AHMET AKÇAALAN'IN KÖŞE YAZISI
Depremzede kadın; “Ben sizden “benim evim gitti, ev istiyorum” desem hangi birimize ev verebilirsiniz. Öyle değil sadece gelip “nasılsın” diye dokundun ya böyle. Bu çok güzel bir şey. Teşekkür ederim. Bana ev veremezsiniz. Hangi birimize vereceksiniz. Öyle bir isteğimiz yok zaten. Gelip nasılsın diye dokundun ya yeter.
Muzaffer Bıyık; Allah razı olsun
Depremzede kadın; Her konuda geldiniz. Hep buradaydınız. Allah sizden razı olsun.
Muzaffer Bıyık; Bunlar da geçer ablam.
Depremzede kadın; Geçecek tabi. Geçecek. İnsan her şeye alışıyor.
Muzaffer Bıyık; Cumhurbaşkanımız her şeyi yerli yerine koyacak.
Depremzede kadın; O düşmesin diye biz uğraşıyoruz. O düşmesin ki biz rahat edelim.
Muzaffer Bıyık; Allah razı olsun. Sizin hayır dualarınızla aşamayacağımız zorluk yok.
Depremzede kadın; Herkes gitti hocam, yardımseverler gitti. Varlıklı insanlar, fabrikatörler yardım etti tamam. Birkaç gün geldi tamam. Şuan herkes gitti. Herkes gitti hocam. Kim kaldı biliyor musun? Devletimiz kaldı sadece.
Muzaffer Bıyık; Allah devletimize zarar vermesin diye boşa demiyoruz.
Depremzede kadın; Sadece devletimiz kaldı.
*****
Bu konuşmalar şuan Türkiye’nin gündemi oldu.
Lütfen tekrar tekrar bu konuşmaları okuyun.
Kahramanmaraş Dulkadiroğlu’da yaşayan depremzede kadın, çadır kenti ziyaret eden ve bir istekleri olup olmadığını soran Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık’a “Herkes gitti, sadece devletimiz kaldı” cümlelerini kurdu.
O diyalog milletimizin asrın felaketine karşı, nasıl vakur bir duruş gösterdiğini tekrar gözler önüne serdi.
O anları tekrar tekrar defalarca izledim.
Bizde bu ruh olduğu sürece Allah’ın izni ile kimse bize bir şey yapamaz.
Senin o cesur yüreğinden dolayı Allah razı olsun ablam…
Tekrar aktarmak istiyorum.
Ne diyor;
“Herkes gitti. Kim kaldı biliyor musun? Sadece devletimiz kaldı”
Senden Allah razı olsun…
.jpg)