AHMET AKÇAALAN'IN KÖŞE YAZISI
Meral Akşener çıktı,
Resmen bombaladı.
Altılı masayı devirdi.
Ve çok sert millet ittifakına yüklendi.
Birileri çok şaşırdı,
İyi Parti’den istifa ettiğini duyurdu,
Hayal kırıklığı yaşadı.
Umut dedikleri masa umutsuzlukları oldu.
****
Ben ise hiç şaşırmadım,
Beklenendi,
Sürpriz olmayandı,
Şaşırmadığımızdı.
Nitekim Bugün Kocaeli Gazetesi Köşe Yazarı Çetin Çıldır, 11 Eylül 2021 tarihinde “İyi Parti Millet İttifakından ayrılacak” diye bir köşe yazdı.
İsteyen bu linkte o köşe yazısını okuyabilir…
https://www.bugunkocaeli.com.tr/makale/7775644/cetin-cildir/iyi-parti-millet-ittifakindan-ayrilacak

O gün dönemin CHP ve İyi Parti Kocaeli İl Başkanları Harun Yıldızlı ve Şanbaz Yıldız 12 Eylül günü birlikte bir gülümsediği fotoğrafla, “Keyfimiz yerinde. Sevgili Kardeşim ortağım (İlk seçimde iktidar ortağı) diyerek birbirini etkilemişlerdi.
Şimdi iki il başkanı ne düşünüyor gerçekten merak ediyorum.

****
Şimdi İyi Parti için cumhur ittifakına katılsın diyenler var,
Millet ittifakına dönecek diyen var,
Herkes süreci anlamaya çalışıyor.
Gerçek olan ise Akşener, “Altılı masa asla dağılmayacak, masayı dağıtmaya kimsenin gücü yetmez. Ne ben ne de başkası ülkenin geleceğinin konuşulduğu o masadan, hiçbirimiz kalkmayız” dediği masayı başarı yakalamayacağını vurgulayarak devirdi.
Bu noktaya nasıl gelindi soru işaretine bakıldığında…
Kılıçdaroğlu ile kazanılamayacağı düşüncesi yanında bir HDP denklemi olduğunu düşünüyorum.
CHP, Saadet, DP, Gelecek ve Deva’nın HDP’ye bakışında bir soru işareti, tepki, endişe yok. Beraber olmalarında bir sorun yok ve bunu açıkça ifade ediyorlar. İşte tam burada İyi Parti camiasında büyük bir rahatsızlık var.
Meral Akşener’in bu kadar keskin tepki göstermesinin ardında, Kılıçdaroğlu ile seçim kazanamayacağı inancının yanında “HDP” gerçeği olduğu İyi Partililerde hakim düşünce…
Altılı masada, partilerin milletvekili sayısı pazarlığının ardından İyi Parti yerine HDP’yi tercih edilmesi olduğu bu yüzden masadan kalkıldığı partililer tarafından defalarca paylaşılıyor.
Nitekim bundan sonra 5’li masanın HDP’ye yönelik daha açık mesajlar verecekler gibi gözüküyor.
****
Diğer taraftan Meral Akşener’in yeni süreçte nasıl bir yol izleyeceği merak konusu…
Dün beraber olduğu CHP kanadından, Akşener’in ne hainliği bırakıldı, ne satması kaldı. Hatta ajan olarak tanımlayıp “Bizi kandırdın” diyorlar.
Ben cumhur ittifakına yakınlaşmasından çok önlerinde iki seçenek olduğunu düşünüyorum.
Biri Muharrem İnce diğeri ise Fatih Erbakan…
Muharem İnce aday olarak çıkarsa CHP ve millet ittifakına büyük bir stratejik hareket olur. Fatih Erbakan’ın ikna edilmesi zor ancak ikna olursa cumhur ittifakına yönelik bir stratejik hareket olur.
Bunu izleyip göreceğiz.
İyi Parti ve CHP’liler arasında bunca hakaretten sonra Pazartesi, Akşener’in bir r yapması daha büyük bir hezimete sebep olur.
****
Cumhur ittifakı kanadı ise süreci Pazartesi’ye göre değerlendirecek bir konuma kendisini yerleştirdi.
Ancak bugünden sonra sizlere farklı bir fotoğrafa bakmanızı anlatmaya çalışacağım.
Bugünden sonra ne olacak?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde kaybedeceğini düşünerek kuma yatan bürokratların hepsi “Recep Tayyip Erdoğan” mesajları vermeyecek başlayacaklar.
Ah şu bürokratlar.
Onlar iyi koku alır.
Denge derdine düşmüş, ya sonra planı yapan, birilerine pembe bulutlar dağıtan belediye başkanları göreceksiniz sürekli “Recep Tayyip Erdoğan” açıklamaları yapacaklar.
Daha çok cumhur ittifakı mesajları vermeye başlayacaklar.
Çünkü altılı masadan bir şey olmayacağına şimdi inanmaya başladılar.
Artık diğer tarafa kupon yatırmazlar.
İşte bugünden sonra paylaşım yapanlar samimi değiller…
Bugünden sonra topa girenler bana göre dava adamı değiller…
Bu zamana kadar sessiz kalanların, şimdi açıklama yapması benim için gerçek değil.
Milletvekilleri, bazı belediye başkanları “Erdoğan, Ak Parti ve dava” mücadelesi verirken, yalnız bırakanların ve sessiz kalanların şimdi “Reisçi” gözükmesi benim için bir kıymet ifade etmiyor.
Bundan sonra samimi değiller…
****
Çünkü onlar bizim 1 yıl önce yazdıklarımızın gerçek olacağını yeni gördüler.
Bakın size son bir örnek vereyim.
20 Ekim 2022 köşe yazımdan,
“Kritik derken yanlış anlaşılmasın benim gördüğüm fotoğraf net, bunu yerel de açık yazan tek gazeteciyim. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 seçimlerinde yüzde 54’ün üstünde oy alarak seçilecek. İsteyen ile iddiaya girmeye hazırım.”
Tarihe tekrardan not düşmüş olalım…
O günlerde sessiz kalanlar bundan sonra samimi değiller…
O yüzden yaşananlara hiç şaşırmıyorum...