu. Bizde çalışma hazırladık. Kocaeli’nde bu alanda önemli işlere imza attık. Bakanlıkta yapılan elemeler sonucunda, bizim projemizi seçti. Bu proje de çok ciddi bir çalışma söz konusu. Sonuçta bu proje için herkesten teklif alındı. Biz geçmişte yaptığımız işlerle, kurumlara güven veriyoruz. Bakanlık bizim gönderdiğimiz projeyi en güzel çalışma olarak gördü. Ve böylece çalıştık.
Ve ekliyor Sayın Serpil Yılmaz;
Eskişehir Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nda 6 ilden sorumlu olarak görev alan bir mimarım. Ankara 1. Bölge’de görev aldım. Mevzuatı bilen bir mimarım.
-FETÖ okuluyla ilgili yaptığı açıklama;
“Ekin koleji (KHK ile kapatılan okul) 1998 yılında Karamürsel’de kuruldu. Sosyal demokratlar tarafından kuruldu. 18 yıllık bir kolej. 2008 yılında Yalova ve İzmit bize uzak kaldığı için tek kolej bu olduğu için çocuğumuzu yazdırdık. Başka kolej yoktu. 8 yıl boyunca çocuğumuz bu okulda okudu. Çocuğum okulda önemli başarılar elde etti. Hatta sınavlarda başarılı olduğu için farklı okullardan teklif aldı. Ama biz bu okuldan almadık”
OKUL FETÖ’CÜLERE SATILMIŞ
“2016 yılında okulun satıldığı söylentilerini duyduk. Araştırdım, okulun sahibi henüz satılmadığını, satılsa dahi aynı öğretmenler devam edeceğini sadece sahibi değişeceğini söyledi. Tabi biz okulun FETÖ’cüler tarafından satın alındığını söylentilerini duyduk, ben okula müfettiş gönderdim. Okulu özellikle incelettim. Denetlemeleri için FETÖ gibi bir durum yok denildi. O dönem çocuğu başka okula almayı düşündük eğitimciler sınav senesi değişiklikten olumsuz etkileneceğini söyledi. Ayrıca kızım çok başarılıydı. Onun kazandığı başarıda okula reklam gibi düşündüler. O zamana kadar okul satışı falan yoktu. Ta ki Haziran ayında okulun satışı yapılmış. Bizim yine haberimiz yok. Kızım önemli bir başarı elde etti. Ve okulun bahçesinde fotoğraf çekildik. Benim ifade etmediğim cümleleri yazmış ve haber yapmışlar. Benim siyasetçi olmam mı kızımın suçu? Sonrasında okulu yeni alan kişinin sanırım çocukları FETÖ’cü olduğu için okul KHK ile kapandı. Okulun satılmadan önce ki sahibi ve öğretmenleri FETÖ ile en ufak bağı yoktur. Hatta okulun öğretmenleri şu anda mesleklerine devam ediyorlar. Durum budur. Asla FETÖ ile ilişkilendirilmeyi kabul etmiyorum”
Yazdığım işleri yapmış,
Tarih yazmamıştım ama Sayın Serpil Yılmaz, 2014 öncesi olduğunu vurguluyor.
Ve ekliyor;
Bir torpil veya siyasi ayrıcalık asla olmadığını mesleki birikim ve iş bitirebilirliğe bağlıyor bu durumu.
Çocuğunun gittiği okul KHK ile kapatıldığı doğru ancak okulda 15 Temmuz darbesinden birkaç önce FETÖ’cüler tarafından satın alınmış.
İşte durum budur.
Son bir detay daha var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kamu ve belediyelerle iş ve ihale alanlar yönetimlerde görev almayacak” söylemi kadın kolları için geçerli değilmiş.
Ben değil Sayın Serpil Yılmaz söylüyor.
Çünkü kadın kolları resmi değil yan kuruluşmuş;
“Bizim kamuda çalışma kriterimiz yok. 657 olmadığı sürece yönetimlerde olabilir. İlçe yönetimlere alacağımız isimlerde, küçük ilçelerde ilçe başkanı dahi olabilir. Zaman sorunu yoksa, memur değilse olabilir. Belediye de çalışan arkadaş maaşını belediyeden alıyor. Belediyeye iş yapmak ile belediyeden maaş alan arasında fark yok. Bizim kamuda çalışan arkadaşlarımız memur olmadığı sürece partimizde görev alabilirler. Kamu ile ilgili kriterimiz yok. Bizim yönetim kadrolarımızda görev alabilirler”
Yorum sizin…